Arpa çayının fayları nelerdir?

Arpa çayı son dönemde popüler hale gelen bir zayıflama çayı olarak kullanılıyor. Oysa ki arpa çayı zayıflatmasının yanı sıra birçok sağlık problemine de iyi geliyor. Peki arpa çayının faydaları nelerdir? Arpa çayı, Kore, Çin ve Japonya'da oldukça yaygın bir şekilde yapılıyor. Medipol Pendik Üniversite Hastanesi’nden Diyetisyen Gizem Gençyürek, “Akciğerler, karaciğer ve böbrek dostu arpa çayı içerdiği zengin minerallerle kanı temizliyor. Diş, kalp ve mide başta olmak üzere sağlığa birçok faydası bulunan arpa çayını çölyak hastalığı ve gluten hassasiyeti olanların tüketmemesi gerekiyor” dedi. Medipol Pendik Üniversite Hastanesi’nden Diyetisyen Gizem Gençyürek, akciğer hastalıklarına faydalı olduğunu için pandemi sürecinde popülaritesi artan arpa suyu, ya da arpa çayı hakkında bilgi verdi.Arpa çayının içerdiği zengin mineraller ile kanı temizlediğini dile getiren Medipol Pendik Üniversite Hastanesi’nden Diyetisyen Gizem Gençyürek şunları söyledi; Vücudu toksinlerden temizleyen arpa çayı, böbrek, karaciğer ve akciğer dostu. Kan şekerini dengelemeye yardımcı olur. Alkali bir yapıda olmasıyla sindirimi ve hazmı kolaylaştırır. İyi bir antioksidan içeriğe sahip olmasıyla yaşlılık etkilerine karşı savaşçıdır. Diş sağlığı üzerine olumlu etkileri vardır. Mide bulantısına iyi gelir. Kalp sağlığını korumaya yardımcıdır. Lif, magnezyum ve B vitaminleri (B 12 hariç) açısından zengin içeriğe sahip arpanın çözünmez lif içeriği yüksek olduğundan kolesterol düşürücü etkisi var. Arpa çayı doğru ve kontrollü kullanılırsa kalp-damar hastalıklarına ve koroner kalp rahatsızlıklarına olumlu etki sağlar Sindirim düzenleyici etkisiyle şişkinlik problemi yaşayanlara arpa çayı içmeleri yönünde tavsiyede bulunan Gençyürek, “İçeriğindeki zengin lif sayesinde bağırsak hareketlerini düzenleyerek kilo vermeye yardımcıdır. Metabolizmayı hızlandırarak yağ yakımını destekler, tokluk hissi vererek özellikle ana öğünlerde kontrollü yemek yemeyi sağlar. Ancak her şeyde olduğu gibi sağlıklı ürünlerin de fazlası vücutta ters etki yapmaktadır. Bu nedenle günde en fazla 2 bardak olarak tüketilebilir” ifadelerini kullandı. Tüketilen tahıl ürünlerine dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizen Gençyürek, “Buğday, arpa, çavdar, yulaf, mısır, pirinç gibi ürünler oldukları gibi tüketilebildikleri gibi işlenerek un, yağ, kepek, nişasta olarak da kullanılabilir. Beyaz pirinç gibi lifinden arındırılan ve basite indirgenen tahıl ürünleri ise hem kan şekeri düzeyi hem de koroner kalp rahatsızlıkları için bir risk faktörü oluşturabiliyor. Bu nedenle tahıl ürünlerini de kendi içerisinde amaca uygun kullanmak sağlığın korunması açısından önemli bir noktadır” bilgisini verdi. Rafine tahıl ürünlerini diyabet hastalarının tüketmemelerini hatırlatan Gençyürek, sözlerini şöyle tamamladı:Yulaf ezmesi ve kahverengi pirinç kepekli tahıllara örnektir. Tahıllar tam tahıllar ve rafine tahıllar olmak üzere ikiye ayrılır. Tam tahıl ürünleri çekirdek ve endosperm kısmı içeriği sebebiyle kan şekeri seviyelerini daha yavaş yükselten tahıl ürünleridir. Rafine tahıl ürünleri ise aslında hem kilo kontrolünde hem de diyabet hastalığı veya insülin direnci olan kişilerde tüketilmesini pek istemediğimiz, kepek ve tohum kısımları arındırılmış olan ve kan şekeri seviyelerini hızlı yükseltme potansiyeli olan tahıl ürünlerindendir ve beyaz pirinç rafine tahıl ürününe örnektir.