Pazar Postası Hayrettin: YouTube'da çok izlenmek para etmiyor
Paylaş
Hayrettin: YouTube'da çok izlenmek para etmiyor

Her şey 'Issız Adam'a karşı 'Kızsız Adam' videosuyla başladı. Amerika'da Johnny Depp kılığına girerek kendi deyimiyle Amerikalıları trolledi. Videoları milyonlarca kez izlenince YouTube’daki şöhretini televizyona taşıdı. Reklam yüzü oldu. Şimdi de ‘Kalk Gidelim’ dizisinde Ercan rolüyle izliyoruz. Diyor ki: YouTube’da çok izlenmeniz çok para kazanacağınız anlamına gelmez. İçerik her şeyden önemli

OYA ÇINAR/Oya.cinar@posta.com.tr

Haberin Devamı

■ Bir süredir ‘Kalk Gidelim’de Ercan rolünde izliyoruz sizi. Nasıl gidiyor?

Harika! Bomba gibi gidiyor. Şu an ikinci sezona devam ediyoruz ve üç haftadır gün birincisi oluyoruz. Çekimlerde de çok eğleniyoruz.

■ Ercan çok sevilesi bir karakter değil. Antipatik bir karakteri sempatik göstermeyi nasıl başarıyorsunuz?

Çünkü Ercan aslında çok saf bir karakter. Mahalleyi dolandırmaya çalışırken suç üstü yakalandığı anlar çok komik oluyor. Özellikle eniştesine yakalandığı anlarda ortaya trajikomik durumlar çıkıyor. İlk bakışta antipatik gibi gözükse de başına gelen hikayeler onu çok sempatik gösteriyor. Ama tabii izleyicinin benim YouTube kanalımdaki Hayrettin videolarından kaynaklanan bir sempati kredisi de olabilir.

Haberin Devamı

■ Ercan mahalleliyi dolandırmaya programlı. Hedef noktasında da Hanımağa Meryem var. İşi zor gibi sanki biraz?

Bence işi zor gözükse de kolay. Çünkü Meryem hakkında çok bilgi sahibi. Bu yüzden de Meryem’in zaaflarından güzel faydalanıyor. Aslına bakarsanız Meryem karakteri kolay tav olmaya da müsait. Çünkü yıllardır bekar ve Ercan olayları çok güzel idare ederek lehine çeviriyor.

■ Çekimler sırasında YouTube videolarınızdaki gibi ekibi de trollediğiniz oluyor mu?

İşin aslı ekipte de böyle beklentiler oluyor, “Acaba bu, bize ne zaman bir numara çekecek?” diye. Ama ben YouTube kanalımdaki Hayrettin’i mümkün olduğunca sete taşımamaya gayret ediyorum. Çok yoğun tempoda çalışıyoruz. O ortama bir de benim trollerim girerse halimiz duman olur.

■ Siz hayatımıza Youtuber olarak girdiniz. Sonrasında komedyen ve oyuncu yanınızla tanıştık. Peki yola çıkarken asıl hayaliniz neydi?

Üniversitede arkadaşlarımla birlikte YouTube’a videolar çekerek başladım. Sonra yaptığımız videolardan biri çok patlayınca iş sinemaya reklama ve televizyona döndü. Ama YouTube’u hiç bırakmadım. Hep oranın kitlesini artırarak devam ettim. Yani başta YouTube vardı ama olay reklam, sinema, viral reklam ve dizi olarak ilerledi. Hepsinden çok zevk alıyorum. Çünkü hepsi birbirini besleyen alanlar.

■ Bu işi bu şekilde yürüten çok insan var. Hayrettin’in farkı tam olarak ne?

Haberin Devamı

Bence benim farkım özgüvende yatıyor. Çünkü yaptığım işler sonucunda insanlarda “Nasıl yapıyor?” sorusu doğuyor. İşte o soruyu sormaları başlı başına benim farkımı ortaya koyuyor zaten. Mesela “Nasıl kalabalıkta şarkı söylüyorsun?” denir ya. Söylüyorum çünkü özgüvenim var.

İZLEYİCİMLE KAFA YAPIMIZ AYNI

■ Herkes kendini çok samimi buluyor ama herkes başarılı olamıyor. İyi bir YouTuber olmak için samimiyet dışında ne gerekiyor?

Kişinin kendini çok iyi keşfetmesini öneririm. O zaman neler yapacağını daha iyi görür. Böylece yanlış konseptlere sapmaz. Nokta atışı yaparak doğru içeriği ve doğru konsepti bulursa gerisi gelir zaten.

■ Çok izlenen bir YouTuber mutlaka iyi para kazanır mı?

Bence neredeyse alakası yok. Çünkü çok izlenebilir ama aslında ne kadar kazandığını anlamamız için ne kadar harcadığına da bakmak gerekir. Mesela bizim videolarımız çok izleniyor ama harcamasına bakınca özellikle yurt dışında çektiğimiz için YouTube’dan gelen parayla çok dengelenmiyor.

Haberin Devamı

■ İçerik ne kadar önemli?

İçerik bu anlamda çok fazla etkili. Çünkü benim içeriğim trolleme üzerine. Ve bunu yurt dışında yapıyoruz. Şimdi yurtdışında trolleme yaptığım zaman benim oraya ekibimle gitmem ciddi bir masraf. En azından uçak, kalma paraları gerekiyor. Bunu da sadece çok izlenerek sağlamanız mümkün değil. İçeriğinizin çok iyi olması ve reklam almanız gerekiyor.

■ Peki iyi bir Hayrettin izleyicisinin zamanla espri anlayışında değişiklik oluyor mu sizce?

Beni izleyen kitleyle benim kafa yapım aynı olduğu için çok sıkıntı yaşamıyorum. Ama arada olabiliyor tabii. Yani, “Abi, bu da ağır gelmiş. Bu da olmasa mıydı acaba?” diyen oluyor mutlaka. Herkesi aynı anda mutlu etmek çok zor. Ama yüzde 90 oranda seyirci kitlesiyle kafa yapımız aynı.

■ “Eşek şakası yapmam” demişsiniz. Eşek şakasını nasıl tarif ediyorsunuz?

Evet pek sevdiğimi söyleyemeyeceğim açıkçası. Zaten hiç eşek şakası yaptığımı da zannetmiyorum. Karşı tarafı kişisel olarak incitecek ya da vurmalı kırmalı şakalar eşek şakasıdır bence, yapmam.

Haberin Devamı

SİYASİ KONULARDA ŞAKA YAPMAMAYA DİKKAT EDİYORUM

■ Türkiye’de insanlar en çok neye gülüyor sizce?

Türkiye’de insanlar günlük hayatta karşılaştıkları durumların şakasına çok gülüyor. Mesela otobüse binen, akbil basan insan onunla ilgili şakaya çok gülebiliyor. Bunun üzerine şakalar yapmıştım ve çok olumlu dönüşler almıştım. Özetle gerçeğin şakası yapıldığında çok gülünüyor.

■ “Hangi konuların şakasını asla yapmam” dersiniz?

Ülkemiz şu an hassas bir dönemden geçtiği için siyasi konulara çok girmemeye dikkat ediyorum. Yani din, dil, ırk ve silahla ilgili konulara girmiyoruz.

■ İnsanlar şakaya Türkiye de mi daha toleranslı yurtdışında mı?

Aslında o yaptığınız şakaya göre değişiyor. Yani ben Türkiye’de yaptığımı yurtdışında yapmam. Orada yaptığım şakayı da burada yapmam. Yani içeriğimiz yere göre değişiyor.