Cumartesi Postası Hülya Koçyiğit: Atatürk ilkelerine bağlı bir Cumhuriyet kadınıyım

Hülya Koçyiğit: Atatürk ilkelerine bağlı bir Cumhuriyet kadınıyım

Paylaş
Hülya Koçyiğit: Atatürk ilkelerine bağlı bir Cumhuriyet kadınıyım

Yeşilçam’ın efsane isimlerinden biri o. ‘Dört Yapraklı Yonca’nın olmazsa olmazlarından; Hülya Koçyiğit. Usta isimle bu hafta geçmişe gittik, anıları tazeledik. Dünü, bugünü, her şeyi konuştuk. Haydi sizinle de bu söyleşi vesilesiyle güzel bir nostalji turuna çıkalım. Alev Gürsoy Cimin / alev.gursoy@posta.com.tr

İnsan bu kadar büyük bir star olunca normal hayata nasıl adapte oluyor?

Haberin Devamı

16 yaşında bir anda ünlü bir sanatçı olunca hayat ve meslek birbirine öylesine iç içe geçiyor ki… Ben hayatı zaten böyle zannediyorum; ünlü olduğumun farkında değilim. Ünlü olmak için yola çıkmış değilim. Ünlü olduğumu gördüğüm sevgiden fark ediyorum. Halkın içindeyim. Halktan gördüğüm sevgi ve saygı bana yaptığım işin ne kadar önemli olduğunu fark ettirdi. O sorumlulukla yaşamımı sürdürdüm.

50 yıldan uzun sanat yaşamınıza yüzlerce film, birçok ödül sığdırdınız. İçinizde ukde kalan bir rol var mı?

Ukde kalan değil de canlandırmayı hayal ettiğim bir karakter vardı. Onun için emek harcamıştım ama hayata geçirmek kısmet olmadı. O rol, rahmetli Menderes’in eşi Berrin Menderes’ti. Belki bir gün yeniden gündeme getirebilirim.

Haberin Devamı

HALKTAN GÖRDÜĞÜM SEVGİ, SAYGI BİTER DİYE İÇİM ÜRPERİYOR

Hayatınız boyunca şöhretten bunaldığınız anlar oldu mu?

Tam tersi. Halktan gördüğüm ilgi, sevgi, saygı biter diye içim ürperiyor. Çünkü bu da belki alışkanlık.

İç dünyanızda nasıl birisiniz?

Mevlana’nın sözü geldi aklıma, ‘Ya göründüğü gibi ol ya da olduğun gibi görün.’ Benim içim de dışım da açıkça ortada. Neysem oyum. Ne hissediyorsam, ne düşünüyorsam bunu açıklayan, paylaşan bir insanım.

BİRBİRİMİZE SEVGİYLE BAĞLI BİR AİLEYİZ

Gelenek ve göreneklerinize bağlı bir aile misiniz?

Bir araya gelmek, hayatı acısıyla tatlısıyla paylaşabilmek ve bir bütün olduğumuzu hissetmek bizim ailemizin de bir geleneği. Birbirimize sevgiyle bağlı bir aileyiz.

Bu arada çok tebrik ediyorum sizi, torununuz Aslışah bebek sahibi oldu.

Büyük bir heyecan, büyük bir mutluluk ve haz. Teşekkür ederim. Allah bütün evlatları bağışlasın. Gönüllerince büyütebilsin herkes evlatlarını.

YONCANIN DİĞER YAPRAKLARINI KISKANMAM ANCAK HAYRANLIK BESLEYEBİLİRİM

Yonca üyelerinden herhangi birinin, herhangi bir filmini hiç kıskandınız mı?

Kıskanç biri değilim. Elbette ki özenmek, gıpta etmek, daha iyisini yapabilmek isterim. Şu anda aklıma gelen bir şey yok. Yoncanın diğer yapraklarını kıskanmam ancak hayranlık besleyebilirim. Bizler, Türk halkına sinemayı sevdirmiş, sinemaya çok uzun yıllar hizmet etmiş, her biri birbirinden değerli sanatçılarız.

