Kadir Topbaş'la baş başa

Bu hafta ikinci başkanlık döneminin birinci yılını dolduran İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’la eğitimin sorunlarını konuşmak üzere bir araya geldik. Yoğun İstanbul gündemi arasında Başkan Kadir Topbaş eğitim konusuna büyük önem verdiğini her cümlesinde vurguladı. Topbaş, özellikle kurumlar arasında taassubun giderilip, hizmet söz konusu olduğunda işbirliğinin eğitimde sorunların önemli bölümünü çözdüğünü düşünüyor.
İstanbul’un eğitim sorunlarının başında okul ve derslik konusu geliyor. Bu metropolde yılda 200 bin doğum gerçekleşiyor. Başkan Topbaş’tan ekonomik koşulların etkisiyle İstanbul’a göçün azaldığını, bu nedenle özellikle göç nedeniyle derslik probleminin yaşanmadığını öğreniyoruz. Başkan, eğitim alanı eksikliği deyince konuya sadece derslik olarak bakılmasına itiraz ediyor. Bir çocuk önce aile içinde eğitiliyor. Okulla tanışmasının ardından toplumun ve çevrenin eğitimi önem kazanıyor. Çocukları toplumun geleceği olarak görüyorsak, onlara mensubiyet duygusu aşılamak ve motive etmek için sadece okul binası yetmiyor. Kampuslarda okumayan çocuklar sosyal hayatı okulda yaşayamıyor.
Şehir plansızlık içinde. Başkan Kadir Topbaş da okul arsaları tespit edilirken bu konuların düşünülmediğini itiraf ediyor. Arsalara ‘okul sığdırabilir miyiz?’ düşüncesiyle okul inşa edilmiş. Oysa okulda verilen eğitim hizmetinin kalitesi ülkenin geleceğini belirliyor. Kadir Topbaş, ‘Yerel yönetimler olarak yol ve bahçeleri 1-2 yılı ihmal etsek daha sonraki yıllarda bunu telafi edebiliriz ama bir çocuğun 1-2 yılını ihmal ettiğimizde bunu telafi edemeyiz. İstanbul’un kendi özelliğinden dolayı, karmaşasından dolayı kişinin çok iyi motive etmezseniz, yönlendirmezseniz, değerlerinizi veremezseniz bir müddet sonra çocukları tanıyamazsınız. Bunu batıda görüyoruz. Modern ülkelerde de bu sıkıntı yaşanıyor’ sözleriyle okulların aileden sonra gelen en önemli eğitim kurumları olduğu gerçeğinin altını çiziyor.
O günkü sohbetimizde Başkan Kadir Topbaş, özel öğretim kurumlarının rekabet dolayısıyla çıtayı üst noktalara taşımasından memnuniyet duyduğunu, bu okulların teşvik edilmesi, arsa kolaylığı sağlanması gerektiğini de inandığını da söyledi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın da görmek istediği gibi, İstanbul daha farklı fonksiyonları üstlenen bir kent olmalı. Bunun için sadece bizlerin istemesi, talep etmesi, yaşama geçirmek için çabalaması yetmiyor. Bu talebe yanıt verecek kurumların da harekete geçmesi gerekiyor.