Banu Şen Sen 9 Eylül dersin iki kelime
HABERİ PAYLAŞ

Sen 9 Eylül dersin iki kelime

Sen 9 Eylül dersin iki kelime

Ben değişen yazgı anlarım

Özgürlük anlarım, bağımsızlık,

Sen İzmir dersin iki heceyle

Ben sevinçten ağlarım

★★

Tarihin başı mı dönmüş

Şimşek hızı geldiklerinde?

Şaşırmış mı toprak

Ayakları yere değmeyen atlar geçerken?

Önce deniz mi görmüş

Kavruk yüzlü neferleri?

★★

Bugün 9 Eylül

Tam sırasıdır canlandırmanın hatıraları

Sen 9 Eylül dersin iki kelime

Ben onurlu bir halk anlarım

Rüzgarın çevirdiği sayfa anlarım

Sen İzmir dersin iki hece

Ben saygıyla ayağa kalkarım.

HALUK IŞIK

İzmir’in ve bir ulusun işgalden kurtuluşunun meşalesinin yakıldığı 9 Eylül’ün 97. yıldönümü bugün. Her 9 Eylül’de sevgili Haluk Işık hocamızın bu şiirini mırıldanırım... Küllerinden yeniden doğan, bir devri başlatan, kurtuluş mücadelesini ateşleyen tarihi günü özetler bu dizeler... O yüzden sadece bir tarih ve iki kelimeden ibaret değildir 9 Eylül.

Haberin Devamı

EŞSİZ DESTANI ANLATAN DİZELER

26 Ağustos sabaha karşı, Mustafa Kemal Afyon’dan Büyük Taarruz’u başlatır. 30 Ağustos’ta Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin kazanılmasının ardından “Ordular, İlk Hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” emri ile ordular, 9 Eylül’de İzmir’e girer ve “Akdeniz” hedefini gerçekleştirir...

Eşsiz bir destandır... Eşsiz bir destanı da ancak eşsiz bir şairin, eşsiz dizleri anlatabilir... Nazım Hikmet’in Kuvayi Milliye Destanı 8 bölümden oluşur. Büyük Taarruz’u anlatan son bölümdür. Bugünün gençleri okudu mu bilmem ama keşke okusalar... Bu anlamlı günde son bölümün son satırlarını paylaşayım istedim, bir kez daha okuyalım, okutalım diye... (...)

Sonra, 9 Eylül’de İzmir’e girdik ve Kayserili bir nefer yanan şehrin kızıltısı içinden gelip öfkeden, sevinçten, ümitten ağlıya ağlıya, Güneyden Kuzeye, Doğudan Batıya, Türk halkıyla beraber seyretti İzmir rıhtımından Akdeniz’i.

Ve biz de burda bitirdik destanımızı. Biliyoruz ki lâyığınca olmadı bu kitap, Türk halkı bağışlasın bizi,

onlar ki toprakta karınca,

suda balık,

havada kuş kadar

çokturlar;

korkak,

cesur,

câhil,

hakim ve çocukturlar

ve kahreden

yaratan ki onlardır,

kitabımızda yalnız onların mâceraları vardır...

Haberin Devamı

Nâzım HİKMET

Sıradaki haber yükleniyor...
holder