Nebahat Çehre: Tipim 'Salon kadını' ama tabuları yıkarak bir köy kadınını oynamak isterim

Bir yerde adınız geçince, kadın erkek, herkesten şu cümle yükseliyor: Aşık olduğum kadınlardan biri. Bu kadar beğenilmek nasıl bir his?

Çok tatlısın, sevilmek çok özel ve güzel bir duygu. Bunun adı tam anlamıyla aşk olmasa da sevenlerimin ilgisi, saygısı, sevgisi benim için çok önemli. Onların sevgisi hayat enerjimi her daim yeniliyor…

Bunun böyle olması için özel bir çaba sarf ettiniz mi?

Özel bir çabam hiçbir zaman olmadı. Meşhur olmak, çok sevilmek gibi kaygılarım asla olmadı. Yaptığım en güzel şey; mesleğimi disiplinli ve özenli yapmaya çalışmak oldu.

‘ÖRNEK KADIN’ OLMAYA ÖZEN GÖSTERİYORUM AMA ‘İKON’ DEĞİL, NEBAHAT ÇEHRE’YİM

Bu durum üzerinizde baskı yaratıyor mu peki? “Hayranlarım ne düşünür? Onlara ters gelir mi?” diye yapmak istediğiniz bir şeyden, ya da oynamak istediğiniz bir rolden imtina ettiğiniz olmuş mudur?

Ben, seçtiğim bütün karakterlerde “Sevenlerim ne der?” diye düşünürüm. O karakterde beni görmek isterler mi? Veya oynayacağım karakterle ben nasıl bir fark yaratırım? Bunlar önemli tabii. Ayrıca Nebahat Çehre olarak seçtiğim bütün karakterlerde bir misyonum olmuştur. Öğretici bir birey ve ‘örnek kadın’ olmaya özen gösteriyorum.

Size çok küçük yaşlardan itibaren güzel olduğunuz hep hissettirilir miydi? Yoksa ‘ikon’ gibi algılanmanız zamanla gelişen bir durum mu oldu?

Güzellik göreceli bir kavram. “Ben çok güzelim” gibi bir algım asla olmadı. Yaşını güzel yaşamaya çalışan kendine ve yaşantısına dikkat eden kadınlardanım. Bulunduğumuz sektörde birçok güzel kadın var. İkon kelimesi yavaş yavaş günümüze taşınan bir kelime aslında. Ama insanların beni ‘ikon’ diye tanımlaması hoşuma gidiyor doğrusu.

Siz, kendinizi böyle görüyor musunuz?

İkon olarak tanımlanmak hoş ama “Ben ikonum” demek benim tarzıma ve kişiliğime uygun değil. Sevenlerimizin bize verdiği misyonlar bunlar. Kendimi “Ben starım, ikonum” gibi tanımlamıyorum. Ben, Nebahat Çehre’yim.

KADINLARI ‘ZAYIF’ YA DA ‘ŞİŞMAN KADIN’ DİYE KATEGORİZE ETMEK ÇOK SAÇMA

Genel olarak kadınlar üzerinde hep genç ve güzel görünme baskısı olduğu bir gerçek. Bu konuda nasıl düşünüyorsunuz?

Maalesef öyle bir baskı her kuşakta mevcut. Sıfır beden veya zayıf kadın algısı dünya genelinde kadınlara çok fazla empoze ediliyor. Kadınlar, bu konuda dikkat etmek istiyorlarsa, sadece kendi sağlıkları için bunu yapmalılar. Sıfır beden, zayıf veya şişman kadın gibi söylemler her zaman saçma. Kadınları kategorize etmek doğru değil. Sadece sağlığımız için dikkat etmeli, kendimizi ve vücudumuz tanıyıp, ona göre hayatımıza yön vermeliyiz.

Sizi kolay kolay her işin içinde göremiyoruz. Geçtiğimiz günlerde Tutku Yatak’ın reklam filminde oynadınız. Biraz bahseder misiniz? Neydi sizi fikre ikna eden?

Çok fazla reklam teklifi alıyorum ama kendimi içinde görmediğim veya iyi araştırmadığım hiçbir şeyi sevenlerime tavsiye etmiyorum. Bir marka ile aynı yolda yürüyeceksem markaya güven duymalıyım. Tutku Yatak markası da benim aynı yolda uzun yıllar boyu beraber yürüyebileceğim, kaliteli, donanımlı ve güven duygusunun karşılığını veren bir marka.

Kendinize nasıl bakıyorsunuz? Nebahat Çehre gibi olmanın bir sırrı var mı?

Sır değil, herkesin bildiği şeyler ama bunları istikrarlı bir şekilde yaptığınızda sonuç alıyorsunuz. Kendime iyi bakmaya çalışıyorum. Düzenli yürüyüş yapıyorum, beslenmeme ve uykuma çok dikkat ediyorum.

