Kreş hastalıkları bağışıklığın gelişmesini sağlıyor

Kreşe veya ilkokula yeni başlayan çocukların adaptasyon sürecinde yoğun bir hastalık süreci yaşandığını belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Alper Akay, “Çocuğu kreşe daha geç yollamak çocuğun daha az hastalanmasını sağlamaz” dedi. Okula veya kreşe yeni başlayan çocukların ilk temas döneminde bağışıklık sisteminin gelişmesi bakımından normalden daha fazla bir hastalık sürecine gireceğini ifade eden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Alper Akay, “Aslında bu kaçınılması gereken değil, olması gereken bir süreç. Çocuğun mikroplarla tanıştığı ve bağışıklık sisteminin böylece geliştiği bir dönem. Bu yıl çocukların normalin üstünde hastalanmasının bir başka nedeni de 2 yıllık kapanma ve izolasyon sürecinin ardından mikroplarla yeni tanışılmasıdır. Yani bu aslında beklenen bir durum, bu yıl biraz daha fazla olmasının nedeni de bu izolasyon sürecidir” dedi. Çocuklara maske takılması konusunda ailelere uyarılarda bulunan Dr. Alper Akay, “Kapalı ortamlarda ve toplu bulunan alanlarda mutlaka çocukların da maske takmasını öneriyorum. ‘6 yaşından küçükler takmasın’ yönünde farklı görüşler olsa da maskenin damlacık yolu ile bulaşan hastalıkları koruduğu konusunda kesin bilgilerimiz var. Bu nedenle en iyi koruma yolu maskedir. Bunu çocuğa güzelce anlattığınızda iyi bir iletişim kurulduğunda çocukların da maske takması sağlanacaktır. Bu süre sonrasında çocuğun genel durumu daha iyi ise, ateşi yoksa, öksürüğü azaldıysa ve iştahı yerindeyse kreşe devam edebilir” ifadelerini kullandı. Bağışıklığı iyi olan bir çocukta 1 yıl boyunca 4-5 kez hastalık yaşanmasının olağan olduğunu söyleyen Dr. Akay, “5 yaş altı çocuklarda kreşe yeni başlayan çocuklarda sık tekrarlayan enfeksiyonlarda mutlaka bir çocuk doktoru muayenesi gereklidir. Ateş durumunda ailelerin bilinçli olması çok önemlidir. İlk yapılması gereken şey, çocuğa ılık bir duş aldırmak veya ıslatılan bir bezle çocuğun koltuk altına ve alnına uygulama yapmaktır. Bununla birlikte ateş düşürücü parasetamol grubu ilaçlar verilmelidir. Buna rağmen ateş düşmüyor veya 1-2 saatte yeniden yükseliyorsa, bu profen türünden ilaçlara geçiş yapılmalıdır” şeklinde konuştu. Öksürüğe karşı uygulanan doğal yöntemlerden bahseden Akay, “Serum fizyolojik uygulaması ile burnun açıklığını sağlamak da yine öksürüğü azaltan iyi bir yöntemdir. Bunun dışında nebulizatör denen cihazlarla verilen solunum yolu rahatlatıcı ilaçlarımız da yine öksürüğü azaltmada başvurduğumuz yöntemlerdendir” diye konuştu. Bağışıklık sisteminin güçlenmesinde etkili olan ilaçlara da değinen Akay, şunları söyledi: “Ancak çocuğun değerlerinde düşüş varsa demir, B12 gibi ilaçlarla bunu düzene sokabiliyoruz. Çinko gerçekten bağışıklık güçlendirmede çok etkili bir ilaç, hastalardan güzel geri dönüşler aldığımız bir ürün.”