DEM Parti heyeti İmralı'ya gidiyor!

DEM Parti Milletvekili Pervin Buldan İle Avukat Faik Özgür Erol, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile görüşmek üzere İmralı'ya gidiyor. İkilinin yola çıktığı öğrenildi.
DEM Parti heyetinin İmralı görüşmelerinin ardından PKK elebaşı Abdullah Öcalan tarafından terör örgütüne 'silah bırakma' çağrısı yapılmıştı.
DEM Parti İmralı'ya bugün bir ziyaret daha gerçekleştiriyor. Ziyarete giden heyette DEM Parti Milletvekili Pervin Buldan İle Avukat Faik Özgür Erol yer alıyor. Heyet, Abdullah Öcalan ile görüşmek üzere yola çıktı.
ÖCALAN'DAN TARİHİ ÇAĞRI GELMİŞTİ
DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan ile İstanbul Milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Cengiz Çiçek, Van Milletvekili Pervin Buldan, Mardin eski Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk ve terör örgütü elebaşı Öcalan’ın avukatı Faik Özgür Erol’dan oluşan DEM Parti heyeti, Şubat ayında İmralı’da bölücü terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile 3’üncü görüşmeyi gerçekleştirdi. Yaklaşık 4 saat süren görüşmede, heyetin yanı sıra İmralı Cezaevi’nde hükümlü bulunan Hamili Yıldırım, Ömer Hayri Konar ve Veysi Aktaş da yer aldı. Görüşmenin ardından İstanbul’a gelen İmralı heyeti, Taksim Elit World Otel’de basın toplantısı düzenledi.
Öcalan’ın, 25 Şubat 2025 tarihli “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” başlıklı mektubu şöyle: “PKK, tarihin en yoğun şiddet yüzyılı olan 20’nci asrı, iki dünya savaşı, reel-sosyalizm ve dünya genelinde yaşanan soğuk savaş ortamları, Kürt realitesinin inkarı, başta ifade olmak üzere özgürlükler konusunda yasaklardan kaynaklı oluşan zeminde doğmuştur. Teori, program, strateji ve taktik olarak yüzyılın reel-sosyalist sistem gerçeğinin ağır etkisinde kalmıştır. 1990’larda reel-sosyalizmin iç nedenlerle çöküşü ve ülkede kimlik inkarının çözülüşü, ifade özgürlüğünde sağlanan gelişmeler, PKK’nin anlam yoksunluğuna ve aşırı tekrara yol açmıştır. Dolayısıyla ömrünü benzerleri gibi tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır.
KARDEŞLİK RUHU İÇİNDE, İNANÇLARI GÖZ ARDI ETMEDEN
Kürt-Türk ilişkileri, bin yılı aşan tarihler boyunca Türkler ve Kürtler, varlıklarını sürdürmek ve hegemonik güçlere karşı ayakta kalmak için gönüllülük yönü ağır basan, hep bir ittifak içinde kalmayı zorunlu görmüşlerdir. Kapitalist modernitenin son 200 yılı, bu ittifakı parçalamayı esas gaye edinmiştir. Etkilenen güçler, sınıf temelleriyle birlikte buna hizmeti esas bellemişlerdir. Cumhuriyet’in tek tipçi yorumlarıyla birlikte bu süreç hızlanmıştır. Günümüzde çok kırılgan hâl alan tarihsel ilişkiyi, kardeşlik ruhu içinde inançları da göz ardı etmeden yeniden düzenlemek esas görevdir.
DEMOKRATİK SİYASET KANALLARI KAPALIYDI
Demokratik toplum ihtiyacı kaçınılmazdır. Cumhuriyet tarihinin en uzun ve kapsamlı isyan ve şiddet hareketi olan PKK’nin, güç ve taban bulması, demokratik siyaset kanallarının kapalı olmasından kaynaklanmıştır. Aşırı milliyetçi savruluşunun zorunlu sonucu olan; ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist çözümler, tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamamaktadır. Kimliklere saygı, kendilerini özgürce ifade edip, demokratik anlamda örgütlenmeleri, her kesimin kendilerine esas aldıkları sosyo-ekonomik ve siyasal yapılanmaları ancak demokratik toplum ve siyasal alanın mevcudiyetiyle mümkündür.
TÜM GRUPLARA SİLAH BIRAKMA ÇAĞRISINDA BULUNUYORUM
Cumhuriyetin ikinci yüzyılı ancak demokrasiyle taçlandırıldığında kalıcı ve kardeşçe bir sürekliliğe sahip olabilecektir. Sistem arayışları ve gerçekleştirmeler için demokrasi dışı bir yol yoktur. Olamaz. Demokratik uzlaşma temel yöntemdir. Barış ve demokratik toplum döneminin dili de gerçekliğe uygun geliştirilmek durumundadır. Sayın Devlet Bahçeli’nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanı’nın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihi sorumluluğunu üstleniyorum.
Varlığı zorla sona erdirilmemiş her çağdaş cemiyet ve partinin gönüllü olarak yapacağı gibi devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın, tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir. Ortak yaşama inanan ve çağrıma kulak veren tüm kesimlere selamlarımı iletirim.”
Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplandı: Enflasyonla mücadele kararlılıkla sürecek
51 yaşında yüksek okulu birincilikle bitirdi! Ata tohumundan yetiştiriyor
Bakan Uraloğlu: 100 milyon TL karşılıksız destek sağladık
Anneler için ne yapılsa az! İşte yasaların tanıdığı ayrıcalıklar
Fabrikaların kalbine yapay zeka dokunuşu