1) Fazla şeker tüketmek: Kandaki şeker seviyesi aniden yükseldiğinde fazla şeker ciltteki kolajen liflerine yapışıyor. Bu da cildin esnekliğini kaybetmesine ve zamanla sarkmasına yol açabiliyor. Aklınızda bulunsun, şeker sadece bildiğimiz rafine şeker değildir. Yediğimizde hızlı bir şekilde glikoza dönüşen tüm rafine karbonhidratlar da (unlu ve nişastalı yiyecekler) şeker grubuna giriyor.
Ne yapmalısınız? Tatlı ihtiyacını taze veya kuru meyvelerden karşılayın. Ana ve ara öğünlerden oluşan az ve sık sık yeme üzerine bir beslenme programıyla kan şekerinin belirli bir düzeyde salınımını sağlayarak tatlı isteğini ortadan kaldırabilirsiniz.

2) Tek tip beslenmek: Yeterli ve dengeli beslenmediğimizde cilt yaşlanıyor ve lekeler oluşuyor.
Ne yapmalısınız? Besin çeşitliliği açısından günlük almamız gereken besin grupları süt -yoğurt grubu, etyumurta- kurubaklagil grubu, ekmek ve tahıl grubu, sebze ve meyve grubu olarak dört ana başlığı içeriyor. Her öğünde tüm besin gruplarını içeren bir menü oluşturun. Örneğin kahvaltıda tüketeceğiniz tam tahıllı ekmek, peynir, yeşillik ve portakal suyu tüm besin gruplarını içeriyor.

3) Aşırı tuzlu besinler yemek:Cildiniz kurur, kırışıklar oluşur, var olan kırışıklıkları derinleştirir.

Ne yapmalısınız? Günlük olarak yemeklerle birlikte ortalama tuz miktarının 5-6 gramı geçmemesine dikkat edin. Bol su için. Maden sularının sodyum içeriğini etiketinden kontrol edin. Market alışverişlerinizde alacağınız ürünün sodyum oranına bakmayı alışkanlık haline getirin.

4) Fast- Food beslenme:Fast food tüketimindeki en önemli sorun, yüksek enerji içermeleri ve sağlıksız yağ kaynağı olan doymuş yağ açısından zengin olmaları. Besinler kızartma esnasında içerilerine yaklaşık yüzde 50 oranında yağ çekerler. Fazla yağ, cilt üzerinde akne ve sivilce oluşturuyor.
Ne yapmalısınız? Kızartmalardan kaçının, ızgara, haşlama veya fırında pişirilmiş besinleri tercih edin.

5) Düşük kalorili şok diyetler uygulamak: Bu tür diyetlerde yağ kaybı değil kas ve su kaybı olur. Verildiği sanılan kilolar da hızla geri alınır. Bu da ciltte sarkmalara yol açar.
Ne yapmalısınız? Diyet kişiye özeldir. İhtiyacınıza göre düzenlenmiş diyetlerle dengeli beslenin.

6) Az su içmek: Su cildin ihtiyaç duyduğu nemin sağlanmasında son derece önem taşıyor. Susuz bir cilt zaman içerisinde kurumaya başlar. Bu da çatlak ve kırışıklıklara yol açar.
Ne yapmalısınız? Günde 10-12 bardak (2-2,5 litre) su için. Vücut geceleri susuz kaldığı için sabah uyanır uyanmaz bir bardak su için.

7) E vitaminini eksik almak: Yaşla birlikte cildin elastikiyeti azalır ve kırışıklıklar oluşmaya başlar. E vitamini, cilde esnekliğini veren kolajen üretimini artırarak yaşlılığın cilt üzerindeki belirtilerini geciktirir, kırışıklıkların hafiflemesini sağlar. E vitamininden eksik beslenme ise ciltte kırışıklıklara yol açar.
Ne yapmalısınız? Ara öğünlerde ölçülü biçimde fındık, ceviz ve badem tüketin. Salataya 1 tatlı kaşığı zeytinyağı ekleyin.

8) Sıvılardaki gizli kalorilere dikkat etmemek: Alkol, kremalı içecekler, meyve konsantreleri, şekerli çay ve meşrubatlar besleyici değeri yok denecek kadar az olmakla birlikte yoğun kalori içerir. Fazla kaloriler de vücutta yağ olarak depolanır.
Ne yapmalısınız? Bu içecekler yerine ayran, bol su, şekersiz bitki çayı tüketin.

9) Fazla alkol tüketmek: Sigara ve fazla alkol tüketimi cilt yaşlanmasını hızlandırır.
Ne yapmalısınız? Cilt sağlığınız için alkolü haftada bir gün 2 kadeh şarapla sınırlandırın.

Cilt yenileme sayesinde daha güzel görünün

Özel Gaziosmanpaşa Hastanesi Dermatoloji Bölümünden Uz. Dr. Eneida Kote cilt yenileme yöntemlerini anlattı:

Lazer:
Yaşlanmanın sonucunda oluşan değişiklikler, güneş lekeleri ve sivilce izleri lazer ışığının enerjisi sayesinde belirgin bir şekilde azalır. Lazer en fazla sonuç veren yöntemlerden biridir.
PEELinG: Günlük çevresel etkenler ile matlaşan ciltte, kimyasal peelinglerle daha parlak bir görünüm oluşturmak mümkündür. Yüzeyel lekeler, kapalı gözenekler ve ince çizgiler de azalır.
Botoks: Özelikle mimik hareketleri ile birlikte oluşan kırışıklıklar için botoks en iyi yöntemlerden biridir. Ne kadar erken başlanırsa sonuçlar o kadar iyi.
DOLGU: Yaşlanmanın sonucunda oluşan cilt altı doku kaybı yerine koymak için değişik yoğunlukları olan dolgu kombinasyonları ile çok iyi sonuçlar alınır. MEzotEraPİ vE PrP: Her iki yöntemle doğal bir şekilde cilt altı dokunun yeniden yapılandırılması amaçlanır. Birkaç seans yapılır. Yan etkileri en az olan yöntemlerdendir. Cildin daha parlak ve sıkı olmasını sağlarlar.

(09.03.2014 tarihli Posta karnaval'dan alınmıştır.)