Kahveye tarçın ekleyin! Bu faydasını kimse bilmiyor

Sabahları güne enerjik başlamak için vazgeçilmezimiz olan kahve, artık sadece kafein desteğiyle değil, sağlık açısından sunduğu ekstra faydalarla da gündemde. Son yıllarda özellikle kahveye tarçın eklenmesi, hem lezzeti artırması hem de sağlığa olan katkılarıyla dikkat çekiyor.

Metabolizma hızlandırmadan tokluk hissini artırmaya kadar pek çok etkisi olduğu söylenen bu karışım, bilimsel araştırmalarla da destekleniyor.

Kahveye tarçın eklemek yalnızca aromatik bir dokunuş değil, aynı zamanda sağlık açısından da önemli bir adım olabilir. Tarçın, özellikle glikoz metabolizması üzerinde olumlu etkileriyle bilinir.

2003 yılında USDA Beltsville Human Nutrition Research Center’dan Dr. Richard Anderson tarafından yürütülen bir araştırma, tarçının insülin direncini azalttığını ve kan şekeri seviyelerini dengelemeye yardımcı olduğunu ortaya koymuştur. Bu da özellikle Tip 2 diyabet riski taşıyan bireyler için tarçını değerli bir besin haline getiriyor.

Tarçının içeriğinde bulunan polifenoller, vücutta antioksidan etki yaratarak hücresel hasarları önlemeye katkı sağlar. Kahveyle birlikte alındığında bu etki daha da artabilir.

Özellikle aç karna içilen kahveye bir çay kaşığı tarçın eklemek, hem kan şekerinde ani dalgalanmaların önüne geçebilir hem de tokluk hissini uzatabilir. Bu, hem diyet yapanlar hem de uzun süre enerjik kalmak isteyenler için avantajlı bir yöntemdir.

Ayrıca yapılan bazı küçük çaplı çalışmalar, tarçınlı kahvenin metabolizmayı uyararak yağ yakımını destekleyebileceğini öne sürüyor.

Özellikle Journal of Medicinal Food dergisinde yayımlanan 2010 tarihli bir çalışmada, tarçın tüketiminin termojenez (vücudun ısı üretimi) yoluyla enerji harcamasını artırabileceği belirtilmiştir.

Bu da tarçınlı kahvenin sadece kan şekeri değil, kilo kontrolü açısından da faydalı olabileceğini göstermektedir.

Ancak bu faydalardan yararlanmak için tarçının miktarını abartmamak önemlidir. Günlük bir çay kaşığını geçmemek, özellikle karaciğer üzerinde olumsuz etkilere yol açabilecek kumarin içeriği nedeniyle önerilir.

Tüketilecek tarçının Ceylon tipi olmasına dikkat edilmesi de bu açıdan önem taşır; çünkü Ceylon tarçını, daha düşük kumarin içeriğiyle daha güvenli bir alternatiftir.