Funda Duru Nova Norda: İşimi tutkuyla yaptığımdan rüzgar arkamdan esti. Ben sadece birkaç yelken ayarlaması yaptım
HABERİ PAYLAŞ

Nova Norda: İşimi tutkuyla yaptığımdan rüzgar arkamdan esti. Ben sadece birkaç yelken ayarlaması yaptım

Ruhu iyi insan, sesinden de ortaya çıkardığı işlerden de hemen anlaşılıyor. Nova Norda da ruhu iyi insanlardan biri. Her bilgiye değer veriyor, yaşamın anlamını üzerine düşünüyor, sorguluyor… Boğaziçi Üniversitesi’nde sosyoloji okumuş ve üç yıl boyunca reklam sektöründe çalışmış. İçindeki müzik ağır basınca da kurumsal kariyerini bırakmış ve sahnede kendisine keyifli bir dünya kurmuş. Dağ, tepe aşarak yolunu bulmuş birinin hafifliği ve huzuru var üzerinde. Şarkılarına ve sözlerine kulak verin…

Nova Norda: İşimi tutkuyla yaptığımdan rüzgar arkamdan esti. Ben sadece birkaç yelken ayarlaması yaptım

Nova Norda mahlasının hikayesi ne?

Haberin Devamı

Nova Norda, benim için Kuzey Yıldızı demek. Herhangi bir dilde karşılığı yok. Tamamen benim uydurmam. Bir şey kendi kendine aktığında en güzel formuna ulaşır. İzin verirsen içindeki hazine dışarı taşar ve her şey daha da güzelleşir. İçindeki hazineyi keşfettiğinde kaybettiğin Kuzey Yıldızı’nı bulmuş gibi olursun ve sana hep yol gösterir. Gözünü kapatıp “Ben ne istiyorum?” diye düşündüğünde hep o cevabı gösterir gibi hissederim. Nova Norda da bu anlamda iç seslere ithafen verdiğim bir isim oldu.

İçinizdeki müziği ilk keşfettiğiniz anı hatırlıyor musunuz?

Aslında bu keşif babaanneme ait. Babaannemin sesi çok güzeldi. Hep müzisyen olmak istemiş ancak ailesi müsaade etmemiş ve içinde ukde kalmış. Benim müziğe yatkın olduğumu keşfetmiş ve aileme bana piyano almalarını vasiyet etmiş. O zamandan beri uyduruk uyduruk da olsa besteler yapıyordum. Müziğin matematiğini anladıkça da bestelerim şekillendi. Şarkılarımı arkadaşlarıma dinlettikçe çok sevdiler. Biri video çekti, biri sahne tasarımımı yaptı. Tutkuyla müzik yaptığımdan rüzgar da arkamdan esti. Ben sadece birkaç yelken ayarlaması yaptım.

Bağımsız bir müzisyensiniz. Sürekli ne yapman gerektiğini söyleyen biri olmadan, istediğin alanda üretebilmek müthiş bir şey.

Bağımsız müzisyen olup da kimsenin standardına uymadan geçimimizi sağlayabilmemiz harika bir şey. İnsana gerçek anlamda özgür hissettiriyor. Bir de sözlerinin, melodilerinin nasıl olması gerektiği konusunda eminsen kimsenin diyecek bir şeyi de kalmıyor. Müziklerimin aranjmanlarını, düzenlemelerini kendim yapıyorum ve en son bir prodüktörle çalışıyorum.

Haberin Devamı

DEVAMLI BİR ŞEYLERDEN KAYGILANMA DURUMU HAYLİ SİNİR BOZUCU

Yaşamla ilgili kaygılı olduğunuz konular ne?

Devamlı bir şeyden kaygılanma durumu hayli sinir bozucu. Bağımsız müzisyen olunca, hem bestekâr hem reklamcı hem sahne tasarımcısı hem orkestra şefi gibi davranman gerekiyor ve bunun iş yükü çok büyük oluyor. Aynı anda çok fazla şey düşünmek gerekiyor. Hem zevkli hem yorucu.

BluTV’de yayınlanan ‘Çıplak’ dizisi, son zamanlarda en beğendiğim yapımlardan biri oldu. Sıradanlığa yeterince doymuştuk. Siz de bu dizi için ‘Beteri Yok Uslanmaktan’ adında bir single yaptınız. Bu tabu kırıcı projenin bir parçası olmak ne hissettiriyor?

