Kastamonu'da 3. kez sel felaketi! Bilanço ağır

Kastamonu Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, derelerdeki su seviyesinin yükselmesi nedeniyle Çatalzeytin’de 6, İnebolu’da 1, Bozkurt ve Küre’de 4’er olmak üzere il genelinde 15 geçici köprünün zarar gördüğü belirtildi. Açıklamada, “Daha önce ihalesi gerçekleştirilen kalıcı köprülerin yapım süreci devam ediyor. Suyun debisinin düşmesiyle birlikte gerekli çalışmalar süratli şekilde yapılıp, bozulan büz, menfez köprülerin onarımı gerçekleştirilecektir. Bu süreçte vatandaşımızın mağdur olmaması için gereken her türlü tedbir valiliğimiz ve kaymakamlıklarımızca alınmaktadır” denildi. Çatalzeytin Kaymakamlığı’nın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada ise aşırı yağıştan dolayı meydana gelen selde 9 köprünün yıkıldığı, 26 köyün yolunun kapandığı, vatandaşların evlerinden tahliye edildiği yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığı kaydedildi. Yapılan açıklamada, “Çatalzeytin ilçesinde 11 Ağustos 2021 tarihindeki sel afetinden sonra yıkılan köprülerin yerine menfezlerle yapılan geçici köprülerden 6'sı 6 Mayıs'ta başlayan aşırı yağışın etkisiyle yıkılmış, 5 köyümüzün yolu kapanmıştır. Bu aşamada tahliye edilen hiçbir ev bulunmamaktadır. Suyun debisinin düşmesiyle bozulan geçici menfez köprülerin onarımı süratle yapılacaktır. Bu süreçte vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için gereken her türlü tedbir alınmıştır” ifadelerine yer verildi. 11 Ağustos 2021 yılında Kastamonu’da yaşanan sel felaketinin ardından üçüncü kez selin vurduğu Çatalzeytin ilçesinde vatandaşlar korkudan evlerine giremiyor. Sel sularının zamanla aşındırdığı toprak sebebiyle Akçay çayı kenarında bulunan evler boşaltıldı, bir ahırda bulunan kaz, tavuk gibi hayvanlarda sel sularına kapıldı. Ayrıca ahırda bulunan 12 büyükbaş hayvan, sahipleri tarafından sele kapılmaktan güçlükle kurtarılabildi. Sel afetinden dolayı gece gündüz nöbet tuttuğunu ve ahırda bulunan hayvanlarının sele kapılmasından korktuğunu söyleyen Ayşe Demirkıran. “Bana bir yer bulsunlar bende buradan çıkıp gideyim. Bana bir yer göstersinler bende hayvanlarımı kurtarayım. Hayvanlarım sele kapılacak diye korkuyorum. Gece gündüz hayvanlarımı düşünüyorum, kafayı yiyeceğim sonunda. Sel, çayın kenarlarını oya oya ahıra kadar yaklaştı. Neredeyse aramızda 10 metre mesafe kaldı. 12 tane büyükbaş hayvanımız var. Son selde kazlarım, tavuklarım, ahırın önünde bulunan pat pat aracım hepsi sele kapıldı. Hayvanlarımda sele kapılacak diye çok korkuyorum, son yaşanan selde hayvanlarımı zor kurtardım. Bu yüzden gece gündüz burada nöbet tutuyorum. Gece gündüz burasını bekliyorum, kafayı yiyeceğim valla hayvanlarımı sel alacak diye. Samanlarım sele kapıldı, yeniden saman aldım” dedi. 3-4 gündür bölgede sağanak yağışın etkili olduğunu ve sel afetinin yaşandığını ifade eden Hikmet Aydın ise, “Özellikle gece saatlerinde yaşanan yağmurdan dolayı tekrar büyük bir sel afeti