Yaşam Herkes Giresun'daki balıklarla Sivas'taki canlıyı konuşuyor!

Herkes Giresun'daki balıklarla Sivas'taki canlıyı konuşuyor!

Paylaş
Herkes Giresun'daki balıklarla Sivas'taki canlıyı konuşuyor!

Sivas’ın Zara ilçesinde görülen ve şaşkınlık oluşturan ve ördek gagalı fareye benzeyen canlının türü belirlendi ancak nereden geldiğinin sırrı çözülemiyor. Bir diğer haber ise Giresun'dan. 3 tane balığın azalmayıp aynı zamanda çoğalmaması da insanlar tarafından şaşkınlıkla karşılanıyor

Sivas’ın Zara ilçesinde geçen ay seracılık yapan Cengiz Oğuzhan (42), serasının çevresinde çalışma yaparken toprağın altından çıkan minik, fareye benzer ama ördek gagası gibi gagası bulunan canlılarla karşılaştı.

Canlıları cep telefonu ile görüntüleyen Oğuzhan, incelenmek üzere numune almak istediğinde ise canlıları bir daha göremedi.

CANLININ CİNSİ: SUNCUS


Şaşkınlık ve merak uyandılar canlı türü ile ilgili Cumhuriyet Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı tarafından inceleme başlatıldı. Başlatılan incelemede ilginç canlının Suncus cinsi olduğu anlaşıldı. Ancak türü tespit edilemedi.

SULAK İKLİMLERDE YAŞIYOR


Suncus cinci olan ve sulak iklimde yaşayan canlının Sivas’a nasıl geldiği ise tespit edilemedi. Konuyla ilgili açıklama yapan Cumhuriyet Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Biyolog Mahir Yıldırım, “Cinsi suncus ama türünü halen tespit edemedik. Cüce sivri fare olarak adlandırılıyor.



Nemli alanlarda yaşıyor. Yayılış alanı geniş olsa de nadir görülen bir canlı. Ben hayatımda hiç görmedim. Sadece yapılan haberle karşılaştım. Nemli yerlerle yaşıyor. Sivas ise kurak bir iklim. Çok küçük bir canlı. En fazla 5 santimetre boyuna kadar büyüyebiliyor. Sadece birkaç gram ağırlığında oluyor. Çok küçük bir canlı olduğu için nadir görülüyor olabilir" dedi.

GİRESUN'DAKİ BALIKLARIN SIRRI


Giresun'un Şebinkarahisar ilçesinde "balıklı göze" diye bilinen çeşmede nasıl ve nereden geldiği bilinmeyen balıkların sırrı çözülemiyor. Yöre halkı, o balıkları yiyenlerin iflah olmadığı, başına her türlü musibetin geldiğini ve çeşmede sadece üç tane olan balıkların hiçbir şekilde azalmadığını ve çoğalmadığını vurguluyor.



İlçenin İkioğul mahallesindeki balıkların sırrıyla ilgili bilgi veren Belediye Başkanı Şahin Yılancı, yörede anlatılan efsane ile ilgili olarak "Ben de bu mahallede yaşıyorum. Bir rivayete göre bu mahallede yaşayan bir adam ne kadar cimri ise gelini ve eşi de o kadar cömertmiş. Gelin ve kaynana her defasında olduğu gibi tandırda yaptığı ekmekleri yine komşularına dağıtınca bu duruma çok kızan adam gelini ve eşini tandır ateşinin içine atmış. O tandır bir anda yerden kaynayan suya, gelin ve kaynana ise balığa dönüşmüş. Gelin de hamileymiş. Bu sebepten her defasında iki balık görünür ancak üçüncü balık ise çok nadiren görünür. Oysa tandır biçimindeki yerden kaynayan suyun dibi net bir şekilde görünür şekildedir. Yüz yıllardır burada bilinen ve inanılan budur" bilgilerini verdi.


YİYENLERİN BAŞI DERTTEN KURTULMUYOR


Dededen kalma evlerinin bahçesinde bulunan "balıklı gözenin" birçok esrarengiz olaylara tanık olduklarını ifade eden Canan Aktuna ise balıkları yiyenlerin bin bir türlü sorun yaşadığını ve buna rağmen balıkların hiç eksilmediğini söyledi. Aktuna "Bu ev bizim ata dede evimiz. Çocukluğumda buraya gelip dilek tutanlar dua edenlerden geçilmezdi. Şimdilerde yine gelenler oluyor ama eskisi kadar değil. Burada tandır gibi yapılmış bir gözenin çerisinde yerden kaynayan bir çeşmenin içerisinde yaşıyorlar. Ben bildim bileli iki tane. Çok nadiren bazen üç tane oluyorlar. Ama hiçbir şekilde ne dört ne de bir taneye düşüyorlar. Bir keresinde buradan evine boru ile su almak isteyen vatandaşın biri su borusuna sıkışmış olan balığı yiyor. Ama başına gelmedik sorun kalmıyor. Fakat balık yine de gözede eksilmiyor" ifadelerini kullandı.



Balıkların bulunduğu çeşmeye hala gelip dua edildiğini söyleyen Hüsniye Aktuna ise "Daha önceden gelip dileklerinin kabul olduğuna inanlar var. O kişiler gelip hala şükür için dua ediyorlar. Ben de bildim bileli bu balıklar hiçbir şekilde azalıp çoğalmıyor. Dedelerimizin, ninelerimizin anlattıklarına göre de bu balıklar hep aynı şekildeymiş" diye konuştu.

Haberin Devamı