Üretememek, kıymet bilmemek ve Terim meselesine dair...

Aslında hikayeye yalnızca Fatih Terim üzerinden bakarsak duruma tam olarak vakıf olamayız... Bu yazının başlangıcı aslında Fitboldergi yazarı Mazhar Yasin'in şu tweetinde saklıdır: " 1997-2017 arasında 4 büyük kulüpte birden fazla dönem çalışan teknik direktörler (geçiciler hariç):

Beşiktaş : ??
Galatasaray :2 - Hagi & Fatih Terim (4)
Fenerbahçe : 2 -Christoph Daum & Aykut Kocaman
Trabzonspor: 4 -Halilhodzic, Şenol Güneş, Ersun Yanal & Ziya Doğan"

Biz bu memlekette ne yazık ki üretemiyoruz... Hayatın her alanında ayrı sorun mevcut... Oyuncu yetiştirememekten yakınanlar "Acaba yetiştirici yetiştirebiliyor muyuz?" sorusuna bir yanıt verebilirler mi? Üretemediğimiz için dönüp dolaşıp aynı isimler üzerinden gidiyoruz... Plansız olarak ürettiklerimize de kıymet vermiyoruz, kıymetini bilmiyoruz... Demirgrup Sivasspor yardımcı antrenörü Selçuk Erdoğan mesela... 4 yabancı dil bilen futbol alanında doktora yapan Samet Aybaba'nın yardımcısına bir 'şans' tanınır mı sizce bu memlekette... Biz bıkmadınız mı hep aynı hikaye, oyun tarzı, davranış kalıbından...

"Kayıp bir kuşak var elimizde... Geleceği kazanmak adına bir 'devrim' gerekli bir rönesans. Bu köhnemiş sistemle bir adım daha gidemeyiz. Okula başlayan tüm çocuklara her şeyden önce nezaketi, merhameti öğretmeliyiz. Futbolun bir oyun olduğunu yalnızca oyun olduğunu. Oyunda kazanmak kadar kaybetmenin de olduğunu. Rakibe saygı göstermenin sizi yücelteceğini mesela. Yeri gelmişken somut bir öneri ile bitirmek isterim bu yazıyı Ali Ece'ye selam çakarak. "Ayak Oyunlarından Akıl Oyunlarına Futbol" adlı kitabını Milli takım ve tüm kulüp takımlarının istisnasız her yaş grubuna okutulmasını sağlardım mesela. Gençlik ve Spor Bakanlığı devreye girip kitabın okullara dağıtılmasını sağlasa mesela.. Bugünü kaybettik fakat geleceği kaybetmemek adına. Başka bir tahayyül şart"

Yukarıdaki paragrafı 25 Nisan 2016'da yazmıştım... Geleceği kazanmak adına bir adım atacaksak eğer Ali Ece ile birlikte yürüyeceğiz. Medyayı sorgulamak bunun için mühim... Vasatın tahakkümüne karşı çıkmak gerek hayatın her alanında... Başka mümkünlerin kıyısına ulaşmak için değerlerimize sahip çıkacağız. O günkü gibi bitireyim, başka bir tahayyül şart!