Derya Özel Yetinmeyi bilir misin?
HABERİ PAYLAŞ

Yetinmeyi bilir misin?

Haberin Devamı


Popüler kültürün, teknolojinin, dejenerasyonun en hit olduğu zaman diliminde yaşamak bizim kısmetimizmiş. Nispeten ucundan denk geldiğimiz o eski alışkanlıklardan mıdır bilinmez, bazen “bu nedir kardeşim” tepkileri veriyoruz. İlişkilerimizi deşiyoruz, lime lime edip bir kadavrayı inceler gibi inceliyoruz. Düzgün giden bir ilişkide birbirine deli aşık çiftleri gördüğümüzde sanki uzaylı görmüş gibi oluyoruz. Hemen arkasından kendi aramızda kazanı kaynatıveriyoruz, “aman canım, bu eski sevgilisine de kör kütük aşıktı, en fazla 5 ay veriyorum…”

Tabii ya, hangi aşk, hangi ilişki 2-3 seneyi geçiyor ki son zamanlarda? (Ben yine romantik kalıp fazla bile ömür biçtim)

Tüketmeye programlandık. Elimize geçen her şeyi tüketiyoruz. Gözümüz rengarenk şekerlerle boyanıyor, onu alıyorsun, daha renklisini sunuyorlar ve sonra daha şekillisini ve daha havalısını ve sonu gelmiyor. Mutlu olmayı beceremiyoruz çünkü yetinmeyi bilmiyoruz. Hem niye yetinelim ki, her zaman daha iyisi, daha renklisi, daha eğlencelisi, daha sağlıklısı ve dahası varken…

Fakat tüm olumsuz düşünceler balçığından kafamızı kaldırıp derin bir nefes aldığımızda, gerçekler de teker teker yüzümüze taze bir nefes gibi çarpıveriyor. Mesele o ki, biz o kafayı o balçıktan çıkarabilelim. Yaş aldıkça edinilen tecrübeler, insanı sonsuz bir zenginlikle kuşatıyor. Artık “neden” sorusunu sormak yerine “biliyorum” ve ya “istiyorum” ya da “istemiyorum” demeyi öğrenmiş oluyoruz. İlişkilerimizde daha sağlam yere basıyoruz. Bu ister sosyal ilişkiler olsun, ister ikili duygusal ilişkiler, ne istediğini bilerek, sana neyin iyi geldiğini bilerek adım atmak, paha biçilemez bir özgüveni de yanında getiriyor.

Şeker kavanozuna kafasını sokmaya çalışan çocuk gibi, hayatın bize sunduğu o müthiş renkli fakat tek seferlik ve zararlı ilişkileri istemiyoruz. Midemizi bozduğunu artık biliyoruz. Uzun ilişkiler deneyimlediğimiz için, uzun bir ilişkinin bize verdiği en kıymetli şeyin güven olduğunu, bazen rutinlerin sıkıcı olmak yerine huzur verdiğini hissetmeye başlıyoruz. Anı biriktirmenin ne kadar kıymetli ve köklenen bir sağlamlık olduğunu farkediyoruz. Birileriyle anı biriktirmek istiyoruz. Gözünü kapattığında, koluna girip seni sağ sâlim götürecek bir çift göz arıyoruz. Hararetli tartışmalar yerine, dingin sohpetleri tercih ediyoruz. Hayattan birlikte keyif alabildiğin, aynı dilde konuşabildiğin, ortak zevklerinin çok olduğu, görmediğin yerlere birlikte gidebildiğin, gördüğün yerleri yanındakiyle yeniden anlamlandırabildiğin, daha uyumlu, daha yapıcı ve hatta en çılgın eğlenceleri birlikte yaşayabileceğin biriyle yaşlanmayı hedefliyoruz.

Artık istediklerin, zevklerin, hayata bakışın daha net. Yetinememe sorunu, galiba biraz daha ergen işi. Olgunlaşmaksa yaşla değil, tecrübeyle sabit…

Sıradaki haber yükleniyor...
holder