Bir olduk

Sevgili dünlük biz İzmir’de büyük bir felaket yaşadık. Yaşadığımız felaketin izleri uzun yıllar hafızamızdan silinmeyecek. Kaybettiklerimizin acılarını asla unutmayacağız. Yıkılan binaların altında hepimiz ezildik, küçüldük, perişan olduk. Çocuklar, anneler, babalar ve hayvan dostlarımızı yitirdik. 6.6 büyüklüğünde bir depremle 15.8 saniye sallandık. Derinlerden gelen büyük ve yıkıcı bir gücün etkisinde kaldık. İzmir’de varlığını unuttuğumuz bir afetle ne olduğumuzu şaşırdık.

Kaybettiklerimiz için yas tutmaktan ve ihmal varsa yasal olarak takipçisi olup hukukun üstünlüğüne inanmaktan başka yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Ancak kalanlar için yapabilceğimiz çok şey var. İlk andan itibaren düşündüğümüz bu olmalıydı, oldu. Neler oldu, neler olmalı ve neler olacak ile ilgili söyleyeceklerim var, anlatacağım.

Ayça Aydın

Ayça Aydın bir depremzede, Bornova’da evi ağır hasar gördüğü için ilk olarak toplanma alanına giden vatandaşlardan biri. Bir inşaat mühendisi. Ayrıca lifestyle alanında içerikler üreten bir sosyal medya hesabı olan @muhendisbirkadin bizi Aşık Veysel Rekreasyon Alanı’nda bir araya getirdi. Biz kimiz? İzmir’de yaşayan birkaç en bilinen tabiri ile bloggerlarız. Depremin ertesi günü önce arkadaşımız Ayça’ya destek olmak için gittik oraya. Ardından başta Ayça’nın yaptığı sonra bizlerin devam ettirdiği sosyal medya paylaşımları ile televizyonlarda göremeyeceğiniz bir yardım hareketinin içinde bulduk kendimizi.

Türkiye’nin her yerinden destek mesajları aldık. Telefonlarımız hiç susmadı. Gelen yardım talepleri ve bunları karşılamak istediğini söylenleri buluşturan ve tamamen kendiliğinden oluşan bir gönüllü platformu oluşturduk. Ayça’nın sesi, sesimiz oldu. Şimdi sesi kısık, konuşmaktan, mücadele etmekten hiç vazgeçmedi. Kimi zaman çaresizlikten ağladı, ona omuz olmaya çalıştık.

Bazen gelen destek mesajları ile coşku dolduk. Özetle biz Ayça’nın etrafında kocaman bir aile olduk. Bu aile, gözünün gördüğü, kulağının duyduğu her yardım çağrısına cevap vermeye çalışıyor. Gücünün son damlasına kadar gelen yardımların doğru yere ulaşmasına gayret ediyor. Kimseyi ötekileştirmeden, kırmadan, dökmeden, incitmeden yapıyor bunları. Kendi adıma önce Ayça’ya sonra oraya koşup gelen herkese milyonlarca kez teşekkür ediyorum.

İzmir etkinlik

Hakan Akın’ı uzun süredir tanıyorum. İşini en iyi şekilde yapmaya çalışan genç bir adam Hakan. İyi günlerimizde, İzmir’de yapılan tüm etkinlikleri paylaşan bir hesabı vardı. Deprem oldu. İlk an konuştuğum insanlardan biriydi Hakan. Elindeki telefona yapışıp üç kanaldan doğruladığı haberleri sayfasına taşıdı.

Çok kısa sürede tahmin ettiğimizden çok daha fazla kişiye ulaşabilmemize yardımcı oldu. Günlerdir çadır kentlerden yayın yapıyor. İletişimimiz hiç kesilmiyor. İhtiyaç listelerini tespit edip, güncel olarak paylaşıyor. Hakan sahada biz Aşık Veysel ’de, gönüllü ailesinin birer parçası olduk. Emeği büyük, hakkı ödenmez.

Üç gün değil

Tek endişemiz, her felaket sonrası olduğu gibi geçeceğimiz ikinci ve üçüncü evreler. Dikkatin dağılması, ilginin ve yardımın azalması. Her şeyin yoluna girdiği düşüncesi. Gelen yardımların yeterli olduğu anlayışı. Gelen yardımların pek çoğu hızlı tüketim ürünleri ve gelen gidiyor.

Bu insanların sonuncusu bile gerçek bir çatı altına başlarını sokmadan bu yardım hareketi görevi tamamlamış sayılmaz bizim açımızdan. Sosyal medya paylaşımlarını eleştiren kesimin elini vicdanına koyması gerek. Hızlı, güncel bilgiyi, geniş bir kitleye ulaştırma olanağımız var ve bunu sonuna kadar kullanacağız. Desteklerinizin takipçisi olacağız. Hiç şüpheniz olmasın.