Haberin Devamı

GÜZELLİK İNSANIN İÇİNDEN GELİP YÜZÜNE YANSIR

Sizinle ilgili hemen hemen bütün Türkiye'nin ortak kanaati, "Maşallah, torunlarının çocuklarını gördü ama hâlâ genç kız gibi..." Bu genetik bir şey mi? Yoksa bakım ve beslenmeyle ilgili mi?

“İşleyen demir parıldar” diye bir söz vardır ya... Tabii ki beslenmeme dikkat ediyorum. Elbette ki rutin bakımlarımı yapıyorum. Güzellik insanın içinden gelip yüzüne yansır. Olumlu ve sevgiyle bakmak belki de sizi daha zinde ve genç gösteriyor olabilir. Ayrıca bir aydır torunum Neslişah’ın çıkardığı Inside Out adlı güzellik ürünlerini kullanıyorum.

SOSYAL MEDYADA BENİ LİNÇ EDENLERE ARTIK ÜZÜLMÜYORUM, SADECE ONLARA ACIYORUM

Oyunculukta duayen isimlerden birisiniz ancak zaman zaman sosyal medyada sizi çok ağır eleştirdiler. Böyle durumlardan ne kadar etkileniyorsunuz?

Başlarda elbette ki üzülüyordum ama sonra anladım ki, sadece bana değil herkese karşı bu tahammülsüzlük ve saygısızlık var. Artık üzülmüyorum sadece bunu yapanlara acıyorum. Ne yazık ki sosyal medya bir çok imkan sağlamakla beraber bazı insanların da deşarj olmasına neden oldu. Birçok insan normal hayatta davranmadığı kadar kötücül davranışlarını sosyal medyada dile getirir oldu.

Haberin Devamı

Sosyal medyayla aranız nasıl?

Sosyal medya deyince aklıma, arama motorlarında ulaşabildiğimiz birçok güzel şey geliyor. Bilgiye ulaşmak, göremediğimiz yerleri gezmek, dünyada olup biten enteresan olayları izlemek, gözlemek gibi… Mesela bu pandemi döneminde birçok kütüphaneyi ve müzeyi online gezmek gibi bir şansım oldu. O nedenle sosyal medyanın mümkün olduğu kadar bu yönlerinden yararlanmaya çalışıyorum.

ZOR DÖNEMLER GEÇİRSEK DE GENELLİKLE HUZUR VE SEVGİ DOLUYDU EVLİLİĞİMİZ

Sanatçılarda çok da rastlanmayan örnek bir aile hayatınız var. Eşiniz eski futbolcu Selim Soydan’la 53 yıldır evlisiniz. Bir sporcu ile evli olmak nasıldı?

Zaman zaman zor dönemler geçirdik ama genellikle huzur ve sevgi doluydu bu evlilik. Her geçen gün sevgiyi yenilemek, tazelemek, karşılıklı saygıyı çoğaltmakla geçti. Her ikimizin de çok ünlü olması, “Bu evlilik yürür mü?”, “İkisi de egolu bir meslek sahibi. Birbirlerinin üstlerine çıkmak gibi durumları olabilir mi?” endişeleri yaratmış olabilir. Biz sevgimizle yendik her türlü olumsuzluğu.

Haberin Devamı

DAMADIMIZ ENGİN ALTAN DÜZYATAN’IN OYUNCULUĞUNU HAYRANLIKLA İZLİYORUM

Torununuz Neslişah’ın eşi Engin Altan Düzyatan'ın oyunculuğunu nasıl buluyorsunuz?

Onun oyunculuğu için benim herhangi bir şey söylememe gerek yok. Bütün Türkiye hatta dünya seyircisi tarafından hayranlıkla izleniyor. İzlerken hayranlık duyuyorum. Gerçekten çok güçlü bir aktör.

