Siyaset Uçum: AİHM'in Demirtaş kararının esastan bağlayıcılığı yoktur
Paylaş
Uçum: AİHM'in Demirtaş kararının esastan bağlayıcılığı yoktur

Cumhurbaşkanlığı Hukuk Polikatikaları Başkanvekili Mehmet Uçum, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 'Selahattin Demirtaş tahliye edilsin' kararı ile ilgili, 'AİHM'in esastan bağlayıcılığı yoktur, çarpıtılıyor.' dedi.

AİHM’in çok tartışılan Selahattin Demirtaş kararı. Türk mahkemelerinin bu karara uymadığı eleştirileri o eleştirileri Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, CNN TÜRK’e değerlendirdi. Yargı bağımsızlığını kaybetti eleştirilerine yanıt verdi.

Haberin Devamı

Uçum, "Yargı bağımsızlığı açısından ele alıyorsanız AİHM kararına mutlak surette uymak zorundasınız diyemezseniz. Eğer yargı bağımsızlığından yanaysanız. Bizim mahkemelerin ihlal kararı çerçevesinde dosyayı yeniden ele aldığında karara saygı duyarsınız. Siyaseten bu karara uyun diye talepte bulunamazsınız. O zaman siz yargı bağımsızlığından yana değilsiniz." dedi. Siyasi iradenin AİHM kararına ilişkin mahkemelere talimat veremeyeceğine dikkat çekti.

AİHM’in Öcalan ile ilgili geçmişte verdiği kararı hatırlatan Uçum, "AİHM dosyayı ele aldı, eski hükmü verdi. Süreci tamamladı. Dolayısıyla AİHM bizim mahkemelerimizin üstünde süper bir temyiz mahkemesi gibi anlatılması bence bir çarpıtmadır." açıklamasında bulundu.

Haberin Devamı

Mehmet Uçum, AİHM kararlarına aynen uyulmaması durumunda Türkiye’ye baskı geleceğine dair endişeleri de değerlendirdi. Bu karara uyulmazsa Türkiye büyük sorunlarla karşılaşır gibi Türkiye’nin küçük ülke olduğu izlenim mi var da bu tezi ileri sürüyorsunuz. Türkiye, ekmek, para bulamaz ekonomik sıkıntıya düşer. Bunlar son derece saçma iddialar.

Mehmet Uçum, Türkiye’nin hem Avrupa Birliği hem de Avrupa Konseyi ile eşit seviyede ilişkisi olduğuna vurgu yaptı. 15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası yeniden yapılanan ilişkilere dikkat çekti. Yeniden yapılanmaya uygun bu taraflarla oluşturmak zorundayız. Türkiye’ye ders verme, üstenci davranma gibi yaklaşımlara izin vermemiz mümkün değildir. AİHM’in Türkiye kararlarında hukuki zemine hızla dönmesi gerekir.