Neuschwanstein Şatosu: Peri masalından fırlamış gibi!

19. yüzyıl Neo-romantizm mimarisi

Şato öyle ilham verici ki Disneyland Paris ve Hong Kong Disneyland'daki Uyuyan Güzel Şatosu, Neuschwanstein Şatosu'na benziyor

Şatonun mimari esintileri, 19. yüzyıl Neo-romantizm stilini barındırıyor. Günümüzde Würzburg ile Füssen'i birbirlerine bağlayan Romantische Strasse'nin duraklarından biri olarak turistlerin yoğun ilgisini çeken kalenin yapım öyküsü de oldukça ilgi çekici.

Trajik hikaye

Bavyera Kralı II. Ludwig'in isteğiyle saray ressamı Christian Jank tarafından Neue Burg Hohenschwangau olarak tasarlanarak 5 Eylül 1869 tarihinde inşaatına başlanan yapı, 1886 yılında kullanılabilecek hale getirilmiş. Neuschwanstein Kalesi'nin yaptıran II. Ludwig, Neuschwanstein dışında Linderhof Kalesi ve Herrenchiemsee Kalesi'nin de inşaatlarını başlatır ve Falkenstein Kalesi'ni planlar.

II. Ludwing, gereksiz harcamalar yaptığı gerekçesiyle Starnberg Gölü yakınında bulunan Berg Kalesi'nde hapsedilir ve göl kenarında ölür. II. Ludwing, hayalini kurup tamamladığı kalenin içinde yalnızca 172 gün oturabilmiş.

Taht odası var, taht yok

Kralın ölümü nedeniyle şatonun içinde yalnızca 14 oda dekore edilebilmiş. Kalenin 3. ve 4. katlarında taht salonları var. Ancak bu salonlarda taht yok. Onun yerine devasa şamdanlar var. Salon, altın ve emaye mozaiklerle kaplanmış, fresklerle ve melek resimleriyle süslenmiş.

Her yıl 1 buçuk milyon kişi ziyaret ediyor

Neuschwanstein Şatosu, uzmanlar tarafından 19. yüzyılın en büyük projelerinden biri olarak görülüyor. Şato ayrıca Avrupa mimarlık tarihinin başlıca eserleri arasında yer alıyor.

Her yıl bir buçuk milyona yakın kişi tarafından ziyaret edilen Neuschwanstein, Avrupa’daki en popüler yapılardan biri ve Almanya’nın en çok ziyaret edilen kalesi.