Hrant Dink ölümünün 8. yılında anıldı

19 Ocak 2007’de düzenlenen suikast sonucu öldürülen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, bugün İstanbul’da Taksim’den Osmanbey’deki Agos binasına düzenlenecek yürüyüş ile anıldı. Yürüyüş öncesi Agos Gazetesi'nin bulunduğu binaya Hrant Dink pankartları asıldı. Gazetenin önüne karanfiller konup mumlar yakıldı.

Aralarında HDP Eş Genel Selahattin Demirtaş, CHP'li Sezgin Tanrıkulu'nun da bulunduğu kortej Şişli'deki Agos Gazetesi binası önüne geldi. Gazete balkonunda yazar Murathan Mungan duygusal bir konuşma yaptı. Gazete penceresine daha sonra Berkin Elvan'ın anne ve babası Sami-Gülsüm Elvan çifti Rakel Dink'le geldi ve kalabalığı selamladı.

Taksim'de başlayan yürüyüş havadan böyle görüntülendi.

DAKİKA DAKİKA HRANT ANMASI

Hrant Dink'in arkadaşı ünlü yazar Murathan Mungan konuştu:

Baskıcı iktidarlar korkunun bulaşıcı olduğunu bilir. Toplumun korkularını sürekli diri tutarlar. Onların bilmediği cesaretin de bulaşıcı olduğudur. Cesaretle konuşmalıyız. 8 yıl koca yıl geçti. O yıl konuşan çocuklar dillendi okuma yazmayı öğrendi. Hrant Dink'in cenazesi hala bu kaldırımda yatıyor. Dünyayı yokluklarıyla soğutanlar hatıralarıyla dünyayı ısıtırlar. 8 yıldır adalet ve hakikati haykırmaya devam ediyoruz. Hrant Dink cinayetini kendi siyasi cinayetleri için araçsallaştıranları kendi haline bırakmayacağız. Acılar azalıp seyrelmiyor. Yerini bulmamış adaletin sancısı yürekleri zonglatmayı sürdürüyor. O günden bugüne her yeni kurban ve her yeni ölümle birlikte Hrant Dink bir kez daha bu kaldırımda urulup öldürülüyor. Yerini bulmamış adalet katillerini çoğaltır. Tetikleri çeken değişse de cinayetlerin arkasındaki kişiler aynı.

İktidarlar ve koltuk sahiplerinin maskeleri değişse de merkezi devlet geleneğinin elleri gene aynı karanlık oyunju tekrarlıyor. 1938'de Dersim kıyım ını yapanlar, Maraş'ı yapanlar 6-7 Eylül'ü yapanglar, Madmak'ı yakanlar Roboski'de katliam yapanlar aynıdır.

Hrant Dink onların bilmediği bir dille barışın diliyle konuşuyordu. Sahici hakiki kalıcı ve sürekli kılınmış bir barışın diliyle konuşuyordu. Kin tazelemek için değil adalet için konuşuyordu.

Ötekileşmenin şeytanlaştırıcı dilinden çok uzak bir dille konuşuyordu. Hrant Dink Ermeniğiyle öteki diliyle yabancıydı onlara. Hrant'la birlikte öldürülmek istenen bu barış diliydi. dünyayı kardeşliğe çağıran bu insancıl dil bugün belki de herzamankinden daha fazla ihtiyaç duyduumuz bir dil. Örgütlü tasarlanan gazeteciler cinayetinde Hrant Dink siyasal bir cinayete kurban giden 62. kişiydi. Vicdanının maliyetini canıyla ödeyen 62. kişi. Yeni kuşaklar sislenen hafızalar için belki de Hrant Dink'i yeniden hatırlamak gerekiyor. O sadece Ermeni halkının bir sesi değildi. Tüm kesimlerin sesiydi. 76 kez kıyıma uğramış Ortadoğu'nun en kimsesiz halkı Ezidiler'in yanında yer almıştı. Hrant Dink hayatı boyunca kendine ve değerlerine sahip kalmıştır.

Her iki topluluğunun hafızaları ve hatıraları arasında bir köprü kurmasını istiyordu. Sivil hafızların yer alacağını ümit ediyordu. Eermeni Sorunu'nun emperyal güclerin pazarlık masasında kullanacağı gücün diyalog masalarında yok edileceğine inanıyordu.

Ölülerimizin sadece hatıralarında değil rüyalarına da sahip çımalıyız. O kapının açılması 2015 yılına çok yakışacaktır. Hrant Dink'in öldürülüşünün 8. yılı 1915 Ermeni Soykırımı'nın 100. yılıdır. Türkiye'nin 100 yıllık yanlızlığıdır. Tarihte, vicdanda ve dünyadaki yanlızlığıdır.

Bu ülke tarihiyle yüzleşmeli, geçmişiyle ilgili mirasla yüzleşmeli, ve o kahrolcu azaptan kurtulmalıdır. Bunu kendisi için istemelidir. Geçmişten beri devam eden cinayetleri izlemekten kurtulmanın yolu budur. Edirne'den Ardahan'a boğulmaz denilen vatan Susurluk'tan Roboski'den bölünüyor. Hrant İçin Adalet İçin 8 yıldır haykıranlar artık adaletin kendisini istiyoruz. Kapalı kapılar arkasındaki planlanan senaryoların oynandığı bir demokrasi istemiyoruz. Çocukların devlet kurşunlarıyla katledilmediği bir devlet istiyoruz. Her canlının yaşam hakkına saygılı çok dilli çok kültürlü bir devlet olarak yaşamak istiyoruz. Vesayetin her türlüsüne karşı çıkıyoruz. Ilımlı yobazlık ve kravat takmış yobazlık arasında tercih yapmak istemiyoruz.

1994'te İstanbul'da Özgür Gündem Gazetesi bombalandığında sokaklara çıkmanın gönül rahatlığıyla bugün Biz de Charlie Hebdo'yuz diyebiliyoruz.

Gazeteciliğin çok büyük bir haysiyet kaybına uğradığı bir dönemde biz Hrant'ın gazetecilik mirasına da sahip çıkmalıyız.

Agos Gazetesi'nin penceresinde yapılan konuşmada Berkin Elvan, Ahmet Kaya, Uludere'de öldürülen 35 kişi,Kobani'de ölen Boğaziçili Nejat Ağırnaslıbaşta olmak üzere çok sayıda isim anıldı.

Taksim'den yürüyüşe geçen kortej Şişli'deki Agos Gazetesi'nin önüne ulaştı.

Kendilerini Devrimci Trabzonsporlular diye tanımlayan grup da Hrant Dink anması yürüyüşündeydi.

HDP milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder ve Ertuğrul Kürkçü de yürüyüşteydi.

Ve Taksim'den Şişli'ye hrant Dink'i anma yürüyüşü başladı. Yürüyüş 'Yüzleşin! Hrant'la, soykırımla' pankartıyla yapılıyor..

BİR YANINDA DEMİRTAŞ BİR YANINDA BERKİN'İN ANNESİ

Kortejin en önündeki sırada Hrant Dink'in eşi Rakel Dink yer alırken onun hemen sağında ve solunda HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Gezi olayları sırasında öldürülen Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan yer alıyor.

Fotoğraf twitter/ @cigdemmater

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, katledilişinin 8. yılında ailesi ve sevenlerinin de katıldığı törenle dün mezarı başında anıldı. Bugün ise ailesi ve sevenleri onu anmak için Taksim'den Şişli'ye yürüyor. Yürüyüş saat 13.30'da başlayacak.

Fotoğraflar: Beyza Kural