Erkut Can Rakamkolik olduk...
HABERİ PAYLAŞ

Rakamkolik olduk...

“Hadi bana 10’a kadar say”la başlayan sayılarla ya da rakamlarla tanışıklığımız, sonra okullarda notlarımızla, sonra da maaş miktarlarımızla devam etti. Bugüne kadar bir şekilde hep hayatımızdaydı rakamlar. Ancak, Covid-19 olayının başlamasıyla birlikte hayatımızın bir parçası oldu. Sağlık Bakanı’nın her gece açıkladığı o mavi panodaki rakamları, iki elimiz kanda olsa bekler olduk. Öyle ki, alt alta dizilen rakamları, bir önceki günle, günlerle hemen kıyaslayabiliyoruz. Ancak son günlerde önce iki rakama bakıyoruz. Vaka sayısı ve vefat sayısı. İyileşen hasta sayısı sonra geliyor. Sol taraftakiler ise en sonra. Sorun birine dünkü vefat sayısı kaçtı diye, hemen cevabı alırsınız. Dilerim bir gün gündemden kalkar ama ne zaman. Bu gidişle zor.

Haberin Devamı

Mesafeli beş vakit

Evet hepimiz o mavi panonun gündemden kalkmasını, vaka sayısının hiç olmazsa 700’lerin altına düşmesini bekliyoruz ama düşeceğine artıyor bile. Arttıkça da, normalleşme adı altında yasak olan yeni kapılar açılıyor. Her gün. Önce cemaatin sosyal mesafeye ve maskeye dikkat ederek beş vakit namazı camilerde kılabileceği izni çıktı. Olabilir bence. Tabii uyulursa.

Çal ama oynama

İki gün sonra da düğünlere izin çıktı. Evet, belki camilerde sosyal mesafe korunur da, düğünlerde, hele bizim, danslı, halaylı, göbek havalı düğünlerimizde nasıl olur bu diyecektim şartları gördüm vazgeçtim. Mesafe, maske orada da var. Ayrıca canlı müzik de.

Ama dans yokmuş. Gelin-damat dışında halay da. İmkanı var mı? Açık hava düğünlerinde daha toleranslı davranılacakmış. Peki kim bulacak o kadar parayı. Tiyatrolara da izin çıktı. Ağır şartlarla. İnşallah bu şartlar böyle kapalı salonlarda ekmeği peşinde koşanların sonu olmaz.

E, bekliyorum artık

Önce, Anneler Günü’nü uydurdular. Yıllar sonra da hadi ayıp olmasın diye, Babalar Günü’nü. İkisi de Amerikan icadı. Şimdi pandemiden dolayı yüzde 15 küçülmenin beklendiği, 50 milyona yakın kişinin işsiz kalacağı Amerikalılara bir teklifim var. İşsiz güçsüz oturuyorsunuz. Bırakın dövüşmeyi de hemen bir Dedeler Günü icat ediverin.

Haberin Devamı

Öncekiler gibi pek alışveriş olmaz ama, bunun sonrasını düşünün. Ayrıca unutmayın. Herkes ana baba olabilir ama dede olamaz. Dede olmak zordur. Yaşın kemale ermesi lazım. Bilmem anlatabildim mi.

Sağlık Bakanı Koca bile dikkat çekti. Salgında ölümlerde yaş ortalaması 71-74’e çıkmış. Yani 65+++++’ya doğru geliyor.

Elinizi çabuk tutun biraz eyy Amerikalılar!

Noktayı koydum ama aklıma geldi. Geçen hafta Babalar Günü’nde, yazılısı, görseli, sosyali yani top yekun medyada bütün babalar muhteşemdi. Demem o ki, herkesin anası babası bu kadar muhteşem ise, sevgi, ilgi, övgü bir günlük mü? Daha da ötesi, bu kadar muhteşem ana-babadan her gün üçüncü sayfaları dolduran sapıklar nereden çıkıyor. Hadi neyse…

‘Gerçek sevgi denilen duygu nedir biliyor musunuz? En kızdığınız zamanda bile onun kötülüğünü dileyememektir.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder