Siyaset Kılıçdaroğlu'ndan TIR açıklaması
Paylaş
Kılıçdaroğlu'ndan TIR açıklaması

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından Hatay'daki TIR kriziyle ilgili açıklama yaptı ve 'O TIR patlasaydı, yaşanacak olan can kayıplarını da devletinizin 'sırrının' arkasına mı saklayacaktınız?' dedi

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu Twitter hesabından şu mesajları paylaştı:

Haberin Devamı

“Yardım malzemesi taşıdığını iddia ettiğiniz TIR'a "Devlet sırrı" dediniz, aratmadınız. Peki, Bilal Erdoğan da mı devlet sırrıydı? O TIR patlasaydı, yaşanacak olan can kayıplarını da devletinizin 'sırrının' arkasına mı saklayacaktınız; Tıpkı Reyhanlı'da yaptığınız gibi. Bir ilin mülki amiri, ne zamandır yargıya emir
vermeye başladı? Kirlerinizi daha ne kadar "devlet sırrı" kisvesi altında saklayabilirsiniz. İnsani yardım gizli kapaklı, MİT eşliğinde yapılmaz. O TIR’ın içinde insani yardım olduğuna, bu ülkedeki hiçbir yurttaşı inandıramazsınız! Ayakkabı kutusundakilerden sonra TIR içinde ne olduğunu tahmin etmek zor değil. Hükümetin karanlık yüzü bu kez Hatay’da kendini gösterdi.”

KILIÇDAROĞLU: BİLAL ERDOĞAN NİYE GİTMİYOR?

Haberin Devamı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdoroğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) ordu mensuplarının yargılandığı davalarla ilgili yaptığı suç duyurusunu değerlendirirken, "Dönemin Genelkurmay Başkanı'na, 'git ifade ver' dediler, tutuklandı. Şimdi yatıyor cezaevinde. Bilal Erdoğan niye gitmiyor? Hukukta çifte standart olur mu?" dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, Bartın'a giderken Zonguldak'ın Devrek ilçesindeki akaryakıt istasyonunda CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Zonguldak Belediye Başkanı CHP'li Muharrem Akdemir, Ereğli Belediye Başkanı CHP'li Halil Posbıyık ve partililer tarafından karşılandı. CHP Devrek Belediye Başkan Adayı Songül Malkoç, Kılıçdaroğlu'na dünyaca ünlü Devrek bastonu hediye etti. Kılıçdaroğlu bastonu alırken, "Bana sopa veriyorsunuz ama Başbakan korkmasın, 'yeni bir çete oluştu' demesin" dedi.

TSK'NIN SUÇ DUYURUSU


Burada çay içerken gazetecilerin sorularını cevaplandıran Kılıçdaroğlu, TSK'nın Ergenekon, Balyoz gibi davalarda yargılanan ordu mensupları hakkında delil üretildiği iddiasıyla yaptığı suç duyurusunu değerlendirdi. Bu davalarda delillerin usulsüz olduğunu, savunma hakkının kısıtlandığını defalarca dile getirdiklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, başta Başbakan Erdoğan tüm hükümet yetkililerinin kendilerini 'Ergenekoncu' olarak suçladıklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
"Bugün gelinen noktada bizim haklı olduğumuz ortaya cçıktı. Açık çek verdiğimi ifade ettim. Getirsinler bu özel yetkili mahkemeleri Türk hukuk tarihinden tümüyle silelim, kaldıralım. Yargılamaları yeniden başlatalım. Biz bu konuda açık çek veriyoruz. Çünkü adalet hekes için zorunlu bir unsurdur. Adaletin olmadığı bir dünya dünya değildir. Adaleti sağlamamız lazım. Adalet milletin ortak vijdanıdır. Suç duyurusunda bulunulsun veya bulunulmasın çok önemli değil."

"Bu davanın avukatlığını üstlenen Recep Tayyip Erdoğan değil miydi. Şimdi 'bize kumpas kurdular, milli orduya kumpas kurdular' diyor" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Sen bu ülkeyi yönetmiyormuydun arkadaş. 11 yıldır bu ülkeyi başka bir Recep Tayyip Erdoğan mı yönetiyodu. 'Babam olsa bile gidecek mahkemede ifade verecek' diyordu. Dönemin Genelkurmay Başkanı'na, 'git ifade ver' dediler, tutuklandı. Şimdi yatıyor cezaevinde. Bilal Erdoğan niye gitmiyor? Hukukta çifte standart olur mu? Birisini farklı birisini farklı anne doğurdu. Anneler farklı ama insan bunlar. Adalet herkes için geçerli değil mi. Benim oğlumun başına gelince adaet dursun. Onun oğlunun başına gelince başına çöreklenelim. Böyle bir anlayış olmaz."

'DEVLETİN ÇİVİSİ ÇIKMIŞ'

Hatay'da içinde mühimmat olduğu gerekçesiyle durdurulan TIR'la ilgili tartışmalara da değinen Kılıçdaroğlu, hükümetin Sureyi'nin iç işlerine karıştığını, Sureyi'de El-Kaide ve El-Nusra militanlarına silah gönderdiğini, bunun yargı kararlarıyla ortaya çıktığını söyledi. Adana'da sarin gazı bile yakalandığını ifade eden Kılıçdaroğlu, bunun da yargıya intikal ettiğini belirtti. Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Yakalanan TIR, Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası alanda meşruiyetini tartışma haline getirir. Bir devlet yasa dışı yollardan bir başka ülkeninin iç işine müdahale edip taraflardan birisine silah göndermez. Bu doğru dğil. MİT'in operasyonel görevi yoktur. Yasasında böyle bir yetki de yoktur. Hangi gerekçeyle aranmıyor? Devletin savcısı çalışamaz hale geliyor, devletin hakimi çalışamaz hale geliyo. Devletin çivisi çıkmış. Savcı gidiyor, 'ihbar var, bu TIR'da silah var' diye. Vali jandarmaya, polise emir veriyor, 'geri çekilin' diyor. Savcı nasıl arama yapacak? Böyle bir devlet, böyle bir anlayış olabilir mi?"

BAKAN, TIR'DA SİLAH OLDUĞUNU KABUL ETTİ

İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın, konuyla ilgili "Herkes işini bilecek" ifadesinin ise aslında itiraf olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "İçişleri Bakanı bir itirafta bulundu. Dolaylı olarak TIR'da silah olduğunu kabul etti. Bu ileride Türkiye'nin başına çok sorunlar açacak. Çünkü diyecekler ki; 'Sizin Bakanınız zaten itiraf etti.' 'Herkes işine baksın.' Savcının işi nedir? Savcının işi yasa dışı silah varsa bir yerde onları bulmak değil midir. Polisin görevi savcıya destek olmak değil midir. Ne zamandan beri yürütme organı yargıya müdahale etmeye başladı ve bu da meşru görülmeye başlandı. Böyle bir kural mı var hukuk devletinde" diye konuştu.

Haberin Devamı

DHA

Haberin Devamı