Trabzon Türkiye'nin en büyük turba bataklığı 'hassas alan' olarak tescillendi

Türkiye'nin en büyük turba bataklığı 'hassas alan' olarak tescillendi

Paylaş
Türkiye'nin en büyük turba bataklığı 'hassas alan' olarak tescillendi

Türkiye'nin en büyük turba bataklığı 'hassas alan' olarak tescillendi

Selay SAYKAL/TRABZON, (DHA) - TÜRKİYE'nin asidik torf toprağından oluşan, ölmüş bitkilerden meydana gelmiş en büyük yüksek rakımlı sulak alanı olan ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nca 600 hektarlık alanı koruma altına alınan Trabzon'daki Ağaçbaşı Turba Bataklığı'nın 50 hektarlık alanı 'doğal sit alanı' ve 'kesin korunacak hassas alan' olarak tescillendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzası ile tescillenen karar, Resmi Gazete'de yayımlandı.
Türkiye'nin 600 hektarla asidik torf toprağından oluşan, ölmüş bitkilerden meydana gelmiş en büyük yüksek rakımlı sulak alanı olan Trabzon'un Köprübaşı ve Sürmene ilçeleri sınırındaki Ağaçbaşı Turba Bataklığı'nın koruma altına alınması için çalışma başlatıldı. Roma döneminden kaldığı düşünülen taş döşeli Antik Kervan Yolu, Harmantepe Şehitliği ile tarihi hanların da yer aldığı bölgede Trabzon Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu uzmanlarınca saha araştırma ve gözlemleri yapıldı. Deniz seviyesinden 2 bin metre yükseklikteki Ağaçbaşı Yaylası'nda 10 bin yıllık geçmişe sahip olduğu belirlenen ekolojik hazine özelliği taşıyan bataklıkta, endemik bitki ve hayvanların yaşam kaynakları ile farklı yaşam türleriyle birlikte bitki ve hayvan fosilleri bulundu. Trabzon Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu uzmanlarının 9 yıl süren saha incelemeleri ve gözlemleri sonucunda bataklık koruma altına alarak 'Nitelikli Koruma ve Sürdürülebilir Kullanım Alanı' olarak tescillendi.
ERDOĞAN İMZALADI, RESMİ GAZETEDE YAYINLANDI
600 hektarlık alan içerisinde bilimsel çalışma yapılacak 50 hektarlık alanın ise 'doğal sit' alanı ve 'kesin korunacak hassas alan' olarak tescillenmesi için de ayrıca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na başvuru yapıldı. Bakanlığın değerlendirmesinin ardından başvuru onay için Cumhurbaşkanlığı'na gönderildi. Turba Bataklığı'nın 50 hektarlık alanı 'doğal sit alanı' ve 'kesin korunacak hassas alan' olarak tescillendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzası ile tescillenen karar, dün Resmi Gazete'de yayımlandı.
Turba yosunlarıyla kaplı, endemik ve nadir türleri barındıran ve binlerce yıllık çeşitli kültürel mirasla çevrelenen bölgenin koruma altına alınması doğaseverler tarafından memnuniyetle karşılandı.
'BURASI BİLİMSEL HAZİNEDİR'
Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği Başkanı Doç. Dr. Coşkun Erüz, 10 bin yıllık ekolojik arşiv olan bataklık ve çevresindeki bitki örtüsünün başka bölgede bulunmayan taksonlardan ve türlerden oluştuğunu belirterek, bölgenin korunmasının hem Türkiye hem de dünyanın ekolojik geçmişi için önemli olduğunu söyledi. Doç. Dr. Erüz, "Turba yosunlarıyla kaplı bölge flora ve fauna açısından endemik ve nadir türleri barındırıyor. Bataklıkta etobur bitkilerin birkaç cinsi, sucul ortamda yaşayan endemik Kafkas semenderi başta olmak üzere semender türleri gibi endemik hayvanlar, yaşam türü olan liken çeşitleri, farklı türde mantarlar ve yosunlar, mayasıl otu, mavi yıldız çiçeği ile kurt pençesi gibi nadir ve zengin bitki çeşitleri de mevcut. Yaklaşık 25 endemik bitki türünü barındırıyor. Görünen ve görünmeyen pek çok ekolojik yaşayan birliğini barındırdığı için bu bataklıklar korunması gereken çok önemli ekosistemdir. Burası bilimsel anlamda inanılmaz bir hazinedir" dedi.
'BATAKLIK YAKILARAK TAHRİP EDİLİYOR'
Yaklaşık 3 metre kalınlığındaki bataklığın milimetrik büyümelerle 10 bin yıl boyunca oluştuğunu ancak bilinçsiz kişilerce kesilerek ve yakılarak tahrip edildiğini söyleyen Doç. Dr. Coşkun Erüz, "Köylüler burayı keserek kömür gibi tezek adı altında yakıyordu. Bataklığın üzerindeki bitkiyi yakmak demek, bataklığı öldürmek, gelişimini durdurmak demektir. Ne kadar uyarı olursa olsun halkımız maalesef çöpünü bulduğu yerlere atıyor. Olmaması gereken bir durum. Derneğimiz, DOKA ve Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı'nın sağladığı küçük ölçekli fon destekleri ile Ağaçbaşı Yaylası ve çevresini kullanan bütün köylerde, okullarda, kahve ve camilerde turba bataklığının önemini anlatmaya toplumsal farkındalık ve bilinçlenme yaratmaya çalıştık. Birleşmiş Milletler Küçük Ölçekli Destek (UNDP-GEF) Programı kapsamında çalışma yaparak bataklığının kitabını çıkarttık. Türkiye'nin en büyük yüksek rakım bataklığı ve özelliklerini koruyan nadir bataklığımızı, hem Türkiye'ye hem de dünyaya tanıtma ve koruduğumuzu ispatlama şansımız olacak" diye konuştu.

FOTOĞRAFLI

Haberin Devamı