Kültür - Sanat Halil Cibran sözleri: Aşk, romantik, evlilik sözleri (Resimli, anlamlı ve kısa)
Paylaş
Halil Cibran sözleri: Aşk, romantik, evlilik sözleri (Resimli, anlamlı ve kısa)

Aşk, romantizm ve evlilik üzerine sözler arasında Halil Cibran sözleri, sosyal medyada en çok aranan ve tercih edilenler arasında yer alıyor. Sahip olunan duyguları en saf ve en içten şekilde anlatan usta yazar Halil Cibran, üzerinden yıllar geçse bile akıllardan çıkmayacak aşk, romantik ve evlilik sözleri kaleme almasıyla biliniyor. İşte, resimli anlamlı ve kısa Halil Cibran sözleri

Resimli, anlamlı ve kısa Halil Cibran sözleri, bazen ifade etmek için doğru kelimeleri bulamadığımız aşk romantizm ve evlilik konularında tam da taşı gediğine koyan bir hal alıyor. Halil Cibran sözleri işte bu nedenle de Instagram, Facebokk ve Whatsapp durumlarında sıklıkla paylaşılıyor. Resimli, anlamlı ve kısa Halil Cibran sözleriyle siz de aşkınızı ve sevginizi gözler önüne serebilirsiniz…

Haberin Devamı

HALİL CİBRAN’IN AŞK, ROMANTİK, EVLİLİK SÖZLERİ

  • Güzellik şafakla birlikte yükselecek doğudan.
  • Kederli olduğunuz zaman yine yüreğinize bakın göreceksiniz, aslında bir zamanlar neşe kaynağınız olan için ağlamaktasınız.
  • Şafak vakti ardında tarlalardaki çiyden başka bir şey bırakmadan dağılan pus, yükselip bulut olur, yağmur olup yağar sonra. Ben de çok farklı olmadım pustan.
  • Çünkü mal mülk, bir gün gerekeceği endişesiyle alıkoyup sakladığınız şeylerden başka nedir?
  • Istırabınızın çoğu kendi tercihinizdir.

  • Bu hep böyledir, sevgi kendi derinliğini bilmez ayrılık vakti gelip çatana kadar.
  • Aşk sizi çağırdığı zaman, onu izleyin… Yolları zorlu ve dik olsa da.
  • Ben doğululara ağlıyorum çünkü hastalıklara gülmek koca bir cahillik.
  • Yazılanı silecek olan sadece alın terinizdir.
  • Bir hata işleyen biri hakkında sizden biri değil, aksine size yabancı ve dünyanıza davetsiz misafir olarak giren biriymiş gibi konuştuğunuzu işittim nice kez.

  • Dağılan ruhumun parçaları ile doludur şehrin sokakları…
  • Acınız idrakınızı saran kabuğun kırılmasıdır.
  • Çocuklarınızın kahkahaları dereler, gençlerinizin özlemleri ırmaklar halinde aktı benim sessizliğime.
  • Aramızdan birileri mürekkep, birileri de kağıt gibidir. Birilerinin siyahlığı olmasa, öbürleri dilsiz olurdu. Birilerinin de beyazlığı olmasa, öbürleri kör olurdu.
  • Ve her biriniz Tanrı’nın bilgisinde tek tek yer aldığınız içindir ki, her biriniz Tanrı’yı kavramakta ve yeryüzünü anlamakta tek başınasınızdır.

  • Neşeniz maskelenmemiş kederinizdir ve içinden kahkahanızın yükseldiği kuyunun ta kendisidir çoğu zaman göz yaşlarınızla doldurulmuş olan.
  • Ve nasıl tek bir yaprak bütün bir ağacın sessiz bilgisi olmadan sararmazsa, aynen hata işleyen de hepinizin gizli iradeleri olmaksızın hata işleyemez. Bir kafile misali birlikte yürürsünüz.
  • Acılarınızın çoğu kendi seçiminizdir. Acı, içinizdeki hekimin hasta nefsinizi sağalmakta kullandığı acı iksirdir.
  • Suçluya cezasını verecek olan kimse, suçun işlenmesine sebep olan kimsenin de yüreğine baksın.
  • Sonra sana karışacağım, sınır tanımayan bir büyük denize sınır tanımayan bir damla olarak.

  • Ve yüreğinize gömdüğünüz sevgili için iyi bir şeyler dileyip yatın. Dudaklarınızda onu yücelten bir şarkı olsun.
  • Başınıza tacı oturtacak olan da sizi çarmıha gerecek olan da sevgidir.
  • Bir hayvan boğazladığınızda ona yüreğinizden deyin: Seni katleden aynı kuvvet tarafından ben de katledileceğim ve ben de tüketileceğim. Zira seni benim elime teslim eden kanun beni daha kudretli bir ele teslim edecek.
  • Kuyunuz dopdoluyken susuzluktan korkmak dindirilemez bir susuzluk değil mi?
  • Zira sizler, özgürlük arayışı tutkusu sizin için bir koşum hâline geldiğinde ve özgürlükten bir hedef ve tatmin olarak bahsetmeye son verdiğinizde ancak özgür olabilirsiniz.