HEP YAŞIMIN ÜST MODELİ OLMAYA GAYRET ETTİM, DEĞİŞİME DEĞİŞİMLE KARŞILIK VERDİM

Genellikle Yeşilçam isimleri ve yaşı birazcık ilerleyen pek çok isim, kendilerine yeterince ilgi gösterilmemesinden yakınıyor. Ama siz hep tercih ediliyorsunuz…

Ben devamlı çalışan ve üreten taraf oldum. Değişime değişimle karşılık verdim. “Ben böyleyim, beni böyle kabul edin” yerine değişen jenerasyona ayak uydurmaya çalıştım. Yaşımın üst modeli olmaya gayret ettim. Kenarda kalmak veya geride durmak yerine çalışmaya devam ettim. Oyunculuğun yaşı yok. Sektörel olarak öyle bir algı var ama algıyı bizler yıkacağız. İyi işlerde olmam şans evet; ama doğru işi bulana kadar uzun yıllar iş kabul etmedim. İşleri tercih ederken ölçütlerim para olmadı. Doğru iş kendi markanıza yatırımdır.

Ama sizi genel olarak dominant, şık, ‘salon kadını’ rollerinde izledik. Öyle mi denk geldi?

Biraz öyle denk geldi. Senaryo okurken öncelikle karakterin ve senaryonun ne istediğine bakıyorum. Oynayacağım kadın beni temsil ediyorsa o ruha girmeye çalışıyorum. Salon kadını karakterlerini seçmedim, sadece tesadüfi oldu sanırım. Oynadığım bütün karakterleri severek oynadım, hiçbir karakterden mutsuz olmadım. O karakterler şimdiki kariyerimin mimarı oldu. O yüzden ötekileştirmiyorum. Ama bundan sonra farklı karakterlere hayat vermek isterim.

Bu durumda fiziksel görünümünüzün etkisi ne kadardır sizce?

Fiziksel özelliklerimden dolayı ‘salon kadını’ karakterleri bana daha uygun ama ben oyuncuyum. Mesela döneminde çok meşhur olmuş ama yaşı geçince kenara itilmiş bir rock starı oynayabilirim. Veya bir hakimi, iş kadınını, köy kadınını… “Benim tipim böyle”, veya “Senin tipine bu rol gider” anlayışındansa oyunculuğun önündeki tabuları yıkmak gerekiyor diye düşünüyorum.

“YERİNE GÖRE GERÇEK HAYATTTA DA DOMİNANT OLURUM AMA KALP KIRMAK YERİNE MESAFE KOYUYORUM”

Gerçek hayatta, canlandırdığınız kadınlara benziyor musunuz? Mesela gerçekte dominant olup olmadığınızı merak ediyorum.

Oynadığım karakterler sadece hayali suretler, tabii ki hayatıma nüfus etmiyorlar. Onlar sadece sette ve dizilerde yansıttığım kadınlar. Gerçek hayatta, yerine göre tabii ki dominant oluyorum ama dominant olmak kalp kırmak veya can yakmaksa benim tarzım böyle değil. Ben mesafe koyanlardanım. Kalp kırmak yerine mesafeli olmayı tercih ediyorum.

ÇOK GÜZEL AŞKLAR YAŞADIM AMA UZUN ZAMANDIR HAYATIMDA AŞK YOK

Aşk, hayatınızın neresinde? Size ne ifade ediyor?

Aşkta her şey var. Aşk, dolu bir kavanoz gibi… İçinde çiçekler, böcekler, yeri geldiğinde dikenli güller var. Ama uzun zamandır hayatımda aşk yok. Çok güzel aşklar yaşadım. Şimdilerde aşka bakışımı değiştirdim. Aileme ve dostlarıma duyduğum aşkla sevgimi sürdürüyorum.

PARA AMAÇ DEĞİL ARAÇ BENİM İÇİN HER ZAMAN AYAĞIMI YORGANIMA GÖRE UZATIRIM

Pandemiden nasıl etkilendiniz? Maddi olarak sıkıntı yaşadığınız mı?

Pandemiden herkes gibi ben de etkilendim ama ben mütevazı yaşamaya çalışan biriyim. O yüzden ihtiyatlı olmaya çalışırım her zaman. Herkes için zor günler… Her daim ayağımı yorganıma göre uzatıyorum.

Genel algıya göre para, mutluluğun anahtarlarından biri. Sizin hayatınızdaki önem sırası nedir?

Para, amaçtan çok araç benim hayatımda. Mutlu olmak için elbette paraya gerek var ama önceliğim değil hiçbir zaman. Hayatıma nüfuz etmesine müsaade etmiyorum.