Bizler de uzun aradan sonra ailelerimizin de isteği üzerine Türkiye’de, yani Yüksekova’da nişanımızı yapmaya karar verdik. Umut ediyoruz ki bu savaş kısa zamanda biter ve bizler de hem Ukrayna’da hem de Yüksekova ilçesinde olmak üzere 2 yerde düğünümüzü gerçekleştiririz.
Ertelediğimiz bu nişan törenine birçok akraba ve dostumuz katılamadı. Çünkü onlar Ukrayna’da kaldılar, gelemediler. Öte yandan ben Yüksekova’yı çok sevdim. Özellikle dağları ve doğası beni kendine hayran bıraktı. Sadece ağırlıklı orak Kürtçe konuşulduğu için zorlanıyorum. Onun dışında herhangi bir sıkıntım yok. Buranın insanları çok iyi, misafirperver ve cana yakınlar. Burada bulunduğum süre zarfında benim ilgimi çeken ve hoşuma giden bir şey de buradaki insanların büyüklerine duydukları saygı oldu. Herkes büyüklere karşı çok saygılı hareket ediyorlar. Hatta benim tuhafıma giden ilk şeyin, büyüklerin ellerini öpmek olduğunu söyleyebilirim. Tabii ki bu saygı, bu ülkede yaşayan insanların tarihini anlatıyor” dedi.