KARİYERİMDE BİR SÜRE SONRA CANLANDIRDIĞIM BÜTÜN KARAKTERLERİ BEN SEÇTİM

“Motor!” ile “Stop!” sözcükleri arasında ne hayatlar yaşadınız kamera karşısında… Deli gibi aşık oldunuz, sevgiliniz terk etti, şarkıcı oldunuz, ırgat oldunuz, kör oldunuz… Bugüne dek kendinize en yakın bulduğunuz rol hangisiydi?

Bu sorunun tek cevabı yok, ayırt edemiyorum. Çok genç ve acemiyken Kurtuluş Savaşı’nda milli kahraman olan bir öğretmeni canlandırmıştım. Onun çok etkisinde kaldım. Çünkü çocukken hep öğretmen olacakmışım gibi gelirdi bana. Bir süre sonra canlandırdığım karakterleri ben seçtim. ‘Gelin’ filminde kadın uyanışını temsil eden bir karakter canlandırmıştım. O rol beni çok mutlu etmişti. Canlandırdığım karakterlerin hepsinin içinde ben varım.

Bugün imkanlar daha geniş, teknoloji ileride ama insanlar Yeşilçam’ın tadını unutamıyor. Sizce bunun sebebi nedir?

Haklısın. Bunun sebebi; saflık, temizlik, dürüstlük, nezaket, zarafet, insan sevgisi, paylaşmak ve bir şeyleri birlikte başarabilmek. Bu duygulara hitap ettiği için unutulmuyor Yeşilçam filmleri.

HAYATINI ‘BAŞKALARI NE DER?’ DİYE YAŞAMA!

50 yıl önceki Hülya Koçyiğit karşınıza otursa ona ne söylersiniz?

İnsan sevgini, doğaya saygını paylaş. Yanlış anlaşılabilirsin. Korkma! “Hayır” demeyi öğren. İnandığın, güvendiğin insanları dinle. Öğrenmeye her zaman açık ol. İkna olmak için sorgula. Hayatını ‘Başkaları ne der?’ diye yaşama. Çok oku. Çok film izle. Sanatın bütün dallarına ilgini arttır. Kararlarının her zaman arkasında dur. Kendine güven. Elbette yürüdüğün yolda karşına zorluklar çıkacaktır. Yılma! Daha çok çalış. Doğru seçimler yapabilmek, pişman olmamak için aceleci olma. Bilgiye ve kaliteye önem ver.

Uzun zamandır dizi ya da sinemada rol almıyorsunuz. Neden?

İstediğim anda yapabileceğime inanıyorum. Biliyorum. Çünkü kendi yapım şirketim var, belki o yüzden tembellik yapıyorum. Kendim üretebilirim. Ancak daha farklı öncelikler oldu hayatımda.

Cumhuriyet'in 100. yılında seyirciyle buluşması beklenen Mustafa Kemal Atatürk projesinde Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ı canlandıracağınız söylentileri var. Doğru mu?

Onur duyarım. Henüz böyle bir teklif gelmedi ama benim için büyük bir şeref olur.

Atatürk sevginizi nasıl tanımlarsınız?

Ulu Önder Atatürk, Kurtuluş Savaşı’mızın büyük kahramanı. İnsan haklarına saygılı, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan cumhuriyetimizin kurucusu. Ben de Atatürk ilkelerine bağlı bir cumhuriyet kadınıyım. Atatürk ve silah arkadaşlarına, hür vatanımız için minnet doluyum.

Türkiye'de sizi en çok dertlendiren şeyler neler?

COVID-19 nedeniyle her gün kaybettiğimiz canlarımız, iklim değişikliği nedeniyle yaşadığımız doğal afetler, kuraklık, orman yangınları, sel felaketleri, depremler, iç harp nedeniyle ülkelerini terk eden beş milyon göçmen… Elbette ekonomi de yaşadığımız sıkıntılar hayli üzücü. Ekonomisi dünyayla bütünleşmiş bir ülke olarak fiyat artışlarından ne yazık ki etkileniyoruz. Bireysel silahlanma ve kadın cinayetleri de beni çok üzüyor.

Fotoğraflar: Ozan Güzelce