Astıma, fazla kiloya ve depresyona karşı faydalı
Mikrobiyota ile ilişkili hastalıklardan bahseden Göral, şunları söyledi;
“Son yıllarda yapılan araştırmalarda karaciğer yağlanması, huzursuz/hassas veya mutsuz bağırsak sendromu, alerji ve astım, kanser, çölyak, şeker hastalığı, egzama, akne, ürtiker gibi deri rahatsızlıkları, otizm, bronşit, sinir sistemiyle ilgili sorunlar, Alzheimer, multipl skleroz, Parkinson, migren, depresyon ve anksiyete ve bazı otoimmün hastalıklarının mikrobiyota ile ilişkisi ortaya çıktı. Bu nedenle probiyotiklerin soframızda bulunmasında yarar var. Bunun yanı sıra keifirin içindeki polisakkaritler ve peptitler gibi bileşiklerin bazılarının, tümör hücrelerinde hızlı artışı yavaşlattığı ve azalttığı öne sürülüyor.”
Kefirin bakterilere, mantarlara (antifungal), alerjiye ve iltihaba karşı (anti-enflamatuar) olumlu etkileri bulunduğunu ifade eden Göral, “Kefir, bol protein, B vitaminleri, potasyum ve kalsiyum içeren besin açısından da yoğun bir gıda. Süt intoleransı yani süt içiminin rahatsız ettiği kişiler de, kefiri rahatlıkla kullanabilir. Nadiren kabızlık ve karında gaz gibi yan etkileri görülür. Birçok çalışma, kefirin tüketilmesinin, kalın bağırsak kanseri, meme kanseri ve akciğer kanseri gibi farklı kanserler üzerinde olumlu etkili olduğunu gösteriyor” açıklamalarını yaptı.
Antibiyotik ve ilaç kullananlar düzenli içmeli
Bozulan bağırsak florasını düzeltmek için kefir içilmesinin altını çizen Göral, şu bilgileri verdi;
“Sağlıklı bir insanın bağırsaklarında trilyonlarca sayıda, canlı mikroorganizma bulunur. Önemli bir kısmı yararlı olan bu organizmalar; besinlerin emilimine, yağların yakılmasına, vitamin, mineral ve proteinlerin sentezlenmesine yardımcı olur. Modern yaşam koşullarında, gıdalarda kullanılan bazı katkı maddeleri, değişen beslenme alışkanlığı, geçirdiğimiz hastalıklar, kullandığımız antibiyotikler ve diğer birçok ilacın kullanımı; bağırsaklarımızda, vücudumuza dost olan bakterileri azaltıp, zararlı olanların çoğalmasına yol açar. Bu nedenle, bozulmuş bağırsak florasını düzeltmek için kefir ve yoğurt gibi probiyotikler tüketmelisiniz.”
Kefir’in tıbbi amaçla kullanılması uygun olmadığını belirten Göral, sözlerini şöyle tamamladı;
“A vitamini, B12, folik asit, biotin ve folat, diğer bazı vitaminleri ve doymamış yağ asitlerini de içeren kefir, destek amacıyla alınabilir. Gıda takviyesi olarak mutlaka canlılığını muhafaza eden, taze, kaliteli, bilimsel çalışması yapılmış ve içeriği bilinen ürünler kullanılmalıdır.”