Cilt sorunlarından kurtulmanın sırrı: Cilt mikrobiyotası

Cilt mikrobiyomu veya mikroflorası, cildinizde bulunan mikroorganizmaları ifade eder. Deri mikrobiyotası onlar için başka bir isimdir. Cildiniz, mikrobiyomunu oluşturan 1000'den fazla farklı bakteri türünün ve yaklaşık 80 farklı mantar türünün yaşam alanıdır

Yerleşik mikroorganizmaların sayısı çok fazladır - insan vücudundaki ve üzerindeki toplam mikroorganizma hücre sayısı, neredeyse insan hücrelerinin sayısıyla aynıdır. Bağırsaktan sonra, cildinizde maksimum mikrop bulunur. 

Epidermisin üst kısmı, kıl folikülleri ile birlikte aşağıdakiler gibi bakterilerin yaşam alanıdır:

Başlangıçta, düşünce, mikrobiyomun yalnızca cildin üst yüzeyinde var olduğuydu. Ancak mevcut araştırmacılar, mikropların deri altı yağ tabakasında ulunduğunu ve bağışıklık sistemini zararlı bakteri ve virüsler hakkında uyarmada önemli bir rol oynadığını bulmuşlardır.

Cildiniz mikrobiyomu bir tür uyarı parlaması görevi görür. Ayrıca UV ışığına karşı hücre tepkilerini de etkilerler. 

Tüm çalışma süreci henüz keşfedilmemiş olsa da, mikrobiyom ve bağışıklık sistemi arasındaki iletişimin deri altı yağ tabakasında gerçekleştiği kanıtlanmıştır.

Sağlıklı bir cilt mikrobiyomu cildinizi asidik tutar (pH 5,0 civarındadır), bu da patojenlerin büyümesini engeller. Doğal bir antibiyotik görevi görürler ve birçok zararlı mikropun büyümesini durdururlar. Bağırsak mikrobiyomu gibi cilt mikrobiyomu da vücudunuzu enfeksiyonlara karşı korur.

Cilt mikrobiyomunuz, bağışıklık sisteminizin etkinleştirilmesi veya devre dışı bırakılması için sinyal verebilir. Zararlı iltihapları iyileştirmeye ve kontrol etmeye yardımcı olabilir.

Araştırmalar , cilt mikrobiyomu olmadan, bağışıklık sisteminizin farklı faktörleri dengelemek için katelisidin gibi çeşitli antimikrobiyal peptitleri serbest bırakabileceğini gösteriyor. Ve bu, inflamatuar yanıtı tetikleyebilir. Cildinizin iyi bakterileri, bağışıklık sisteminden iltihaplı bileşiklerin salınımını kontrol edebilir.

Cildinizin mikrobiyomu, alerjenlere maruz kalmasını sınırlayarak, nemli tutarak ve oksidatif hasarı en aza indirerek yara iyileşmesine yardımcı olur. Yakın zamanda yapılan bir araştırma , Staphylococcus epidermidis gibi faydalı bakterilerin cildinizi zararlı UV ışınlarından koruyabildiğini gösteriyor.

• Dezenfektan ve antibakteriyel sabun kullanımına dikkat edin. Cildinizi temizlemek iyidir. Ancak dezenfektan veya antibakteriyel sabun kullanarak aşırı temizlik, mikrobiyomunuzun dengesini bozabilir.
• Daha sağlıklı beslenin. Bazı araştırmalar , bağırsaklarınızdaki mikroorganizmaların cildinizi de etkilediğini göstermiştir. 
• Düzenli egzersiz yapın: Fiziksel aktiviteler, cildinizin mikrobiyomu için güçlendirici bir prebiyotik olan sizi terletir. Egzersiz, genel sağlığınız için de iyidir. 
• Doğayda vakit geçirin Açık hava ve yeşil alanların mikrobiyomunuzun gelişmesine ve zihinsel ve fiziksel sağlığınızı güçlendirmesine yardımcı olabileceğine dair kanıtlar var .
• Sigarayı bırakın Sigara içmek her zaman vücudunuz için kötü ve zararlıdır. Araştırmalar , sigara içmenin iltihaplanmaya neden olabileceğini ve cildinizin mikrobiyomunu bozabileceğini gösteriyor.