Serbest kalan Ekrem Dumanlı'nın konuşması

14 Aralık operasyonu sonrası gözaltına alınıp bugün serbest bırakılan Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı Çağlayan'da toplanan kalabalığa seslendi. Yoğun kalabalık nedeniyle konuşmasına zor şartlarda gerçekleştiren Dumanlı, platform üzerine çıkarak konuştu.

'Terör örgütü üyeliği suçlamasını bana yöneltenlere aynen iade ediyorum' diyen Ekrem Dumanlı yeni doğan Saadet adlı bebeğiyle ilgili 'Biz talimatla yazı yazmayız. Talimatla konuşmayız. Sayın hakim beye de söyledim: Bir suçum varsa bebeğimi görmek istemiyorum dedim. Serbestsin dediler. Bebeğini göreceksin mutlu musun? Saadet duyar mısın? Duymam. Eğer bir suçum varsa kızımı görmek istemem. İçimde bir burukluk var. Hidayet'in suçu nedir?' şeklinde konuştu.

İşte Dumanlı'nın açıklamalarının satır başları:

KENDİ YOLSUZLUKLARINI GİZLEMEK İÇİN...

Sizin çok yakından izlediğiniz gibi Türkiye bir tiyatro seyrediyor. Kendi ayıplarını kendi günahlarını kendi yolsuzluklarını gizlemek için daha sansasyonel olaylar çıkarmak isteyenler Zaman ve Samanyolu'nu hedef alarak Türkiye'yi dünyaya rezil etmeyi göze alarak.. Çok ayıp.. Çok yazık. Bir gazete binasına baskın düzenlediler.

BANA TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESİ DİYENE..

Gözaltına alındığıma üzülmedim. Basın özgülüğüne bu kadar gaddarca saldırı yapılacağı elbette üzdü beni. Bizi dünyaya rezil etmek isteyenlerin 1 yıl boyunca yaptıkları çalışma ortaya koydular. Terör örgütü suçlamasını sahiplerine iade ediyorum. Bana terör örgütü üyesi diyenlere aynıyla iade ediyorum. İster gazeteci olsun ister satılık kalem olsun bize bu suçlamada bulunanlara ayniyle iade ediyorum.

Bizi gözaltına aldılar. Hapisten de gözaltından da korkmayız, idam sehpasına çıkılacaksa adeta düğüne gider gibi gitmekten de korkmayız. Herkes korksa da medya korkmaz, medya korksa da Zaman korkmaz. 4 gün boyunca Emniyet'te kaldık. Nezarette kaldık. Bunlardan korkacağımızı düşüneneler yanlış düşünüyor. Nezaret de emniyet de devletin birimidir. Bir suçumuz varsa hayatımız özgürlüğümüz feda olsun dedik. Kimseye diyet borcumuz yok. Hiç bir kanunsuz işimiz yok. Zalimlere boyun eğmek yok.

BİZDE SATILIK KALEM YOK!

4 gün karakolda bekletildikten sonra savcının huzuruna çıktık. Falan yazar şunu yazmış talimat verdiniz mi diye sordular. Bizde satılık kalem yok. Bizde kiralık kalem yok. Bizi kendinizle mi karıştırıyorsunuz? Talimatla yazmadım diyor, peki suç nedir o zaman? Bir tane haber herkul.org'dan alınmış haber bir de 2 köşe yazarının yazısı. 6 gündür çektiğimiz ızdırabın sebebi 2 köşe yazısı bir tane haber.

YERİN 7 KAT ALTINDA NEZARETHANEDE...

Suç olmayınca suç suçlu olmayınca da suçlu uydurulur. Bütün gece ifade verdim. Bütün bu yaptıklarınızın sebebi bu iki haber mi dedim. Evet dedim. Ey medya, yandaşlar yoldaşlar her neyse. İki tane yazı yazıldı diye bir tane haber yapıldı diye yazıyı yazmayan genel yayın yönetmeni günlerce adliyelerde süründürülür mü? İki gündür eksi 7'de duruyoruz. Yerin 7 kat altında nezarethanedir. İnsan iki tane petek koymaz mı? Duvarlara yazmışlar ki haram lokma yemedik.