yaşadık. Şu anda bulunduğumuz yol, 26 köyü birbirine bağlayan köylerimizin yoludur. Dün ilçemizde haftalık pazarımız kuruldu. Köylülerimizin ihtiyaçlarını karşıladığı bir gündü. Ama hiç kimse yaşanan selden dolayı köylerinden ilçe merkezine pazara inemedi. Yollarımız kapalı, şu anda su seviyesinin yüksek olmasından ötürü makineler çalışamıyor. Kızılcakaya köprüsü, Duran köprüsü gibi 9 köprümüz yıkıldı, 22 köyün bağlantısını sağlayan Paşalı köyü sınırları içerisindeki grup yolunda büyük bir heyelan oldu. 11 Ağustos’ta yaşadığımız sel felaketinden sonra dün gece en büyük sel afetini yaşadık” şeklinde konuştu. Sel suları sebebiyle köprülerin yıkıldığını ve yolların da sular altında kaldığını belirten Aydın, “Şu anda sel sularının tamamen kapattığı ve geçişe izin verilmeyen Karacakaya köyünde ve diğer köylerimizde diyaliz, KOAH gibi hastalar var. Bu köylerimiz elektrik sıkıntıları yaşıyor. Bu köylerimize ulaşım şu anda hiçbir yerden yok. Tek ulaşım hava şartları elverirse helikopter ile hava şartları uygun olmazsa bu insanlar ölüme mahkum gibi bir şey. Şu anda yiyecekleri, içecekleri var mıdır bilemiyoruz. Yolları yok, ulaşımları yok. Biran önce buralara çözüm üretilmesini istiyoruz. 11 Ağustos’tan sonra bu bizim yaşamış olduğumuz dördüncü afet oldu. Ama 11 Ağustos’tan sonraki en büyük afet oluyor. Cenabı Allah bizleri afetlerle sınıyor. Bizler şu anda sel ile imtihan oluyoruz. Dün yaşanan sel afetinde polis ve jandarma ekipleri, köprüleri boşalttı, araç geçişlerine izin verilmedi. Dere yakınında olan evler boşaltıldı. Yine sel sularının yükselmesiyle Çayağzı Mahallesinde birkaç evi su bastı. Ahırları su bastı. Köprüler yıkıldığı için karşıdaki köylere geçişler yok. Buralarda yaşayan akrabalarımız var. Bunlarla iletişim şu anda kuramıyoruz” diye konuştu. Paşalı Köyü Muhtarı Ahmet Özcan da, “Asıl sel 11 Ağustos’ta yaşandı. Selde Bozkurt, İnebolu, Çatalzeytin, Abana, Ayancık gibi ilçelerimiz büyük oranda etkilendi. O selde en fazla hasar ilçemiz gördü. Burası Akçay üzerinde 5 çayın birleştiği yer oluyor. Burada arazinin yapısı yaygan olmasaydı zaten buraları alıp götürürdü. Burada yerleşim diye bir şey kalmazdı. Ama burada geniş bir arazi var. Geniş bir arazi olduğu için sular yayılıyor. Bu yüzden ufak köprüler burada kıyafetsiz kalıyor. En son yaşadığımız sel afetinde de 9 tane köprümüz yıkıldı. Akçay ve Karacakaya çevresinde 9 tane köprü yıkıldı. Bu köprüler 26 tane köyümüzü birbirine bağlıyor. Çatalzeytin’e bağlı 21 köy, Sinop’a da bağlı 5 köyü birbirine bağlıyor. Şu anda burada kepçenin çalıştığı yerde de köy yolu vardı. Ama sular altında. Burası Çatalzeytin’i köprünün karşısındaki köylere hatta Türkeli’nin köylerine bağlayan bir yoldur. Şu anda bu yol sel suları altında. Bu yolun karşısında Türkmen pazarı diye bir yer kuruluyor. Burası tarihi bir yerdir. Orası da görüldüğü üzere çaydaki sel sularının yükselmesiyle olduğu gibi taş ve moloz yığının altında kaldı” şeklinde konuştu.