Şanlıurfa'da nerelere gidilir?

Şanlıurfa'da nerede kalınır?

Güneydoğu Anadolu’da yer alan Şanlıurfa doğal güzellikleri ve tarihi ile çekici şehirlerdendir. Adıyaman ve Gaziantep illeri ile sınırı oluşturan Fırat Nehri şehrin oluşumunda önemli rol oynamıştır. Tarihi boyunca Anadolu’da kurulmuş tüm medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan il özellikle kültür turlarının merkezi konumundadır. Şanlıurfa otelleri kenti ziyaret eden konuklara rahat ve konforlu bir seyahat geçirmeleri için yıl boyunca hizmet vermektedir. Şanlıurfa’da konaklamak isteyenler, genellikle il merkezinde yer alan otel, motel, pansiyon, butik otel gibi konaklama seçeneklerini değerlendirebilirler.

Şanlıurfa’da ne yenir?

Orta Doğu ve Türk mutfaklarının bir karışımı olan mutfak kültürü içinde çiğ köfte, Urfa kebabı, et çeşitleri, patlıcanlı yemekler, pirinç ve bulgur önemli yer tutmaktadır. Bol salçalı, acılı ve baharatlı yemekleri ile meşhur olan Şanlıurfa mutfak kültüründe baklagillerin de ayrı bir yeri vardır. Şehir fıstığı ile de meşhurdur. Arkeolojik kazı çalışmalarında M.Ö. 7 binlere ait fıstık fosilleri bulunmuştur.

Bostana

Et yemeklerinin yanında sıkça servis edilen soğuk bir salata olan Bostana Antep ve Urfa yöresine ait lezzetli bir salata çeşididir.

Kemeli Kavurma

Kemeli kavurmanın ana malzemesi et ve kemedir. Keme trüf çeşidi olarak bilinen bir mantar türüdür ve yörede sıkça kullanılmaktadır.

Ciğerli Bulgur Aşı

Pilavlık bulgur, kuzu ciğeri, kuru soğan ile yapılan lezzetli ve besleyici bir pilav çeşididir.

Çiğ Köfte

Çiğ köfte, ince bulgur, salça, taze soğan, maydanoz ve baharat ile uzun süre yoğurularak yapılan ve el ile şekil verilen bir köftedir. Etli olarak da yapılmaktadır. Ancak çiğ et tüketiminin sağlık açısından zararları nedeniyle etsiz olan köfte daha fazla rağbet görmeye başlamıştır.

Biyanbalı

Meyan kökü ve su ile yapılan bir tür alkolsüz içecektir. Sokaklarda satıldığını da görebilirsiniz.

Pestilli Muska

Önceden hazırlanan pestil içine fıstık veya ceviz, toz şeker, tarçın ile yapılan karışım koyulur ve üçgen katlanarak saklanır.

Şıllık tatlısı

Anadolu’da akıtma olarak bilinen krep hamuru şekerli yapılarak içine ceviz içi doldurulur ve tatlı olarak sunulur.

Şanlıurfa’da gezilecek yerler

Şanlıurfa, bulunduğu yer ve çevresi tarih öncesi çağlardan beri Halaf, Ubeyd, Uruk, Tunç Çağı, Hitit, Hurri, Mitanni, Asur, Babil, Helen, Roma, Bizans, Emevi, Abbasi, Fatimi, Zengi, Eyyubi ve Selçuklu gibi önemli uygarlıkları barındırmıştır. Urhai veya Orhay ismi, Urfa’nın ilk sakinleri olan Arami – Süryanilerin şehre verdiği isimdir. Daha sonra Urfa’ya gelen Helenler Edessa (suyu bol) ismini vermişlerdir. İnsanlık tarihinin en eski yerleşim yeri olarak kabul edilen önemli bir arkeolojik buluntu olan Göbeklitepe de burada yer almaktadır. Burası M.Ö. 9.000 yıllardan kalma dünyanın bilinen en eski tapınağıdır. Burada turistik tesisler bitmemiş olup, arkeolojik çalışmalar devam etmektedir. Şanlıurfa il merkezinden yaklaşık 22 km kuzeydoğuda yer alan Göbeklitepe kült yapılar topluluğundaki anıtsal yapılara bakıldığında Epipaleolitik Çağ’a kadar uzanan bir geçmişi olduğu zannedilmektedir.

