Dr. Mehmet Öz Daha az et daha çok sebze ve sağlıklı, ince bir beden!
HABERİ PAYLAŞ

Daha az et daha çok sebze ve sağlıklı, ince bir beden!

İlkel insanlar, yağsız vücut kitlelerinin yanı sıra, sağlıklı beslenme konusunda da çağının ilerisindeydiler. Atalarımızın binlerce yıl önce bildiği şeyleri daha iyi anlamak için tarih öncesi beslenme programını inceledim. Bu programı kahvaltıda, öğle ve akşam yemeklerinde uygulayın. Daha önceden biliyorsunuz. Standart Amerikan beslenme programı doymuş yağlar, şeker ve içinde yapay katkı maddeleri bulunan işlenmiş yiyeceklerle doludur.

Bu tür bir beslenme şekli vücudunuza zarar vererek yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve diyabet gibi hastalıklara neden olabilir. Zararı telafi etmek için yapmanız gereken atalarımızın bitkisel beslenmeye dayalı diyetlerine bir göz atmak.

Haberin Devamı

Günümüzde, yapılan araştırmalar yalnızca vejetaryen diyet uygulayan kişilerin, vejetaryen beslenmeyenlere göre genellikle daha az kalori aldığını, daha düşük kiloya sahip olduğunu ve kalp krizi risklerinin daha düşük olduğunu gösteriyor. Tarih öncesi beslenme...

1. PROTEİN GRUBU: İşte, et severleri şaşırtacak bir bilgi: Almanız gereken toplam kalori miktarının yalnızca yüzde 10’u protein olmalıdır. Bazı protein kaynakları:

- Baklagiller: Mercimek, kuru fasulye ve nohut harika protein kaynaklarıdır.

- Yeşil yapraklı sebzeler: Ispanak, nori (Sushi’nin sarıldığı yosun yaprağı) ve kıvırcık lahana, protein bakımından zengin ve besleyici yiyeceklerdir. Ayrıca bu sebzeler, proteinin yanı sıra kalsiyum, demir gibi diğer pek çok vitamin ve mineral deposudur.

2. KALSİYUM GRUBU:

Özellikle 40 yaşın üstündeki kadınlar için kalsiyum, kemik sağlığı açısından çok önemli bir besin maddesidir. Bazı kalsiyum kaynakları:

- Tofu: Bazı insanlar, haşlanmış soya fasulyesinden elde edilen bu soya peynirinden çekinir çünkü beslenmelerine nasıl dahil edeceklerini bilemezler. Ancak Asya’ya özgü bu gıda hem yemeklerle kullanmak için uygundur hem de kalsiyum deposudur. Yumuşak tofuyu soslarda ve pudinglerde kullanmayı deneyin. Sert tofuyu ise tavada veya salataya dahil ederek hafifçe karıştırın.

- Soya, badem veya pirinç sütü: Bu bitkisel kaynaklı sütler, mandıra ürünlerinin yerine kullanmak için harika alternatiflerdir. Çoğu inek sütü kadar kalsiyum içerir.

Haberin Devamı

3. YAĞ GRUBU:

Bitkisel kaynaklı yiyecekler aynı zamanda önemli besin maddeleri, antioksidanlar, vitaminler ve lif bakımından oldukça zengindir. Ayrıca, sağlıklı yağlardan sayılan doğal yağlar içerirler.

- Tekli doymamış yağlar: Omega-3 ve omega-6 yağ asitleri içeren zeytin ve avokado gibi yiyecekler kalp sağlığı açısından çok yararlıdır.

- Çekirdekler: Kenevir tohumu, keten tohumu ve chia çekirdeği önemli yağ asitleri ve omega-3 bakımından oldukça zengin ürünlerdir. Salatalarınızın üzerine serpiştirebilir veya soslarınıza ekleyebilirsiniz.

? Kuruyemişler: Ceviz, badem ve kaju, omega-3 deposu yemişlerdir. Yaklaşık 50 gram ceviz bütün gün boyunca ihtiyacınız olan tüm sağlıklı yağları içerir.

