Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne saat 14.30'da gelen Mesut Yılmaz, 30 dakika adliyede kaldı. Soruşturma savcısı Kadir Altınışık'a ‘mağdur’ sıfatıyla ifade veren Yılmaz, çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

EROL AKSOY İLE YAPTIĞI KONUŞMA

Kendisini dinleyenlerin henüz tespit edilemediğini ancak bu kişilerden şikayetçi olduğunu belirten Yılmaz, "Erol Aksoy'un 1993 veya 1994 yılında, tam tarih yok dinlemede.

Benim tahminim ana muhalefet lideri olduğum dönemde, benimle yaptığı bir telefon konuşmasının dökümünü bana okuttular. Yayın haklarıyla ilgili görüşmelerde bana bilgi verdiği bir telefon konuşması. Yasadışı kaydedilmiş.

Hanefi Avcı'nın bürosunda ele geçmiş. Benimle ilgisi sadece bana telefon edilmiş olmasından kaynaklanıyor. İçeriğinde de hiçbir dikkat çekici unsur yok.

Şikayetçi olup olmadığımı sordular bende kim veya kimler tarafından kaydedildiği ve muhafaza edildiği tespit edilebilirse o kişi veya kişilerden şikayetçi olduğumu ifade ettim" dedi.

"KİMİN DİNLEDİĞİ TESPİT EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR"

Gazetecilerin, “Kimlerin dinleme yaptığı tespit edilmiş mi?” sorusuna Yılmaz, “Hayır. Şu an bunun tespiti için çalışıyorlar. Yasadışı olduğunu tespit etmişler. Yani herhangi bir mahkeme kararına dayanmıyor” diye cevap verdi.

Sadece bir dinlemesi olduğunun altını çizen Yılmaz, “Yasa dışı dinlemeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna ise "Bu böyle ayaküstü değerlendirilecek bir konu değil. Herhalde Türkiye'de bundan en fazla müşteki olması gereken kişilerin başında ben geliyorum” diye konuştu.

Selahattin GÜNDAY-Uğur CAN/İSTANBUL (DHA)