Hepimizin başı ara sıra ağrır. Ancak bu ağrılar bazen çok şiddetlenip dayanılmaz hale geliyor. Üstelik bu durum sıklıkla tekrarlanmaya başlıyor. Baş ağrısı ve migren bu noktada ayrılıyor, farklı sıkıntılara yol açıyor. Peki migren olduğumuzu nasıl anlarız? Ve en önemlisi migren tedavisi nasıl yapılır? Hemen hemen herkes hayatında en az bir kere baş ağrısıyla karşı karşıya kalıyor. Bazılarında ise bu ağrılar kronik hale gelerek dayanılmaz bir hal alıyor. Işığa, sese hassasiyet oluşturan bazen de bulantı ve kusmayla görülebilen migren ağrıları kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Migren kaynaklı bu dayanılmaz ağrılardan botoks ve lokal enjeksiyonlar ile kurtulmak mümkün. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Talip Asil, migren ve tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler veriyor... Sıradan bir baş ağrısı olmayıp tedavisi mümkün nörolojik bir hastalık olan migren, doktora en fazla başvurulan rahatsızlıklardan biridir. Hastanın baş ağrısı nedeni öncelikle iyi değerlendirilmelidir. Birincil baş ağrıları olarak da bilinen migren baş ağrılarının farklı özellikleri bulunmaktadır. Tanı için ağrıların süre ve sıklığı takip edilmelidir. Bunun yanında kişiler aura denilen bir takım ağrı öncesi durumları yaşamaktadır. Aura durumlarını gözde ışık çakması, yarım görme veya vücutta bazı bölgelerde uyuşma olarak tarif eden hastalarda bu belirtileri ağrı takip etmektedir. Bir baş ağrısının migren olduğunu anlamak için şu belirtilere dikkat etmek gerekir: • Ağrının orta derecede ve sürekli oluşu • Başta zonklama türü ağrı • Bulantı ve kusma • Işıktan ve sesten rahatsız olmak • Hareket edince artan ağrı • Gözde ışık çakması, yarım görme • Vücutta bazı bölgelerin uyuşması Kronik baş ağrısı olan hastaların neredeyse tamamı kendilerinde sinüzit veya migren olduğunu düşünür. Ancak kronik baş ağrılarının gerilim baş ağrısı ve küme baş ağrısı gibi başka nedenleri de vardır. Bu yüzden migren baş ağrısı tanısının doğru şekilde konması tedavinin planlanması açısından önemlidir. Migrenli hastalarda baş ağrılarını geçirmek için atak tedavisi uygulanır. Eğer ağrı sıklığı fazlaysa atakların sıklığı azaltılmaya çalışılır. Kronik migren hastalarında botoks tedavisi veya ağrı noktalarına yapılacak enjeksiyonlar gibi yöntemler ve son yıllarda migren aşısı olarak da isimlendirilen yeni tedavi yöntemleri kullanılabilir. Migrende şu tedaviler uygulanmaktadır: • Botoks tedavisi: Standart tedavilerden sonuç alamamış hastalara botoks uygulanmaktadır. Botoks, kronik migrenli kişilerde duysal sinir uçlarından salınarak baş ağrısını başlatan kimyasal ileticileri bloke eder. Tecrübeli bir Nörolog veya algoloji uzmanı tarafından doğru noktalara botoks uygulandığında ağrı sıklığı ve şiddeti azalır ancak bunun etki süresi sonsuz değildir. • Sinir blokajı: Başın ağrı duyusunu algılayan kısmın anestetik maddelerle blokajı ve sinirin uyarılabilirliğinin azaltılarak, ağrı eşiğinin yukarı taşınması işlemidir. Burada hastanın büyük oksipital sinir alanına lokal anestetik madde enjekte edilir. Bu yöntem migren tedavi kılavuzlarında yer alan tedavilerin uygulanamadığı hastalarda veya bu tedavilere rağmen ağrı sıklığı ve şiddetinin azalmadığı durumlarda bu tedavilere ilave olarak kullanılabilir. • Migren aşısı: Calsitonin Gene Related Protein isimli doğrudan migren hastalığını oluşturan patolojik süreçleri engellemeye yönelik aylık enjeksiyonla ağrı sıklığı ve şiddetinin azaltılmasında olumlu sonuçlar alınmaktadır. Kronik migren tanısı tecrübeli bir nörolog tarafından konduğunda bu aşı uygulamasının yapılması ile oldukça başarılı sonuçlar alınabilir.