Şehrin isminin Şanlıurfa oluşu ise Cumhuriyet Dönemi’ne dayanmaktadır. Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı Devleti’nin yenilmesi üzerine Mondros Antlaşması sonrası Urfa 24 Mart 1919 senesinde İngilizlerin işgaline uğramıştır. Ardından İngilizler şehri Fransızlara bırakmışlardır. Urfa işgalden sonra tüm Anadolu’da olduğu gibi işgalcilere karşı kurtuluş mücadelesine girmiştir. Neticede düşmandan 11 Nisan 1920’de geri alınan şehir Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlanmıştır. Millî Mücadele’de gösterdiği üstün başarı nedeniyle adına “Şanlı” unvanı eklenmiştir. Şanlıurfa Kurtuluş Müzesi (Mahmud Nedim Konağı) bu dönemin detaylarını anlatmaktadır.

Şanlıurfa, birçok endemik hayvana da ev sahipliği yaptığından doğa turizmi için de önemli bir merkezdir. Doğal güzellikleri saymakla bitmeyen şehirde sular altında kalmış olan Halfeti’ye dalmak sokakları, camileri, kiliseleri, okulları ve bu eski insan yaşam alanlarının yeni sahiplerini bir arada görmek mümkün.

Balıklıgöl

150 metre uzunluğunda ve 30 metre genişliğinde içinde efsanelere konu olan sazan türü balıkların bulunmaktadır. Rivayete göre Hz. İbrahim ateşe atıldıktan sonra, bir mucize olur ve atıldığı yer gül bahçesine dönüşür. Bu mucizenin Balıklıgöl’ün bulunduğu yerde olduğuna inanılmaktadır. Bu sebeple de göldeki balıklar yenilmemektedir.

Harran Kalesi

Şehrin güneydoğusunda yer alan sura bitişik olarak inşa edilmiş bir yapıdır. Öncesinde kalenin yerinde bir Sabii Tapınağı’nın bulunduğu sanılmaktadır.

Harran Höyüğü

Höyükteki kazılarda, M.Ö. 7000 Halaf Dönemi tarihli buluntular, Eski Tunç Devri’ne ait figürinler, M.Ö. 1.950 Eski Asur Dönemi eserleri, M.Ö. 6. yüzyıla tarihlenen Kral Nabuna ve Sin mabedinden bahseden çivi yazılı toprak tabletler ve kitabeler bulunmuştur. Kazılardan elde edilen buluntular Şanlıurfa Müzesi’nde sergilenmektedir.

Kümbet Evler

Kümbet evler Harran’da günümüzde de mevcudiyetini korumaktadır.

Şuayb Antik Şehri

Harran’a 39 km uzaklıkta yer alan antik şehir, Geç Roma Dönemi (M.S. 4-5. yüzyıl) yerleşim yeridir. Hz. Şuayb’ın bir dönem burada yaşadığına inanıldığından antik kente Şuayb ismi verilmiştir. Buradaki evler mimari açıdan bakıldığında tipik Roma evleridir.

Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi

Paleolitik Çağ’dan itibaren süre gelen tüm çağlara ait tarihî eserlerin yer aldığı müze, dünyanın en eski heykeli olan Balıklıgöl Heykeli, Göbeklitepe ve Nevali Çori'ye ait tarihî eserlere de ev sahipliği yapmaktadır.

Mozaik Müzesi

Mozaik Müzesi, çevresinde yer alan antik kentlerden çıkarılmış mozaiklerin yanı sıra mitolojide ismi geçen kadın savaşçılar Amazonların yer aldığı mozaiğe sahip tek müzedir. Bu mozaikler, dünyanın ilk örneklerinden kabul edilmektedir.

Deyr Yakup (Yakup Manastırı)

Manastır şehir merkezine 10 km. uzaklıkta yer almaktadır. Yakınında bulunan bir mezarın kitabesine bakıldığında M.S. 2. Yüzyıl civarında yaptırıldığı düşünülmektedir.