Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümünü seçmek isteyenlere tavsiyeler: Fatma Yiğit Açıkgöz anlattı

Görev kapsamınızdan söz eder misiniz?

Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü olarak çok yönlü bir işleyişimiz ve ayrı alanlarımız var. Bunlardan ilki ve en önemli ayaklarından biri Basın Hizmetleri. Basın hizmetlerinde hocalarımızın akademik çalışmaları, yürüttüğü projeler, akademisyenlerimizin ve öğrencilerimizin ulusal ve uluslararası alanda elde ettiği başarılar, üniversitemizde gerçekleştirilen etkinlikler ile ilgili haber yaparak basına servis ediyoruz ve Kamuoyuna duyurulmasını sağlıyoruz. Bir diğer önemli mecra ve çağımızın medyası sosyal medya. Sosyal medya kullanımında özellikle gençlere hitap ettiğimiz için onların dikkatini çekecek daha dinamik daha samimi bir dil kullanmaya çalışıyor, gündemi takip ederek hem güncel konularda hem özel günler için çeşitli paylaşımlar yapıyoruz. Bunun yanında üniversitemizde gerçekleştirilen etkinliklerde protokol hizmetleri, duyuru, grafik tasarım, fotoğraf, kamera gibi faaliyetler yürütüyoruz. Kısaca birimizdeki görev alanlarımız bu şekilde.

İşinizin sizi en çok motive eden yönleri neler?

İşimde beni en çok motive eden yönü kendimi sürekli geliştirme ve yenileme imkânı bulmam. Özellikle kamuda sabit bir işleyiş olduğuna dair yaygın bir anlayış vardır. Elbette bazı bölümlerin rutin işleyişi vardır. Ancak iletişim alanında asla bir rutininiz olmaz her gün farklı bir olayla karşılaşırsınız ve her gün farklı ne yapabilirim diye düşünürsünüz. Bu anlamda işimin gerek yazılı basın gerek sosyal medya olsun gerekse yüz yüze iletişimde öğrenciler ve öğretim üyeleriyle diyaloğumuzda olsun her alanın beni motive ettiğini söyleyebilirim.

"Ağır bir sorumluluğunuz var"

İletişimci olmak nasıl bir süreç? Bir üniversitenin iletişimini yönetmek ne gibi özellikler gerektiriyor?

Biraz önce de ifade ettiğim gibi bir iletişimci asla olduğu yerde durmaz. Kendini geliştirmek ve daha iyiyi bulmak için sürekli arayış içindedir. Bu özellikte elbette çalıştığınız kuruma yansır. Mesleğim açısından Üniversitede çalıştığım için gerçekten mutluyum. Zira gelişen ve geliştiren bir kurum olarak üniversiteler ve tabii ki Akdeniz Üniversitesi her anlamda sizi de geliştirir. Böyle bir kurumun iletişimini yönetmenin güzel olduğu kadar zorlu yanları da var. Saygın bir akademik kurumun itibarının yönetmek ve yükseltmek gibi ağır bir sorumluluğunuz var.

"Mesleğini severek yapmanın büyük katkısı var"

Bu konumunuzda çalışmak için ne gibi eğitimler, bireysel özellikler veya tecrübeye ihtiyaç var?

Kendimden yola çıkarak ve gururla söyleyecek olursam Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım mezunuyum. Hem üniversitemde hem alanımda çalışma imkânı bulduğum için ayrıca şanslılardan olduğumu düşünüyorum. Her zaman savunduğum konu ise bu sektörde artık iletişim eğitimi almış insanların yer alması gerektiği. Elbette eğitimini almamış ama çok değerli meslektaşlarımız var. Ancak artık zaman değişiyor ve üniversite mezunu pek çok gencimiz var ve onlara kendi alanlarında çalışma fırsatı tanınmalı diye düşünüyorum. Bunun yanında eğitim kadar bu işe yatkın kişilik özelliklerine ihtiyaç var. Bu işte insanlarla sürekli iletişim halinde olacağımız için iletişimimizin kuvvetli olması, güler yüz, sabır, kendini iyi ifade etme gibi temel özelliklere sahip olmak gereklidir. Tecrübeye gelince elbette hemen mezunlar müdür ya da idareci pozisyonunda çalışacağını düşünmesin. Bu bir süreçtir. Aldığımız eğitim kadar edindiğimiz tecrübeler sonrasında basamakları tırmanırız. Tabii ki mesleğini severek yapmanın da buna büyük bir katkısı olduğunu söyleyebilirim.

10 yıl sonra mesleğinizin geleceğini nasıl görüyorsunuz? Neler değişecek yahut ne gibi ilave yetenekler gerektirecek?

Son 10 yıla baktığımızda iletişim ve teknoloji alanında çok önemli ve hızlı bir değişim olduğunu görüyoruz. Son yıllarda gelişen sosyal medya adeta hayatımızın bir parçası haline geldi. Bu değişimler bireysel olduğu kadar kurumları da etkiliyor ve dönüştürüyor. Artık geleneksel yöntemleri bırakıp kendini yenileyen ve doğru ifade edebilen kurumlar varlığını sürdürülebiliyor. Dolayısıyla önümüzdeki 10 yılda mesleğimizin bu anlamda daha da gelişeceğini düşünüyorum. Artık hemen hemen her kurum iletişimin önemi ve gerekliliğini kavramış durumda. Bu sebeple iletişim alanının geleceğin önemli mesleklerinden olduğunu özellikle yeni medya alanının oldukça açık olduğunu düşünüyorum.

"İşin mutfağında çalışıp, kendinizi geliştirin"

Sizin kariyerinize sahip olmak isteyen gençler için önerileriniz var mı?

Gençlere öncelikli önerim öncelikle sevdikleri işi yapmak için çalışmaları. Eğer bu alanda çalışmak istiyorlarsa kendilerini her anlamda geliştirmeleri gerekiyor. Öğrenciyken muhakkak staj yapsınlar, kendi alanlarındaki kurumlarla görüşüp işleyişlerini öğrensinler. Meslek hayatına atıldıktan sonra ise sabırla çok çalışmaları gerekiyor. Klişe bir söz olacak ama kimse eli cebinde başarı merdivenlerini tırmanmamıştır. Yani bir kurumda hemen en tepeden başlayayım idareci olayım şeklinde değil de öncelikle işin mutfağında çalışıp kendini geliştirdiğinizde zaten o kapılar size açılacaktır.