4. KARBONHİDRAT GRUBU:

Konu karbonhidrat olunca, nitelik nicelikten önce gelir. Farklı renklerde meyveler, sebzeler ve tam tahıllar tüketerek hem basit hem kompleks karbonhidratları birleştirin. Antioksidanlar, vitamin ve minerallerle dolu bu gıdalar sizi kanser, kalp krizi ve diğer birçok kronik hastalıktan korumaya yardımcı olurlar.

Haberin Devamı

-Kırmızı: Çilek, elma, domates

- Turuncu: Havuç, mango, portakal.

- Sarı: Muz, su kabağı, limon

- Yeşil: Taze fasulye, misket limonu, armut.

- Mavi/mor: Yaban mersini, erik, pancar.

- Kahverengi: Tam tahıllı ekmek, makarna ve kinoa. Böyle bir beslenme şekline bütün bütçenizi ayırmanız gerekmiyor, ama çoğunu toptan veya donmuş şekilde alabilirsiniz.

İLİŞKİNİZ NE KADAR SAĞLIKLI?

Eğer ilişkinizin sağlıklı olup olmadığını merak ediyorsanız bu bir soruluk teste göz atın: Aşk ilişkinizi nasıl tanımlıyorsunuz?

A: Süper, çok mutluyum. Hayatımın aşkını buldum.

B: Güçlü ve sağlam, ancak biraz daha kıvılcıma ihtiyaç var.

C: Zorlu, sarsıntılı. Evde olmaktansa işte olmak tercihimdir.

D: İlişkimin olduğu tek varlık çamaşır makinesi.

Şüphesiz, en ideal ilişki, A seçeneğindeki ifadeyle anlatılmış ilişkidir. İnsanlar hakkındaki en şaşırtıcı şeylerden biri, hepimizin hayatta farklı amaçlara sahip olmasıdır. Bazılarımız bir rock yıldızı olmak isterken bazılarımız yıldızları inceler, bazılarımız balık pişirmek isterken, bazılarımız balık yakalamak ister. İlgi alanlarımız, hedeflerimiz ve kariyerlerimiz dış görünüşümüz kadar farklı olsa da en büyük gayretimiz neredeyse herkes için geçerlidir: ‘Canım’ diyebileceğiniz özel kişiyi bulmak, yan yana kıvrılıp yatmak ve televizyondaki şarkı yarışmalarıyla ilgili tahmin yürütmek. Bu aşk, mutluluk ve duygusal bağ hissi ne kadar mutlu olduğumuzla alakalıdır.

Başkalarına ihtiyaç duyarız, başkalarını severiz, başkalarını isteriz. Bu aşk ilişkisindeki bağ (aile ve arkadaşlık seviyesindeki bağlar) olmadan mutlu olmamız çok zordur. Bununla birlikte, ilişkilerimizdeki mutluluk duygusu aşk ilişkilerinin ötesine uzanır. Yani, arkadaş, aile ve evcil hayvanlarımızla oluşturduğumuz güçlü sosyal ilişkiler mutluluğumuza mutluluk katar (tabii, kötü ilişkiler de strese neden olabilir ve sağlığımızı bozabilir). Sağlıklı, tek eşli cinsel ilişki sağlığa fazlasıyla yararlı olmakla birlikte, araştırmalar, iyi bir dosta sahip olmak gibi güçlü sosyal bağların da, eşli ilişkilerin faydalarının yerini tutabileceğini gösteriyor. Ayrıca bu tür sosyal bağlar sıkıcı ve mutsuz evlilikler yapmaktan çok daha iyidir.

İlişkimi iyi yönde nasıl geliştirebilirim?

