Doğum Öncesi Rahim şekil bozuklukları anne olmayı zorlaştırır mı?

Rahim şekil bozuklukları anne olmayı zorlaştırır mı?

Paylaş
Rahim şekil bozuklukları anne olmayı zorlaştırır mı?

Rahim hastalıkları kadın sağlığı ve doğurganlığı üzerinde en fazla etkisi olan hastalık gruplarından bir tanesidir. Doğuştan gelen rahim şekil bozukluklarının tüm toplumda görülme sıklığı %7 olarak bilinmektedir. Rahim şekil bozuklukları anne olmayı zorlaştırabilir ya da gebeliğin düşükle sonuçlanmasına sebep olabilir diyen Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Remzi Abalı; “Gebelik öncesi muayene ve erken teşhis ile bu problemlere çözüm sunulabilir. Bu hastalıklardan bir kısmının tedavisi ilaçlarla yapılırken, bir kısmının tedavisi için ise cerrahi müdahale gerekir” şeklinde belirtti.

RAHİM KAYNAKLI PROBLEMLER 6 FARKLI GRUPTA DEĞERLENDİRİLİR

Haberin Devamı

Rahim, ters armut şeklinde bir organdır ve anne karnındaki bir kız bebekte tüp şeklindeki iki yapının ortada birleşmesi sonucu oluşur. Birleştikten sonra orta bölüm eriyerek bu iki kanaldan tek bir rahim boşluğu oluşur. İki kanalın birinde veya ikisinde gelişme hatalarının olması, birleşme ve birleştikten sonra orta bölümdeki erime hataları doğuştan gelen yapısal bozukluklara neden olur. Doğuştan gelen rahim şekil bozukluklarının tüm toplumda görülme sıklığı %7’ ye kadar çıkabilir diyen Prof. Dr. Remzi Abalı; “Doğuştan gelen rahim bozuklukları Avrupa Üreme Derneği’ne göre 6 grupta sınıflandırılır; bunlardan ilki Dismorfik Uterus adını verdiğimiz durumdur. Bu durumda rahmin dış görünüşü normaldir ancak rahmin iç boşluğu normalde üçgen olması gereken yapıdan farklı görünür. T şekilli, Y şekilli rahimler bu sınıfa girer. Bazen rahim iç boşluğu bir çocuk rahmi gibi küçük olabilir. İkinci grup, rahim içi perde problemidir.

Haberin Devamı

Rahmin dış görünüşü normal olmasına rağmen rahmin iç boşluğunu yukarıdan aşağı çeşitli derecelerde bölen perde vardır. Çift boynuzlu uterus olarak adlandırılan hasta grubunda ise dıştan bakıldığında rahmin ortasında çift başlı görünüm veren çöküntü vardır. Doğuştan iki müller kanalının birleşmesinde kusur sonucu oluşur. Dördüncü grup rahmi yarım olan hasta profilidir. Bu problem doğuştan iki müller kanalından birinin gelişmemesi sonucu oluşur. Bir diğer grup ise müller kanallarının gelişmemesi sonucu rahim oluşmaması durumudur. Bu kişilerde müller kanalından gelişen tüpler ve vajinanın bir bölümü de gelişmemiştir. Son olarak ayrılan grup sınıflandırılamayanlar olarak nitelendirilir. Bu grup hasta profilinde ise sonradan oluşan yapısal bozukluklar oluşabilir. Rahime yönelik kürtaj ve miyom ameliyatı gibi cerrahi girişimler rahim içi yapışıklıklara ve sonradan oluşan şekil bozukluklarına neden olabilir” diye ifade etti.

RAHİM ŞEKİL BOZUKLUKLARI ANNE OLMAYI ZORLAŞTIRABİLİR

Kısırlığın veya gebelik kayıplarının önemli sebeplerinden birisi rahimdeki şekil bozukluklarıdır. Rahim anomalileri anne olmayı zorlaştırabilir veya tamamen engel olabilir. Bu nedenle gebelik öncesi teşhis koymak büyük önem taşır diye uyaran Prof. Dr. Remzi Abalı; “Teşhis için 3 boyutlu ultrasonografi, HSG olarak adlandırılan rahim filmi ve manyetik rezonans görüntüleme (MRI) kullanılabilir. Çocuk sahibi olma problemiyle tedavi yolunu tercih eden kadınların çektireceği rahim filmi sorunu tespit edip, doğru bir tedavi şekli belirlemek açısından da büyük önem taşır. Rahmi tamamen olmayan kişiler veya beraberinde vajen gelişim bozuklukları olan kişiler ergenlik döneminde adet kanamasının başlamaması ve ağrı şikayeti ile doktora başvurmaktadırlar.

Haberin Devamı

Ergenlik döneminde görülebilecek bu belirtiler dikkate alınmalı ve yapısal bir sorun olabileceği düşünülmelidir. Bunun dışında rahim şekil bozuklukları erken doğuma, tekrarlayan düşüklere ve makat doğum gibi bebek duruş bozukluklarına neden olabilir. Rahmin olmaması durumu dışında diğer yapısal bozuklar gebelikte bazı sorunlar oluştursa da bu problemi yaşayan kadınların çocuk sahibi olma şansı uygulanan tedavilerle mümkündür” dedi.

Haberin Devamı

GEBELİK ÖNCESİ TEŞHİS İLE SORUNLAR ÖNLENEBİLİR

Rahim şekil bozukluğu teşhisi konulan kadınlara ilaç tedavisi ve ameliyat olarak iki tedavi seçeneği sunulmaktadır. Tedavi edilen bazı rahim şekil bozukluklarında kişilerin gebe kalması kolaylaşabilir, ayrıca erken doğum ve düşük yapma gibi sorunlar önlenebilir diye belirten Prof. Dr. Remzi Abalı; “Örneğin rahim perdeleri histeroskopi adı verilen yöntemle vajinal bölgeden rahim içerisine kameralı bir sistemle girilerek kesilebilir. Böylece rahim içi perde ortadan kaldırılarak rahim boşluğu düzeltilir.

Yine T şekilindeki rahimlerde histeroskopik olarak yan duvarlar kesilip genişletilerek tedavi edilebilir ancak yarım rahim ve çift boynuzlu uterus cerrahi olarak tedavi edilmez. Bazı durumlarda az gelişmiş müller kanalının kalıntıları adet kanının içerde birikmesine ve ağrıya neden olabilir. Bu tür durumlarda bu kalıntıların laparoskopik cerrahi ile çıkarılması gerekebilir. Rahim için yapışıklıklar gibi sonradan oluşan bozukluklar da histeroskopi yoluyla tedavi edilebilir. Rahmi olmayan kadınların doğal yollarla veya tüp bebek tedavileriyle çocuk sahibi olma şansı yoktur” şeklinde konuştu.

Haberin Devamı