Kanal tedavisi

İtiraf ediyorum: Yıllardır YÖK’e haksızlık etmişim!
Adamlar en azından sadece üniversitelere bulaşıyor...
Oysa RTÜK öyle mi?
* * *
Nasıl mambo-çaça yapmamız gerektiğine...
Sevgilimizle nasıl bir ilişki yaşayacağımıza...
Sevdiklerimize doğum gününde ne hediye alacağımıza...
Istakozu nasıl pişireceğimize...
Kime aşık olacağımıza, aşıkken ne yapıp ne yapamayacağımıza...
[[HAFTAYA]]
Ne yiyeceğimize, ne içeceğimize...
Nasıl Türkçe konuşacağımıza...
Öpüşürken nelere dikkat etmemiz gerektiğine...
Şarkı söylerken hangi hareketlerden kaçınacağımıza...
RTÜK karar veriyor!
* * *
Zannedersin ki radyo-televizyon değil; alkol-cinsellik ve aşk denetleme kurulu!
* * *
Şu sıralar ‘toplumda kadının rolü’ konusunda çok ‘hassas’ RTÜK...
Peki, koskoca Radyo-Televizyon Üst Kurulu’nda kaç tane kadın üye var?
Bir.
Hassasiyet budur!
* * *
Medeni memleketlerde çocukların ne izleyeceğine sadece ebeveynleri karar verirken bizde ebeveynler de dahil herkesin ne izleyeceğine sadece RTÜK karar veriyor!
‘Siz bilmezsiniz ben bilirim’ diyor.
Ya da şöyle söyleyelim:
Hepimizi ebleh yerine koyuyor!
* * *
Türkiye’ye ‘kanal tedavisi’ yapıyor RTÜK...
Neden?
Daha ‘ahlaklı’ bir toplum yaratmak için...
RTÜK, 1994’te kuruldu...
Dikkat ettiniz mi o günden bugüne:
Türkçemiz ne kadar düzeldi; kadına şiddet ne kadar azaldı, alkol-sigara kullanımı ne biçim düştü; her türlü suç oranında ne büyük azalma var ve ahlaksızlığın kökü nasıl kazındı?!
* * *
O halde devam et RTÜK...
Ben razıyım: Hepimizi leylekler getirdi!