Çoğu çift, ilişkilerinde yavaş yavaş birbirinden kopar ve yeniden bağlanmaları gerekir. Neden mi? Bir kadın, bir erkekte gördüğü ve takdir ettiği potansiyele bakarak onunla evlenir ve bu potansiyeli yerine getirmesi adına onu kendine göre ayarlamaya çalışır. Aksine, bir erkek, tam istediği gibi olduğu için bir kadınla evlenir ama sonra kadın değişmeye başlar. Yani, aşık olunduğu andan itibaren iki taraf da farklı kulvarlarda yarışmaya başlar. Neyse ki salgıladığınız dopamin ve oksitosin gibi hormonlar sizi bir arada tutan kelepçeler gibidir. Ancak, 5-7 yılın ardından hormonlar azalıp da kelepçeler açıldıkça, evliliğinizi sürekli olarak yeniden keşfetmeniz gerekir ve bu fikirleri eşlerimizle paylaşmamız da çok önemlidir. 30 yıldır evli olan kişiler aslında 4 evlilik yapmış gibidir. Bazen de, ilişkilerimizin çok basit şeylerden dolayı başladığını veya bittiğini düşünürüz. Ancak, ilişlilerimizi, birbirimize iltifatlar etmek, özel buluşmalar ayarlamak (bu tür davranışlar büyük problemlerin ortaya çıkmasını önleyebilir) gibi detaylara daha çok dikkat ederek güçlendirebiliriz.

Eşimle olan ilişkimi canlandırmak için ne yapabilirim?

İlk çıkmaya başladığınızda eşinizin nasıl olduğunu hatırlayın. Birbirinizden etkilenmenize neden olan özelliklerinize odaklanın. Daha çok anlaşmaya çalışın. Evlilikteki en önemli kurallar ikinizin de üzerinde anlaştığı kurallardır. Kimse zarar görmediği sürece (önemli olan da budur) eşler arasındaki her ‘kural’ tartışılabilir. Bu, mali konulardan, çocuk yetiştirmeye, tatil için nereye gideceğinize kadar her şeyle alakalı olabilir. İlişkinize odaklanın. Çocuğunuz olduğu zaman dünyanın onların etrafında döndüğü doğru ama çocuklarınıza veli, ebeveyn, gözetmen, akıl hocası olurken bile öncelikli olan ilişkinizin çocuklarınızla değil, eşinizle olan ilişki olduğunu unutmayın.

Özellikle zaman ve ilgi söz konusu olduğunda bunu hatırlamalısınız. Zor olduğunu biliyorum ama evlilikte ne kadar mutlu olunursa, çocuklarla ilgili konuların üstesinden gelmenin o kadar kolaylaştığını unutmamakta fayda var. Evliliğinize yönelmeniz çocuklarınıza sevgi dolu bir ortamda büyüme olanağı sağlayacaktır. Ayrıca unutmayın ki çocuklarınız bir gün evden gidecek ve hayatınızın geri kalanını geçirmek için yanınızda eşiniz kalacak. Ortak bir görüş belirleyin. Evlenmeden önce çocuklarınıza hiç fast food yedirmemek gibi kararlar almış olabilirsiniz.

Bütün bu evlilik öncesi hedefler ve değerler iyi, hoş ama sürekli olarak yeni sorunlar ve problemlerle (çocuklar, para vs.) karşılaşacağınız için önemli olan, özellikle de ilişkiniz gelişirken, konuşup anlaşarak ortak bir görüş belirleyebilmektir. Ortak görüş belirlerken iki tarafın da problemleri eleştirel olmayan şekillerde ele alması ve çözümlemesi gerekiyor.

Anlaşamadığınız noktalarda, problemleri çözmek için, iki tarafın ortaya sunduğu farklı yaklaşımlardan faydalanmaya çalışın. Spontane davranın. Şu anda, eşinizin hoşuna gidebilecek 3 tane şey söyleyebilir misiniz? O halde bir tanesini yapın. Evet, tam şu anda. Unutmayın ki sürpriz olarak ne yaptığınızın önemi yoktur, önemli olan onun için özel bir şeyler yapmaya vakit ayırmış olmanızdır.

(04.12.2011 tarihli Pazar Postası'ndan alınmıştır.)

Sıradaki haber yükleniyor...
holder