Yüksek tansiyon riski artırıyor! Uzmanı uyardı: Folik asit alımına dikkat!

Sinem Paksoy- Posta.com.tr/ Folik asit, kadınların gebelik öncesi ve sırasında en çok tavsiye edilen takviyelerin başında geliyor. Folik asidin yetersiz alımı, kadınlarda düşük riskini artıran önemli bir faktör. Peki, düşük riskini yükselten faktörler nelerdir? İşte tüm merak edilenler... Düşük, hamileliğin ilk 20 haftasında gebelik sürecinin beklenmedik sebepler sonucu erken sonlanıyor ve düşüklerin çoğu hamileliğin ilk üç ayında gerçekleşiyor. Düşük yaşanması, anne adayının hatalı bir şey yaptığı anlamını taşımıyor. Düşük ise genellikle kontrol dışı gerçekleşiyor ve bebeğin kromozom yapısındaki farklılıklarla birlikte fetüs büyümesinin durması sonrası yaşanıyor. Doçent doktor, düşüğün ne olduğu kadar neden olduğuna da dikkat çekiyor. Ölmez: Düşük yapmaya neden olan durumların başında çocuktaki kromozom bozuklukları gelir. Bu durum tek başına düşük vakalarının yüzde 50’lik kısmının nedenidir. Fetüsün normal olarak gelişmemesi eksik ya da fazla kromozom oluşumuna yol açabilir. Bu durum anne ve babada herhangi bir genetik bozukluk olmasa bile görülebilir. Embriyonun büyüme sürecinde yaşadığı bölünmeler, bu tür kusurların ortaya çıkmasına yol açar. sözleriyle durumun ciddiyetinin bir kez daha altını çizdi. Düşük nedenleri arasında annenin sağlık koşulları da önemli bir yer tutuyor. Diyabet, enfeksiyonlar, rahim hastalıkları, tiroit ve hormon bozuklukları bu noktada ilk sıralarda bulunuyor. Gebelikten önce annenin sağlık koşullarının iyileştirilmesi, düşük yaşanma ihtimalini azaltıyor. Sigara, alkol ve bağımlılık yapan diğer gibi zararlı alışkanlıklar da düşük yaşanmasına yol açıyor. Anne adaylarının gebelik öncesinde ya da gebelik esnasında bu tür zararlı maddeleri kullanması, gebelik esnasında düşük yaşanma ihtimalini arttırır diyen Fatma Ölmez, bu aşamada dikkatli olunması gerektiğini vurguladı. Yüksek tansiyon gibi sağlık problemlerine karşı da dikkatli olunması gerektiğini belirten Doç. Dr., sağlık sorunlarının düşük riskini artırabileceğine de değindi. Gebelik döneminde düşük riski oluşturabilecek faktörlere dikkat edilmesinin yanı sıra anne adayının düşük belirtilerini de bilmesi gerekiyor. Uzman isim: Kanama, karın ağrısı, lekelenme, normal dışı akıntı ve bel ağrısının altını çizdi. Düşüğün önlenebilir bir problem olduğu unutulmamalı ve acilen doktora başvurulmalıdır. Gebelik kaybı yaşanırsa mutlaka bir doktor tarafından muayene sürecine ihtiyaç vardır. Bununla birlikte anne olmak isteyen bazı kadınlarda düşük tekrarlayabilmektedir. Bu durumun önüne geçilebilmesi için dikkat edilmesi gereken birtakım problemler araştırılır. Düşük, anne adayları için hem fiziksel hem de psikolojik açıdan oldukça zor bir süreçtir. Bu süreçte ailelerin ve eşlerin desteğinin yanı sıra fizyolojik sağlığın korunması da büyük önem taşımaktadır. Bununla birlikte sağlıklı yaşam ve dengeli beslenmeye özen gösterilmesi de gerekmektedir sözleriyle de bu süreçte anne adaylarının özenli bir şekilde beslenmesi gerektiğini de vurguladı. Kromozom anomalisi ya da fetüs gelişimi ile ilgili bazı sorunların varlığı durumunda düşük engellenemeyebiliyor. Bu gibi sağlık sorunlarının yaşanması dışında, düşük riskini artıran bazı durumlardan kaçınarak daha sağlıklı bir hamilelik süreci yaşanabileceğini söyleyen Ölmez: Anne adaylarının, hamileliğin ideal olarak üç ay, en az ise bir ay öncesinden başlayarak doktorun önerdiği dozda günlük olarak folik asit takviyesi alması önerilir. Yapılan bazı araştırmalar anne adaylarından folik asit eksikliğinin düşük riskini artırabileceğine işaret eder. Düşük riski olan anne adaylarının, hamileliğin en az 14. haftasına kadar doktor tavsiyesi ile folik asit takviyesi kullanmalarında fayda vardır. dedi. Tüm bunların yanı sıra kişisel hijyen ve sağlıklı yaşam şartlarına da dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan uzman isim, anne adayının fiziksel aktiviteleri de kontrollü bir şekilde yerine getirmesi gerektiğinin altını çizdi.