Kargoda zam isyanına cevap: Fahiş zam iddiası doğru değil, yeterliliğimizi konuşalım

Pandeminin yaşandığı son bir yılda kargo sektöründe yüzde 100 zam yapıldığına dair iddiaların gündeme gelmesi üzerine, Bir Günde Kargo kurucu ortaklarından Yaşar Kımıl, iddiaların asılsız olduğunu dile getirdi. 60’ın üzerinde e-ticaret firmasıyla çalıştıklarını belirten Yaşar Kımıl; "Markaların ve e-ticaret platformlarının gelen taleplere yetişemediği bu dönemde, hizmetlerimizi kesintiye uğratmadan sürdürmek için tüm gücümüzle çalışıyoruz. Salgın nedeniyle yüksek risk altında bulunan bir meslek grubuyuz. Ancak tüm olumsuzluklara rağmen siparişleri hızla ve emniyetle sahiplerine ulaştırmak için her şeyimizi ortaya koyuyoruz. Yeni nesil kargo şirketi olarak, teknolojiye yaptığımız yatırım ve kurduğumuz sistem sayesinde günlük 25 bin adet kargo taşıyoruz. Amacımız, hizmet verdiğimiz müşterilerimize sunduğumuz avantajlı ve rekabetçi fiyatlarımızla, gönderi maliyetlerini minimuma düşürmek. Artan taleplere yetişebilmek adına kargo firmalarının altyapı yatırımlarını hızlandırmak zorunda kalması ve artan maliyetlerini kargo ücretlerine yansıtmaları Bir Günde Kargo için söz konusu değildir. Son derece dinamik ve hızlı aksiyon alabilen genç bir firma olarak başından beri hazırlıklı olduğumuz bu zorlu süreçte hiçbir olumsuz durum yaşamadan, iddia edilenin aksine müşterilerimize herhangi bir fiyat değişikliği uygulamadan çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Önümüzdeki günlerde de hizmet verdiğimiz e-ticaret firmalarına yönelik teslimat ücretlerinde bir zam planlaması gündemimizde değildir" dedi.

İddiaların tüm kargo firmaları ve sektöre mal edilmemesi gerektiğini belirten Yaşar Kımıl, sözlerine şöyle devam etti:

Kargo fiyatlarının belirlenmesinde birçok değişken var. Söz konusu iddia sahibi otomotiv sektörünü temsil ediyor. Bu sektörde ürünün kendisine gelen zam çok daha fazla. Dolayısıyla ürüne gelen zam ve kargosuna ait fiyat birbiriyle karıştırılmamalıdır. Bununla birlikte bir sektöre karşı talep artması zammı değil tam aksine fiyat rekabetini doğurur. Bu asılsız iddiaları gündeme taşımak yerine hızla ekonominin lokomotifi konumuna geçen bu sektörün nasıl daha kaliteli hizmet vermesi gerektiği ve yeterliliği üzerine konuşulmalıdır.