  • Ve pazar yerini terk etmeden önce yoluna boş ellerle giden hiç kimsenin kalmadığından emin olun.
  • Fenerimi kaldırışımda gerçekten bir onur varsa onun içinde yanan benim alevim değil.
  • Geceler ne denli sıcak olursa olsun, gidememek donmak demektir.
  • İnsanın düşlediği şey ile gerçekleştirdiği şey arasında, ancak kendi engin arzusuyla aşabileceği bir mesafe vardır.

RESİMLİ, ANLAMLI VE KISA HALİL CİBRAN SÖZLERİ

  • Ve aşkın seyrini yönlendirebileceğinizi düşünmeyin; zira sizi layık bulursa şayet, aşk sizin seyrinizi yönlendirir.
  • Gerçeğini saklayacaktır; tıpkı kadeh boşalıp, rengi unutulsa bile, şarabın tadının ağızda kalması gibi…
  • Çünkü onun ruhu, sizin kalbinizin.
  • İnsanın ihtiyaçları değişir ama sevgisi değil, ne de sevgisinin, ihtiyaçlarını tatmin etmesi gerektiği arzusu.
  • Çünkü gerçekten iyi olan, ne çıplak birine, “Neden elbisen yok?” diye sorar, ne de evsiz olana “Evine ne oldu?” der.

  • Fakat ben derim ki kutlu ve dürüst olan nasıl her birinizin içindeki en yükseğin ötesine yükselemezse, aynen şerir ve zayıf olan da içinizdeki en aşağıdan daha aşağıya düşemez.
  • Ne yazık ki geyikler kaplumbağalara çevikliği öğretemezler.
  • Çocuklar, sizlerin yanındadırlar ama sizlerin malı değildirler. Onlara sevginizi verebilirsiniz ama düşüncelerinizi asla.
  • Aşk size işmar ettiğinde izleyin onu… Ve sizinle konuştuğunda da inanın ona.
  • Gece oldu mu, pişmanlık çağrılmadan çıkagelir ve insanlar derin uykularından uyanıp kendilerine baksınlar ister.

  • ‘Veririm ama sadece hak edenlere.’ dersiniz sık sık. Ne meyve bahçenizdeki ağaçlar böyle der ne de çayırlarınızdaki sürüler. Onlar yaşayabilmek için verir çünkü vermekten kaçınmak yok olmaktır.
  • Çünkü hakikatte, hayattır hayata veren -oysa siz, kendilerinin veren olduğunu farz edenler, sizler sadece birer şahitsiniz.
  • Sonra El Mitra, bize aşktan söz et, dedi. El Mustafa da başını kaldırdı, halka baktı ve o anda halkın üzerine bir sükunet çöktü. El Mustafa gür bir sesle dedi ki: Aşk sizi çağırdığı zaman, onu izleyin… Yolları zorlu ve dik olsa da.
  • Çalışmak, görülebilir kılınmış aşktır ve eğer sizler aşkla değil de, aksine sadece kerhen çalışabiliyorsanız evlâ olan, işinizi bırakmanız ve mabedin kapısına oturmanız ve neşeyle çalışanların sadakalarını almanızdır. Zira ekmeği lakaytlıkla pişirirseniz bir insanın açlığının ancak yarısını doyuran acı bir ekmek pişirirsiniz.
  • Şarkı söyleyin, dans edin, eğlenin birlikte ama ikinizin de birer yalnız olduğunu unutmayın çünkü lavtadan dağılan müzik aynı ama nağmeleri çıkaran teller ayrıdır.

Bir adam bir düş gördü ve uyandığında yorumcuya giderek düşünü kendisi için yorumlamasını istedi ve yorumcu adama dedi, “Bana uyanıklığında gördüğün düşlerle gel ki anlamlarını sana söyleyebileyim ama uykunun düşleri ne benim bilgeliğime aittir ne de senin imgelemine.”

Ya sabanını karığın ortasına bırakana ya da üzüm cenderesinin çarkını durdurana vereceğim nedir? Yemişlerini derip onlara verebileceğim yüklü bir ağaç mı olacak yüreğim? Ve arzularım bir pınar olup akacak mı, çanaklarını doldurabileceğim? Bir harp mıyım ben, kadir olanın elini dokundurabileceği; bir ney miyim yoksa, nefesini üfleyebileceği?

Haberin Devamı

Hayatı çalışmak yoluyla sevmek hayatın en derin sırrına ermek demektir fakat eğer ıstırap çekerken, doğduğunuz güne lanet edip bedeninizin yükünü taşımayı alnınızın kara yazısı sayıyorsanız, o zaman size cevabım şudur: Yazılanı silecek olan sadece alın terinizdir.