GERÇEKTEN SKANDAL YAŞANDI MI?
Oscar, aylar öncesinden hazırlıkların başladığı, milyonlarca dolar harcanarak oluşturulan dev bir organizasyon. Sadece 30 saniyelik bir reklam için 300 bin dolar ödendiğini hatırlatmak isterim. Hesaplamalara göre aynı gece dünyada 1,5 milyar insan ekrana kilitleniyor. Sahneye çıkan her kişinin atacağı adımı önceden hesaplanıyor. Matematiksel hesaplarla ilerleyen bir ödül töreninde sizce yanlış zarf skandalı yaşanır mı? Kusura bakmayın ama bu bana pek inandırıcı gelmedi… Aslında her şey 2016 yılında yapılan Oscar’daki ırkçılık tartışmasıyla başladı. Afro-Amerikan yönetmen Spike Lee, üst üste 2 yıl adayların hepsinin beyazlar arasından seçilmesine dikkat çekti. Oyuncu Jada Pinkett Smith, törene bir daha katılmayacağını, hatta izlemeyeceğini vurguladı. Bütün bu açıklamaların Amerika’da ulusal tatil günü olan insan hakları lideri ‘Marthin Luther King Günü’ nde olması oldukça anlamlıydı. Bütün tartışmaların ardından Oscar’ı dağıtan ‘Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi’ başkanı Cheryl Boone Isaacs, bir açıklama yapmak zorunda kaldı. Oscar’ın değişikliğe gideceğini, çeşitliliği artırmak için tartışmaları yeniden değerlendireceklerini belirtti (Bunu en iyi film kategorisinde adayların 8 filmden 9 filme yükselmesi, siyahi oyuncu Viola Davis’in ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Oscarı’nı alması ve Müslüman bir erkek oyuncunun ilk defa Oscar alması olarak görebiliyoruz)… Sonuç olarak; organizasyon La La Land’i gösterip ‘En İyi Film Oscarı’nı Moonlight’a vererek değişikliğe gittiğinin mesajını tüm dünyaya yaydı. Bu aslında skandal değil bir nevi yeni bir başlangıç.