Türkiye'de artık hiç kimse güvende değil. İftirada bulunmak üzere, gizli tanık yapılarak, insanlar hakkında bir kumpas yapılmakta. Herkesin karşısına bir satılmış adam çıkabilir.

ROBERT DE NİRO'YU DA TUTUKLAYIN

'Taxi Driver' filmine bakın. Robert De Niro'yu da tutuklayın. Hadi bu film işlerinden anlamayanlar vardır. Necip Fazıl'a bakın. Diyor ki Malatya'da gözaltına alınan adam diyor ki 'Necip Fazıl'dan etkilenip öyle yaptım'. Eğer yazılanlardan ötürü birileri suç işliyorsa Shakespeare'i mezarından çıkarıp yüz kere asın.

Bize o lekeyi atanlara iade ediyorum. Hazır ben yokken meydanda birileri şöyle diyor: Niye gazetede bekledi? Yakalama arama emri zaten o eve yapılmış. Bir de bebek bekliyorum sizi eve davet edip bebeğimle mi tanıştırayım.

BİRİLERİYLE YOL ARKADAŞLIĞI YAPTIYSAK...

Birileriyle yol arkadaşlığı yaptıysak değer verip de yaptık. Yolculuk yaptığımız insanların U dönüşü yaptıklarını görünce hayretle karşılıyorum.

Demokrasiden yana oldunuz da desteklemedik mi? AB yolunda ilerlediniz de alkış tutmadık mı? Nerede özgürlüğü kısıtlama varsa hemşerim biz orada yokuz diyeceğiz. Bu bir suç mudur?

DELİL DEDİKLERİ ŞEY...

Serbest bırakıldım. Vallahi billahi delil dedikleri şey şu: Bu haberi niye yaptın bu yazıyı niye yazdın. Ya kardeşim sana mı soracağım. Talimat alanlar şimdi purolarını içiyorlar. Talimat alanlar köşklerinde yatlarında hüküm sürüyorlar.

SUÇUM VARSA BEBEĞİMİ GÖRMEK İSTEMİYORUM

Biz talimatla yazı yazmayız. Talimatla konuşmayız. Sayın hakim beye de söyledim: Bir suçum varsa bebeğimi görmek istemiyorum dedim. Serbestsin dediler. Bebeğini göreceksin mutlu musun? Saadet duyar mısın? Duymam. İçimde bir burukluk var. Hidayet'in suçu nedir?

Ben STV çalışanı değilim. Bunlar suç olmaz, bunlar suç olursa Türkiye'deki senaristlerin hepsinin tutuklanması lazım dedim. Bu bir hukuk ayıbıdır.

TEK TÜRKİYE DE TEK TÜRKİYE

Tek Türkiye de Tek Türkiye. Arkadaş ne kadar rahatsız etmiş sizi. Parçalanmış Türkiye sizi ne kadar mutlu etmiş. Ben televizyon izlemem, dizi de izlemem. Replikleri okudum. IQ'su düşük olan gazetecileri de Masar Osman'a emanet etmek lazım. Siz ne zaman senaryolardan terör örgütü uydurmaya başladınız.

MERTLİK ÖLMEMİŞ, GAZETECİ ARKADAŞLARIMA TEŞEKKÜR EDİYORUM

Bizi tekrar gözaltına da alabilir ama şunu iyi bilsinler ki herkes sussa Zaman susmaz.

Fikri hayat tarzı ne olusa olsun, sağdan soldan, Türkiye'nin değişik yelpazesinde bulunan meseleyi demokrasi meselesi olarak gören yazarlarımıza, gazetecilerimize aydınlarımıza teşekkür ediyorum. Bu ülkede mertlik ölmedi, cesaret ölmedi. Masanın arkasında sonuna kadar saklanamazsınız. Bu ülke despotizme teslim olursa bunun bedelini tüm Türkiye öder. Zorbalığa boyun eğmek yok. Özgürlükten geri adım atmak yok. Yezidlere teslim olmak yok.