Giriş
Ben kadın ve erkek eşitliğinin her alanda yaşandığı bir evde büyüdüm. Hatta kız çocuk olarak her zaman daha avantajlı, daha kıymetli oldum. Üniversiteyi bitirip hayata atıldığımda kadınların ağırlıkta olduğu, hatta kadın olmanın pozitif ayrımcılığının hissedildiği bir şirkette, üstelik kadına veya erkeğe değil, fikire ve insana değer veren kişilerle çalıştım.
Ben istiyorum ve diliyorum ki bu ülkede herkes benim gibi şanslı olsun. Hatta şanslı da demeyeceğim, kadınlar için bu hayatlar sıradan ve olağan olsun.
Ama olmuyor işte. Türkiye gerçeğinde çok çok küçük bir yüzdeyi oluşturuyor ben ve benim gibiler. Bunun için acilen bir şeyler yapılması gerekiyor.
Bir ülkenin gelişip bir adım öne çıkabilmesi için tek çare okuyan, hayata katılan kadınların daha da artması. İşte tam da bu konuda yıllardığım çalıştığım şirketim çok başarılı bir projeye imza attı: “Baba Beni Okula Gönder”.
‘Baba Beni Okula Gönder’
10. yılında olan bu müthiş sosyal sorumluluk projesi kapsamında kız çocukları için 33 yurt, 12 ilköğretim okulu yapıldı. 10 bin 500 civarında kız çocuğuna eğitimlerine devam ettikleri süre boyunca burs verildi.
Her yıl 3 bin 500’e yakın kız çocuğu, yapılan yurtlarda barınma imkanına kavuştu. Kısacası pek çok kızımızın ve onlarla birlikte ailelerinin de hayatları değişti. Ama yetmiyor tabii.
İnatla ve sebatla devam etmek; yapılanları, yapılacakları anlatmak ve cesaratlendirmek gerekiyor. Kız çocukları ve erkek çocuklar arasındaki eşitsizliklerin ortadan kaldırılması için sürekli mücadele etmek gerekiyor.
Dünya Kız Çocukları Günü
İşte bu noktadan hareketle 8 Ekim Perşembe günü Türkiye’de kız çocuklarının eğitim konusunda yaşadığı sorunları, eğitimin kız çocuklarının hayatında yarattığı farkı ortaya koymak amacıyla Birleşmiş Milletler, Aydın Doğan Vakfı, UNFPA, UNICEF ve UN WOMEN, bu yıl ilk kez ‘Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı’nı düzenlendi.
Ana teması ‘Güçlü Kızlar, Güçlü Yarınlar’ olan konferans; UNICEF Türkiye Temsilcisi Philippe Duamelle, Aydın Doğan Vakfı Başkanı Hanzade Doğan Boyner, UN WOMEN Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü ve Türkiye Temsilcisi Ingibjorg Solrun Gisladottir, UNFPA Türkiye Temsilcisi ve Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan Ülke Direktörü Karl Kulessa, Birleşmiş Milletler Mukim Koordinatörü Kamal Malhotra’nın yanı sıra Türkiye ve dünyadan önde gelen isimlerin katılımı ve katkılarıyla kız çocuklarının eğitim yoluyla güçlenmesi konusu pek çok bakış açısıyla tartışıldı.
Bir gün bile olsa bütün dikkatler kız çocuklarının üzerine çevrildi. Eşitsizliğin giderilmesi için yeni projeler yeni fikirler ortaya atıldı.
İki kız çocuk annesi ve Doğan grubu çalışanı bir kadın olarak Aydın Doğan Vakfı’nın kız çocukları için yapılan tüm bu değerli çalışmalarla gurur duyuyorum.
