Filiz Özkol İyi, kötü, çirkin
HABERİ PAYLAŞ

İyi, kötü, çirkin

İyi, kötü, çirkin kelime üçlemesi. Bitmeyen bir senfoni gibi. Yüzyıllardır var. Kendimizi kategorize ettiğimiz bir kelime topluluğu. İnsanlık sanki üçe ayrılmış gibi. Herkesin bir sınıfa ait olma duygusu için yaratılmış gibi. Çok uzun zaman önceydi. Eskilerden gelme bir hikayenin günümüze yansıması.

Kötü canavarlar masallarını yaratan bizler kendi paradokslarımız arasında kaybolmadık mı? Birinci ve ikinci dünya savaşlarını anımsayacaksınız. Çok sevdiğimiz bir duvar yazısı vardır: Oyunun sonunda şah ve piyon da aynı kutuya konur.

Haberin Devamı

Herkes başlangıç noktasına dönüş yapıyor. Topraktan geldik toprağa gideceğiz. Kötü ve çirkin oyunların içinde, iyilere yazık değil mi?

İşte son dünya olayında; Ukrayna savaşının başlaması. Kapitalizmin sonu yok. Sadece devlerin gizli arzularının halk üzerinde kullanılması. Olan masum insancıklara oluyor. Kimse yerinden yurdundan atalarından geçmişinden kopmak istemez. Değişen dünya düzeni içinde faturayı daima yaşam mücadelesi içinde olan küçük insancıklar ödüyor. İyiler kazanır cümlesini ne çok severdik. Yaşadığımız acıların türü ne olursa olsun, sonunda masum duyguların galibiyeti içinde kulaklarımız doldurularak büyüdük. Zavallı insanların bir avuntusu muydu?

Dünya toplumlarının kendi içinde yaşadıkları sosyal ve ticari ilişkilerin içi içe girmesinden kaynaklanan, çürümelerin önüne geçmek bazen imkansız hale gelebiliyor. Fazla medeniyetin hazımsızlık yarattığını üst medeni toplumlar gözümüzü oya, oya iyice içine soktular. Olumlu başlayan ilişkilerin sonrası istenmeyen bir şekilde bitebiliyor.

1835'lere dayanan bir öykü. Her şey Amerikan hikayesinin dünya üzerindeki yaptırım gücüyle başladı. Ülkeler ve sistemler doğar, büyür ve ölürler. Tarih sürecinde kendi barış ve üstünlüklerini belli dönemlerde dünyaya hâkim kılan; Roma, Bizans ve Britanya İmparatorlukları tarih sahnesinden nasıl ayrıldılarsa, bir gün Amerika da dünya sahnesinden kaybolacaktı. Tarihin tek düze gitmeyeceğinin hatırlanması gerektiği bir çağda, ABD tarihin tekerrürden ibaret olacağını unutmuşa benziyor… Amerikalılar neden bu kadar gaddar? Dünyanın geri kalan kısmında, yaşayan insanlara karşı niçin bu denli küstah ve kaba? Yüksek egosunun arkasında neler gizli. Kabul; çok mücadele verdiler çok savaştılar fakat öfkelerini niye başka ülkelerden acımasızca çıkardılar? Üstelik bomboş kıtayı istila edip, orada yaşayan yerli ırkı yok etmeye çalışırken gerçekten haklı mıydılar? Yolun başı daha başında yanlıştı.

Haberin Devamı

Vahşi batı geri geldi. Uyuyan dev kötü uyanıyor. Karşısında kendi kadar güçlü bir dev Rusya. 1945 yıllarından sonra belki de ilk defa bu kadar zorluklarla karşı karşıyalar. "İy, kötü, çirkin" filmini hatırlayanların dudaklarındaki gülümsemeyi görebiliyorum. Bu film, Amerikan kültürünün yansıtıp ve bunu başkaları tarafından nasıl görüldüğüne yardımcı olan geçmişin en güzel örneğiydi. Özellikle yeni nesiller kesinlikle izlemeli. Müzik listelerinde yıllarca yerini koruyan ve akıllardan gitmeyen filmin melodisini Hugo Montenegro Orkestrası yapmıştı, anımsayanlar bilir.

Haberin Devamı

Yazılacak o kadar çok şey var ki. Emperyalist ülkelerin kapitalist sistemleri karaya oturdu. Depresyona uğramış beyinlerin yanlış bir melodiyle dans etmesi gibi. Herkes birbirinin ayağına basarak dünyayı çarşamba pazarına çeviriyorlar. Kaynayan bir kazanda yanık içindeyiz. Eski öğrendiklerimizi unutalım. Maalesef artık iyiler kazanmıyor.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder