Edirne Kırkpınar’ın yarım asırlık 'zurnacı'sı

Kırkpınar’ın yarım asırlık 'zurnacı'sı

Paylaş
Kırkpınar’ın yarım asırlık 'zurnacı'sı

Kırkpınar’ın yarım asırlık 'zurnacı'sı

Olgay GÜLER/EDİRNE, (DHA)- EDİRNE'de düzenlenen Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde 40 kişiden oluşan davul- zurna ekibinin en deneyimli isimlerinden olan Alaaddin Zurnacı (62), yaklaşık yarım asırdır er meydanında ter döküyor. İkisi de Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuvarı öğrencisi olan torunlarıyla davul zurna ekibinde müzik yapan Zurnacı, Kırkpınar'ın vazgeçilmez bir tutku olduğunu belirtti.
658'inci Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri Sarayiçi Er Meydanı'nda kıran kırana güreşlere sahne olurken, büyük efsanenin vazgeçilmezi davul ve zurna ekibi ise etkinliğe renk katıyor. Ekibin en deneyimli isimlerinden Alaaddin Zurnacı ise tam 48 yıldır dualı çayırda müzik yapıyor. Hem zurna, hem de davul çaldığını söyleyen Zurnacı, müzik tutkusunu aşıladığı iki torununu da ekibe kattığını belirterek, bu işin bir tutku olduğunu söyledi.
Zurnacı, 11 yaşındayken kendisi gibi müzisyen olan dedeleriyle ilk olarak Kırkpınar'a geldiğini belirterek, "Ben dedemlerin, babamların zamanında çok ufaktım buraya geldim. İlk o zaman Kırkpınar'la tanıştım. Şu an 62 yaşındayım, 48 yıldır buraya geliyorum. İlk Kırkpınar'a geldiğim zaman çocuktum, babamla dedem burada davul çalıyordu, biz de onların yanında davul alıp çalmaya çalışıyorduk" dedi.
Oğlu ve torunlarının da Kırkpınar çayırında kendisiyle birlikte davul ve zurna ekibinde çaldığını belirten Zurnacı, "Mesleği ustalarımızın yanında acemiliğimiz geçti, 11 yaşında başladım bu sanata. Kırkpınar bizim Edirne'mizin efsanesidir. Dünya çapında Kırkpınar bir tanedir. Eski Kırkpınar'da, buradaki oturma yerlerinin yerinde ağaçlar, çalılar vardı, bu tür olanaklar yoktu. Allah milletimize ve devletimize zeval vermesin. Oğlum ve torunlarım da burada çalıyor. Torunum Trakya Üniversitesi Konservatuarı okuyor. Torunum davul ve klarnet çalıyor" diye konuştu.
Alaaddin Zurna’nın torunu Alper Zurnacı(17), çocukluğundan beri Kırkpınar çayırına geldiğini ifade ederek, "Ben Trakya Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda okuyorum. Çocukluğumdan beri Kırkpınar çayırına geliyorum. Bizde müzisyenlik aile geleneği. Dedem sağ olsun, bize bu müzik aşkını aşıladı. Biz de bu geleneği devam ettiriyoruz. Kırkpınar devam ettikçe, biz de bu geleneği torunlarımıza miras bırakmak istiyoruz" dedi.
Zurnacı’nın diğer torunu Şahin Zurnacı (18) da müziğin kendileri için bir tutku olduğunu kaydederek, "Kırkpınar bizim için bir aşk, bir tutku. Bütün ailemiz müzisyen. Ben de devlet konservatuarında okuyorum. Bir yandan da her Kırkpınar buraya geliyorum. Bu müzik tutkusu sanırım ailemizde kalıtsal. Başka bir meslek yapabileceğimi düşünemiyorum. Bu tutkuyu bize aşıladığı için dedeme ve tüm aileme teşekkür ediyorum" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI

Haberin Devamı