Rahatlatmak istediğiniz zamanlarda izleyebileceğiniz 10 keyifli film

Her zaman da öyle ciddi filmler izlenmiyor. Bazen de izlediğinde insanın keyfini yerine getirecek filmlere ihtiyacımız var. Bir kase dolusu patlamış mısır, koltuğa yayılmaca, battaniye... Ve yanında bazen tek istediğimiz rahatlatıcı bir filmdir. Ertesi güne daha yenilenmiş, daha mutlu uyanırız. Amerika'nın en geri kafalı ve tutucu eyaletlerinden bri olan Texas’ta ufak bir kasabada geçen filmde, Robert E. Lee Lisesi’nin çılgın öğrencilerinin eğlenceli hayatlarına odaklanılıyor. Gelecek sene son sınıf olacak gençler okulun son gününü büyük bir eğlenceyle kutlamak ister. Bu nedenle çılgın bir parti yapmaya karar veren öğrencilerim evde yaptıkları hesap çarşıya uymaz. Alison Scott, evli ablası Debbie ile birlikte bir kutlama yapmak için bir gece kulübüne giderler. Alison orada esrarkeş ve pervasız bir tip olan Ben Stone ile tanışır. Ben ile kısa bir konuşma yaparlarken Debbie’nin kocası Pete onu arayıp kızlarının suçiçeği çıkartığını haber verir. Debbie mecburen mekanı terk eder ve Alison da Ben ile birlikte kalır. Gece boyunca içip dans ederler. Sonunda da tek gecelik bir ilişki Sekiz hafta sonra Allison hamile olduğunu fark eder. Ben’i arar ve birlikte yaşamaya ve çocuğu dünyaya getirmeye karar verirler. Ancak bir çocuk yetiştirmek için önce Ben’in büyümesi gerekmektedir. İki yakın kız arkadaş (Kaitlyn Dever ve Beanie Feldstein), liseden mezun olmanın arifesinde, ansızın daha az çalışmaları ve daha fazla eğlenmeleri gerektiğinin farkına varır. Akranlarının gerisinde kalmamak için hala vakti olan kızlar, dört yıllık eğlenceyi tek bir geceye sığdırmaya çalışır. Aynı şehirde yaşayan ve pek de parlak sayılmayan iki kuzen Clarence and Rell bir gün eve gelirler ve Rell'in çok sevdiği kedisi Keanu'nun kaçırıldığını görürler. Keanu'yu geri almak için harekete geçen ikili kendilerini bir anda çete savaşının içerisinde bulur. Bir çekik gözlü vatandaş olan Harold kızlarla arası pek de iyi olmayan bir gençtir. Ekürisi Kumar'ın ise en büyük derdi sosyal hayatta yeterince kendisine saygı gösterilmemesidir. Bu tip ortak dertlerden muzdarip bu iki arkadaşın kaderi bir gün değişecektir. Peki ama nasıl? Tabi ki Beyaz Şatoya geldiklerinde tüm yaşamları artık değişecektir. Jenny, müzik muhabiri olmak isteyen genç bir kadındır. Genç kadın, hayalinin teklifi ile karşı karşıya kalınca ne yapacağını şaşırır. Jenny, saygın bir dergide çalışma imkanı bulmuştur fakat bunun için San Francisco’ya taşınması gerekmektedir. Jenny’nin dokuz yıllık sevgilisi ise uzaktan ilişki yürütmek istemeyince ayrılmaya karar verir. Hayallerine adım adım yaklaşan Jenny’nin mutluluğu, yıllardır birlikte olduğu sevgilisi tarafından terk edilmesiyle yarım kalır. Kendisini toparlamaya çalışan genç kadın, teselli bulmak ümidiyle arkadaşı Erin ve Blair ile birlikte son bir maceraya atılmaya karar verir. Bir karışıklık bazen umulmadık olaylara sebep olabilir. Kaldı ki işin içinde para varsa olaya dahil olacak bir sürü insan da çıkar. Jeff Lebowski böyle bir meselenin orta yerinde kalır. Kendisi bir milyoner ile karıştırılır. Milyonerin karısına ait borçlar ödenmemiştir ve bundan sebep kahramanımız gangsterlerden dayak yer ve çok değerli halısı zarar görür. Lebowski, ortadaki bu yanlış anlaşılmayı çözmek zorundadır. Adaşı olan milyonerin malikânesine giderek konuşmak ister. Dude, dört yakın arkadaşın hikayesini anlatıyor. Lisede okuyan 4 arkadaş, okulun bitmesine 2 hafta kala hayatın gerçekleriyle yüzleşmek zorunda kalır. Gençler sevdiklerinin ölümü, zamanın hızlı akışı, en yakın arkadaşından ayrılma gibi büyük değişimlerle mücadele etmeye çalışıyor. Olivia Milch’in yönetmen koltuğunda oturduğu filmin oyuncu kadrosunda Lucy Hale, Kathryn Prescott, Alexandra Shipp, Alex Wolff gibi isimler yer alıyor. James Franco'nun evindeki partide Seth Rogen, Jay Baruchel ve diğer bir çok ünlü kıyamet günüyle karşı karşıya gelir. Ellerinde kısıtlı gıda kaynağı vardır ve dünya büyük bir kaosa sürüklenmektedir. Daha da kötüsü kaçınılmaz son yaklaştıkça herkesin içindeki hayvani hayatta kalma güdüsü daha çok açığa çıkacaktır! Dale Denton ayyaş ve tembel bir keştir. Kendisi gibi keş olan uyuşturucu satıcısı Saul Silver’dan Pineapple Express adlı başka hiç kimsede bulunmayan bir uyuşturucu satın alır. Ancak ordan ayrıldığında büyük bir uyuşturucu şebekesinin bir cinayetine tanık olur ve olay yerinde de satın aldığı uyuşturucuyu düşürür. Bu uyuşturucunun da sadece Saul’de olduğunu bilen şebeke, Dale ve Saul’un peşine düşer.