Güçlü kadınlar

ÖZLEM DENİZMEN

Edirne’de girişimci kadınlarla bir araya geldiğimizde büyük bir enerji patlaması oldu. ‘Özlem Hanım bak ne satıyorum. Kendi paramı kazanıyorum!’ diye etrafımı sardılar. Onların yaptığı elma sirkeleri, acılı ezmeler, mantılar, kabaklar…

Her şey o kadar güzeldi ki dayanamayıp bir sürü şey satın aldım. El emeklerini ekonomik güce dönüştüren bu kadınlar, kendi değerlerinin farkındalar. Para kazanmanın verdiği müthiş güvenin, huzurun tadını almışlar, içlerindeki cevheri ortaya çıkarmışlar.

ALTIN BİLEZİK

Edirne’de gördüğüm bir diğer şey de eğitime verilen önem. Birkaç kişi beni durdurup kızlarının eğitimiyle ilgili yaptıkları şeylerden bahsetti. Genç kızlarımızın güçlenmesi, kendi ayakları üzerinde durması ve ekonomik özgürlüklerini kazanmaları beni çok mutlu ediyor. Sonuçta bileğimize takacağımız en değerli bilezik, eğitim bileziği.

İSTEK Mİ, İHTİYAÇ MI?

Uzun zamandır renkli bir palto almak istiyordum. Bunun için gezip bakmaya pek zamanım olmuyor. Yürürken birden İlhan Butik’i gördüm. İçeri giriverdim. Bir de ne göreyim! Arkamdan 6-7 kişi gelmiş ‘Hayır Özlem Hanım bunu yapamazsın.

İstek mi, ihtiyaç mı düşünmen lazım’ dediler. ‘Eyvah! basıldım’ dedim. Çok güzel zaman geçirdik. Yakıştı, yakışmadı derken şahane bir mavi paltoyla oradan çıktım. Bunu ortak akılla çözüyor olmak beni mutlu etti.

​

İNZİVA ODASI

Selimiye Camii’nde Mimar Sinan’ın muhteşem ustalığının yanında, orada yer alan inziva odasından da çok etkilendim. Padişahların önemli kararlarını vermeden önce geldikleri bu odada 5 dakika geçirme fırsatım oldu ama sanki 5 yıl gibiydi…

Kendi içime döndüm. Hiçlik, her şey birbirine karıştı ve aslında tüm CEO’ların, yönetim kurulu başkanlarının bu hiçliğe, bu inzivaya çekilmeleri gerektiğini fark ettim. Anne-baba, aileler olarak sürekli ‘Bu hafta sonu çocuklarla ne yapsak?’ diye düşünüyoruz.

Hem onlar gelişsinler, öğrensinler hem de birlikte kaliteli zaman geçirelim ve bunu tasarruflu yapalım istiyoruz. Ülkemizin binbir güzelliğini, tarihimizi, ananelerimizi çocuklarımıza tanıtmamız çok önemli. Ben Edirne’deyken düşündüm...

‘Neden ben çocuklarımla hafta sonu buraya gelip Kırkpınar Güreşleri’ni, Atatürk Odası’nı onlara göstermiyorum?’ Çocuklarımızın dünyanın geldiği bu noktada farklı kültürlerden, farklı inanışlardan gelen insanların bir arada yaşayabildikleri bu tarihi şehri, Mimar Sinan’ın kattığı değeri görebilmeleri çok kıymetli.

EDİRNE’DE AŞK

Belediye Başkanı Recep Gürkan’a sordum. ‘Sayın Başkan o kadar çok şey başarmışsınız ki Edirne’de, sizin hayal edip de yapamadığınız bir şey oldu mu?’ Başkan, ‘Hayır olmadı. En büyük hayalim dünyanın en güzel kadınıyla evlenmekti. Onu da başardım’ dedi.

Birbirini bu kadar seven bir çiftin halk tarafından da sevildiğini görmek çok güzeldi. Kendilerine bol huzur, uzun ömürler dilerim.