Pazar Postası Bu sporda önemli olan yeteneğiniz, kadın ya da erkek olmanız değil
Paylaş
Bu sporda önemli olan yeteneğiniz, kadın ya da erkek olmanız değil

Kaskın altından uçuşan saçları, motosikletin üzerindeki zarafetleri, “Motor erkek işidir” diyenleri utandıracak kadınların sayısı her geçen gün artıyor. 1970 doğumlu, ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği mezunu Jale Özel’de bu kadınlardan biri. Microsoft, Pfizer gibi birçok kurumsal firmada uzun yıllar beyaz yakalı olarak çalışırken motosiklete gönül vermiş. Gerçek bir off-road ve doğa tutkunu. Karşınızda maceracı cesur yürek Jale Özel. BEKİR SAÇAR / bekir.sacar@posta.com.tr

Motosiklet almak nereden esti?

Haberin Devamı

Motor sporlarına hep merakım vardı. Bir arkadaşım ”Kampanya varmış, gidip bir motosiklet bakalım” dedi ve gittik, aldık. Önce güvenli sürüş eğitimleri aldım. O gün bugündür motosiklet üzerinden inmiyorum.

Hiç yarışlarına katıldınız mı?

1999 yılında bir arkadaşım pist yarışları olduğunu söyleyince hemen başvurdum. 1800 kişi başvurmuştu. Elemelerde ilk 16’ya girip yarışma hakkı elde ettim. Birinci ayakta da ilk sekize girip finalde yarıştım. Motorum hayatımın bir parçası. İş, düğün, tatil her yere onunla gidiyorum. İstanbul’da trafik öyle çekilmez bir hal aldı ki, motosikletimle her yere 30 dakikada ulaşabiliyorum.

KASKIMI ÇIKARMADIĞIMDA BENZİNCİ “ABİ NE KADAR DOLDURAYIM?” DİYOR

Kadın motosikletçi olmanın zorluklarını yaşadınız mı?

Haberin Devamı

Motosikleti doğru kıyafet ve ekipmanlarla kullanınca kimse kadın olduğumu anlamıyor. Hatta kaskı çıkarmıyorsam benzincide pompacı bile “Abi ne kadar doldurayım?” diyor. “Kadın olduğum için beni trafikte sıkıştırıyorlar” algısı yanlış. Halbuki erkek sürücü de olsan otomobil de kullanıyor olsan kaba sürücülerin tavrı herkese aynı. Trafiğin genel karakteri bu. Trafikte iki aracın arasına girdiğimde araçlar yol vermeye çalışıyorlar. Motosikletçiye yardım etmeye çalışan yeni bir bakış açısı oluşmaya başladı.

KONFORLU BİR KAMP YAŞAMIM VAR

Off-road yapmaya nasıl başladınız?

Bir gün bir arkadaş toplantısında off-road karavanın adı geçti. Ben de o an karar verip Toyota Hilux aldım. Keyifli, konforlu bir kamp yaşamım var.

Transanatolia yarışına katılma fikri nasıl doğdu?

Duyunca çok ilgimi çekti. Bu kategoride zamana karşı süratle gitmek değil, navigasyon önemli. Ben de yarışlara araçları hazırlayan İlyas Usta’ya “Benim araçla olur mu?” diye sordum. “Olur” deyince hemen gidip kayıt yaptırdım.

SEKİZ GÜNDE 2308 KİLOMETRE YOL GİTTİK

Yarış nasıl geçti?

Ne off-road sürüş ne de yol bilmeden gittik yarışa. Tek kadın takımıydık. Eskişehir’den Kars Sarıkamış’a kadar, sekiz gün boyunca 2308 kilometre yol gittik. Yol, iz olmayan tarlalardan geçtik. Elimizdeki tek bilgi ‘Pusuladan 230 derece kuzey-batı’ya gideceksin’ idi. Kuş uçmaz kervan geçmez yerlerde kilometrelerce sürdük. Kategorimizde yarışan 19 takım vardı, yarışı ikinci bitirdik.

Haberin Devamı

NEREDEYSE UÇURUMDAN DÜŞÜYORDUK

Yarıştan bir anınızı anlatır mısınız?

Yarışın dördüncü ya da beşinci gününde kaybolduk. Bir tepeden aşağıya doğru kıvrıldık, en son iki ağacın dalları arasında sıkışıp kaldık. Gittiğimiz yol değil uçurummuş. Aracın burnu 45 derece eğimdeydi. Neredeyse uçurumdan düşüyorduk. Oradan çıkmayı başarıp yolumuza devam ettik. Diğer günlerde de uçsuz bucaksız yerlerde kaybolmalara doyamadık.

Erkeklere karşı yarışmak zor mu?

Bu sporda önemli olan yeteneğiniz. Kadın ya da erkek olmanız değil. Yarışa eşit şartlarda başlıyoruz. Tabii ki uzun etaplarda fiziksel olarak gücümüz ve kondisyonumuz erkeklere göre düşük kalabiliyor.

Bundan sonra yarışmaya devam edecek misiniz?

Tüm yarışlara katılmak istiyorum ama bu hedefe ulaşabilmek için yarış koşullarına daha uygun araç ve donanıma ihtiyaç var. Bu hayali sponsor olarak destekleyecek markaların arayışındayız.

Haberin Devamı