Dini bilgiler Abdestsiz kurban kesilir mi? Kurban keserken abdestli olmak zorunlu mu? Abdestsiz kurban kesmek günah mı? Diyanet açıklaması

Abdestsiz kurban kesilir mi? Kurban keserken abdestli olmak zorunlu mu? Abdestsiz kurban kesmek günah mı? Diyanet açıklaması

Paylaş
Abdestsiz kurban kesilir mi? Kurban keserken abdestli olmak zorunlu mu? Abdestsiz kurban kesmek günah mı? Diyanet açıklaması

Kurban keserken uyulması gereken birçok kural bulunmaktadır. Kesime besmele ile başlamak, kıbleye dönmek, hayvanı ürkütmemek gibi dini açıdan kıymet taşıyan kurallarla gerçekleştirilen kurban kesiminin daha makbul olduğu bildirilmiştir. Peki, Kurban keserken abdestli olmak zorunlu mu? Abdestsiz kurban kesilir mi? Abdestsiz kurban kesmek günah mı? İşte Diyanet açıklaması…

Diyanet İşleri Başkanlığı resmi sitesinde yaptığı açıklamalar ile kurban kesilirken riayet edilmesi gereken konularda Müslümanlara önemli bilgiler veriyor. Kurban Bayramı’nın başlamasıyla araştırılan konuların arasında abdestsiz kurban kesimi yer alıyor. İşte Diyanet’in abdestsiz kurban kesmek hakkında yaptığı açıklama…

Haberin Devamı

ABDESTSİZ KURBAN KESİLİR Mİ?

Kurban ibadetini yerine getirmek, gerekli şartları taşıyan bir hayvanı, kurban niyetiyle kesmekle gerçekleşir. Hayvanın kesim ameliyesi ibadet değildir. Böyle olduğu için kurban kesenin, hadesten taharet şartını yerine getirmesi gerekmez. Yine bu sebeple, kurban kesen kasabın ücret alması caizdir. Şayet kurban kesme eylemi ibadet olsaydı kasabın ücret alamaması gerekirdi. Çünkü ibadet karşılığında ücret almak caiz değildir (Mevsılî, el-İhtiyâr, IV, 228-229). Öte yandan mekruh olmakla birlikte Ehl-i kitaptan olan kasabın kestiği kurban geçerlidir (Merğînânî, el-Hidâye, VII, 166).

Kurban kesen kişinin abdestli olması şart olmamakla birlikte kurban bir kurbet (Allah'a yakınlaşma aracı) olduğu için kesenin abdestli olması daha faziletlidir.

Haberin Devamı

KURBAN KESİLİRKEN OKUNACAK DUA (ARAPÇA VE TÜRKÇE)

Kurban kesilirken üç defa “Bismillahi Allahü ekber” denilir ve şu âyetler okunabilir (Semerkandî, Tuhfe, III, 66):

قُلْ اِنَّ صَلَاتي وَنُسُكي وَمَحْيَايَ وَمَمَاتي لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَمينَ لَا شَريكَ لَهُ وَبِذٰلِكَ اُمِرْتُ وَاَنَا اَوَّلُ الْمُسْلِمينَ

“De ki: Şüphesiz benim namazım, ibadetim/kurbanım, hayatım ve ölümüm hepsi âlemlerin Rabbi Allah içindir. O’nun ortağı yoktur. Bana sadece bu emredildi ve ben müslümanların ilkiyim.” (En’âm, 6/162-163)

اِنّي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَنيفًا وَمَٓا اَنَا مِنَ الْمُشْرِكينَ

“Ben, hakka yönelen birisi olarak yüzümü, gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Ben, Allah’a ortak koşanlardan değilim.” (En’âm, 6/79)