İstanbul’da ziyaret edebileceğiniz 10 müze

İstanbul Arkeoloji Müzeleri, bir milyondan fazla nesneyi bünyesinde barındıran koleksiyonuyla dünyanın en büyükleri arasında yer alıyor. Bu dev koleksiyon sayesinde bir zamanlar Osmanlı sınırları içerisinde yer almış geniş coğrafyada, tarihin farklı dönemlerinde kök salmış uygarlıklar hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Üstelik Aya İrini Kilisesi’nin ilk ev sahibi olduğu müze, şu anda birbirinden güzel üç binada konuklarını ağırlıyor.

Günümüze ulaşmış tek özel sarayda, Türk ve İslam sanatı eserlerini inceleyerek keyifli bir gün geçirmek isterseniz, gezi programınızda bu müzeye yer ayırabilirsiniz. Kültürel tesis, İslam sanatının erken dönemlerinden 20. yüzyıla kadar uzanan geniş dönemi merkezine alıyor. Koleksiyonun en değerli parçalarını ise el yapımı Türk halıları oluşturuyor.

Listemizde sırada, Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan ve yaklaşık 4 asır boyunca imparatorluğun yönetildiği merkez statüsündeki Topkapı Sarayı bulunuyor. Müze kompleksi, Osmanlı saray yaşamını merak edenlere eşsiz fırsatlar sunuyor. Saltanat Kapısı’ndan başlayacağınız saray ziyaretinizde; Kubbealtı’nı, Has Oda ve Kutsal Emanetler Dairesi’ni, Harem’i gezmeyi sakın unutmayın.

Eczacıbaşı ailesinin önderliğinde kurulan İstanbul Modern Sanat Müzesi, kentin kültürel zenginliğine dair farklı bakış açıları edinmek isteyenler için ideal bir gezi noktası. Müzede, Türkiye’de modern ve çağdaş sanat dallarının gelişimi hakkında detaylı bilgiler edinebilirsiniz. Kültürel tesis, geçici sergiler açısından da son derece yoğun takvime sahip.

İstanbul’da ziyaret edebileceğiniz mekânlar arasında burada kurulmuş ilk Mevlevihane de bulunuyor. Galata (Kulekapı) Mevlevihanesi’nin kökenleri, 15. yüzyılın sonuna kadar uzanıyor. Bir dönem Divan Edebiyatı Müzesi adıyla konuklarını ağırlayan kültürel tesiste, Halef Efendi ve Şeyh Galip türbelerini gezebilir, semahane bölümünde Mevlevi kültürünü derinlemesine keşfedebilirsiniz.

Haliç kıyısındaki Rahmi M. Koç Müzesi, İstanbul’da gezmekten en çok keyif veren yerlerden bir tanesi. İletişim ve ulaşım başta olmak üzere birçok endüstriyel dala odaklanmış geniş koleksiyonu, müzeyi benzersiz hale getiriyor. Antika statüsündeki otomobilleri, ikonik hava ve deniz taşıtlarını yakından tanıma fırsatı bulacağınız tesisi ziyaretinizde, dilerseniz buharlı vapurlar ile Haliç’i turlayabilirsiniz.

İstanbul’un en ünlü yapılarından Atlı Köşk’te faaliyet gösteren Sakıp Sabancı Müzesi, sahip olduğu birbirinden güzel koleksiyonlar vasıtasıyla sanat tutkunlarını kendisine çekiyor. Müzenin sergi alanlarını dolaşırken, Osmanlı hat sanatının inceliklerini yansıtan eserleri inceleyebilirsiniz. Resim koleksiyonu kısmına geçtiğinizde, Türk sanatçılara ve Osmanlı Dönemi’nde İstanbul’da çalışmış yabancı isimlere ait tablolara odaklanabilirsiniz.

İstanbul’da ziyaret edilebilecek kültür duraklarının en güzellerinden olan Pera Müzesi, sanatın binbir haline merak duyan gezginler için önemli bir kaynak işlevi görüyor. Suna ve İnan Kıraç Vakfı’na ait koleksiyonlar, tarihi Bristol Oteli’nde konuklarını ağırlayan müzenin en çok ilgi gören kısımlarını oluşturuyor. Kültürel mekân, kalıcı sergiler dışında geçici gösterimlere ve eğitim aktivitelerine de ev sahipliği yapıyor.

Yazar Orhan Kemal’e adanmış müze de Beyoğlu’nda gezilebilecek en keyifli mekânlardan bir tanesi. Müzenin 3 kata yayılmış sergi alanlarını gezerken birçoğunda Ara Güler imzası bulunan Orhan Kemal’e ait fotoğraflara göz atabilirsiniz. Müzenin koleksiyonunda, bu fotoğraflar dışında Kemal’in eserlerinin orijinal baskılarına, çalışırken kullandığı araç-gerece ve hatta yazarın ölüm maskesine yer verilmiş.

Teknolojik gelişmelere rağmen fotoğraf makineleri, gezginler için önemlerini halen daha koruyor. Eğer siz de bu cihazlar için benzer şeyler hissediyorsanız, kısa adıyla Kamera Müzesi’ni gezi listenize ekleyebilirsiniz. Müze, Hilmi Nakipoğlu tarafından 1997’de kurulmuş. Koleksiyonu, bazısı 19. yüzyılın sonlarından kalma çok sayıda fotoğraf makinesi, eski fotoğraflar ve yardımcı ekipmanlardan oluşuyor. 

Kaynak: https://neredekal.com/