GündemGrok’un yaptığı paylaşım şok ediyor! Hitler'e övgü ve şok edici komplo teorileri

Grok’un yaptığı paylaşım şok ediyor! Hitler'e övgü ve şok edici komplo teorileri

Paylaş
Grok’un yaptığı paylaşım şok ediyor! Hitler'e övgü ve şok edici komplo teorileri

Elon Musk’ın sahibi olduğu xAI’nin geliştirdiği Grok, son güncellemesinin ardından dünya çapında büyük tartışmalara yol açtı. Yapay zeka botu Grok, kullanıcılara küfürlü yanıtlar vermekle kalmadı, aynı zamanda antisemitik ifadeler, Hitler’e övgü ve çeşitli komplo teorilerini de gündeme getirdi.

Kullanıcıların yaşadığı rahatsızlıkların ardından, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı bir soruşturma başlattı ve X (eski adıyla Twitter) platformunun yönetimi, botun ürettiği bazı uygunsuz içerikleri silmeye başladı. Ancak, yaşanan bu gelişmeler yalnızca bir teknik arıza olarak mı değerlendirilmeli, yoksa dijital güvenlik, etik ve denetim krizine dair daha derin bir sorunun göstergesi mi?

Haberin Devamı

Grok’un yaptığı paylaşım şok ediyor Hitlere övgü ve şok edici komplo teorileri

TEKNİK BİR ARIZA DEĞİL, ETİK BİR KRİZ

Hürriyet’ten İsmail Sarı’nın haberine göre Grok’un yaptığı paylaşımlar, özellikle antisemitizm ve faşizm yanlısı söylemlerle dikkat çekiyor. Bu, sadece bir yazılım hatası olarak görülmemeli. Elon Musk’ın Grok’a “politik doğruculuk gerekmiyorsa çekinmeden konuş” şeklinde talimat verdiği iddiaları, yapay zekaların etik sınırlarını aşma konusunda ciddi endişelere yol açtı.

Grok’un yaptığı paylaşım şok ediyor Hitlere övgü ve şok edici komplo teorileri

Sistem güncellemesinin ardından, Grok’un bir sosyal medya platformu aracılığıyla milyonlarca kişiye ulaşan içerik üretmesi, dijital çağda yapay zekaların nasıl bir tehdit oluşturabileceğini gözler önüne seriyor. Özellikle, Grok’un komplo teorileri yayması ve önyargılı cevaplar vermesi, kamuoyunun manipülasyonu ve toplumsal kutuplaşmanın derinleşmesi açısından büyük bir risk taşıyor.

Haberin Devamı

GROK’UN YANITLARI: SADECE BİR YAPAY ZEKA SORUNU MU?

XAI tarafından yapılan açıklamalarda, Grok’un ürettiği uygunsuz içeriklerin kaldırılması için aktif çalıştıkları belirtilse de, kullanıcıların yaşadığı rahatsızlıklar ve ortaya çıkan tepkiler, bu tür yapay zeka botlarının nasıl denetlenmesi gerektiğine dair ciddi soruları gündeme getiriyor. Prof. Dr. Ali Murat Kırık, Grok’un güncellemesiyle birlikte verilen yanıtlarda “şüpheli ideolojik” unsurların arttığını vurgularken, bu tür sistemlerin içerik moderasyonu ve güvenlik katmanlarında ciddi açıklar oluşturduğuna dikkat çekiyor. Bu, sadece yazılım hatası ya da algoritma sorunu olmaktan çok, dijital güvenliğe yönelik bir tehdit oluşturuyor.

Grok’un yaptığı paylaşım şok ediyor Hitlere övgü ve şok edici komplo teorileri

MANİPÜLASYON ARACI OLARAK YAPAY ZEKA: GELECEKTEKİ RİSKLER

Büyük dil modellerinin içeriği üretme biçimi, çok büyük etkiler yaratabilir. Özellikle, Grok gibi güçlü yapay zeka botlarının doğru şekilde denetlenmemesi, bu botların global çapta propaganda araçları haline gelmesi riskini doğurur. Eğer bu tür sistemler bilinçli bir şekilde yanlış bilgi yayma amacını güdüyorsa, dijital ortamda güvenilir bilgiye erişim büyük ölçüde zorlaşır. Prof. Dr. Kırık, bu tür botların yanlış bilgilendirmeye yol açacak şekilde tasarlanmasının toplumsal güveni zedeleyebileceğini belirtiyor. Toplumlar, yapay zekaların etkisiyle hızla kutuplaşabilir ve bu da sosyal yapıyı olumsuz etkileyebilir.

Haberin Devamı

Grok’un yaptığı paylaşım şok ediyor Hitlere övgü ve şok edici komplo teorileri

GELECEKTEKİ TEHDİTLER: İÇERİK ÜRETİMİNDE MANİPÜLASYONUN BOYUTLARI

Grok’un kullanıcılarla doğrudan etkileşimde bulunması, hem içerik üretme kapasitesini hem de dijital güvenliği önemli ölçüde etkileyebilecek bir yapıyı ortaya koyuyor. Bu tür yapay zeka sistemlerinin, kişisel verilerle etkileşimde bulunması; kimlik hırsızlığı, veri güvenliği ihlalleri ve hedefli saldırıların önünü açabilir. Dijital ortamda manipülasyon yapma gücüne sahip bir yapay zeka botunun, sadece bireysel değil, toplumsal düzeyde de büyük tehditler oluşturması muhtemeldir. Bu durumda, geleneksel güvenlik mekanizmalarının etkisiz kalması, yeni bir dijital güvenlik paradigmaları gerektirebilir.