Can Evrenol, bir gün bana ‘Çıplak’ dizisini çekeceğini anlattı ve dizinin müziğini yapmamı istedi. Tam da o dönem bana bir türlü ilham gelmiyordu. Beste yapmak istiyordum, bir türlü çıkmıyordu. ‘Çıplak’ benim için iyi bir malzeme oldu. Can, bana senaryoyu yolladı. Ben de başkarakter Eylül üzerinden, Eylül’ün anlatmadığı bir hikaye anlatmış oldum. ‘Çıplak’ bana bu şarkıyı yaptırdığı için çok mutlu oldum.

Haberin Devamı

Sahne kostümleriniz de hayli farklı, ışıklı ve havalı. Siz mi seçiyorsunuz?

Styling’imi Nil Ninat yapıyor. İyi anlaşıyoruz. Tarzım zaman içinde oluştu. Bir gün sahnede topuklu ayakkabı giyip zıplayamadığımı fark edene kadar o ayakkabıyı giymenin mantıklı olduğunu düşünüyordum. Sonra bir daha asla sahnede topuklu ayakkabı giymedim. Hareket edebilmek benim için çok daha önemli. Renkli ve enerjik bir tarzla rahatlığı buluşturmaya çabalıyoruz. Işıklı sahne kostümümü de Gülçin Çengel tasarladı. Şarkı ritmi yükseldiğinde ışıklar yanıp sönüyordu, düştüğünde de renk değiştiriyordu. O kostümün hazırlanması 7-8 ay sürdü.

KADIN, BİR OBJEDEN MİLYARLARCA KAT FAZLADIR, BUNU ANLADIKLARINDA HER ŞEY DEĞİŞECEK

Tüm dünyada artan şiddet olayları kitlesel bir bunalımın sonucu mu sizce? İnsanlık 21. yüzyılı kaldıramıyor mu?

Özellikle erkek şiddeti haberleri inanılmaz arttı. Kadın bir objeden milyarlarca kat fazladır. Değerleri vardır. Bunu anladıklarında her şey değişecek. Bence dünya ilk defa bu tarz bir dönüşüm yaşıyor. Sosyal medya sayesinde hiçbir şey gizli kalamıyor ve bizler de sessiz kalmamalıyız. Susmak bir taraf seçmektir.

KENDİ HALİMDE YAZDIĞIM BİR ŞARKIYI BİR SÜRÜ İNSANLA BAĞIRA ÇAĞIRA SÖYLEMEK MUHTEŞEM BİR HİS

Sahnedeki Nova Norda ve yeryüzündeki Nova Norda arasında nasıl farklar var?

Bazen soruların cevabını bulamıyorum ve kaybolmuş hissediyorum. Çok düşünüyorum ve sorguluyorum. Bu da beni düşürebiliyor. Aslında aşırı herhangi biriyim. Sahnedeki Nova Norda’ya hayranlıkla bakanları biraz garipsiyorum. Birçok karmaşam ve belirsizliklerim var. Sahnede kendimi çok güçlü ve enerjik hissediyorum. Hiçbir şey bana dokunamazmış gibi... Dinleyicilerden de inanılmaz güç alıyorum. Evde kendi halimde yazdığım bir şarkıyı birçok insanla bağıra çağıra söylemek muhteşem bir his.

Boğaziçi Üniversitesi’nde sosyoloji okumuşsunuz. Sosyoloji eğitimi almış biri olarak Türkiye’yi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Karşımdakilerin söylemlerindeki alt metinler neler, bir görselin alt anlamları neler, gibi konular üzerinde durduğumuz için sosyoloji okumak gözümü çok açmıştı. Türkiye’yi değerlendirecek kadar büyük konuşmak istemem. Sosyolojik değerlendirmelerimi genel olarak kendi iç dünyamda yapıyorum.

Türkiye’deki diğer bağımsız müzisyenlerden kimleri dinlemeyi seviyorsunuz?

‘Şarkıların Ev Hali’ albümünü birlikte yaptığım Birkan Nasuhoğlu, Canozan, Sedef Sebüktekin’in müziklerini çok beğeniyorum. Zaten birbirimizin müziğini çok sevdiğimizden bir araya geldik.

100 SENE SONRAKİ TEKNOLOJİYİ DAHA GENÇ BİRİOLARAK TECRÜBE ETMEK İSTERDİM

Dinozorları çok merak ettiğimden ‘Dinozorlar’ şarkınızı çok seviyorum. İnsanlar dünyayı işgal etmeden toparlanıp gitmeleri bence çok akıllıca. Onların zamanında yaşamak ister miydiniz?

Dinozorların zamanından daha çok 100 sene sonra neler olacak, aşırı merak ediyorum. Temelleri atılmış teknolojilerin geldiği noktayı görmeyi çok isterdim. Her şey yolunda giderse ömrümün sonlandığı yerlerde teknoloji hız kazanmış olacak. O teknolojiyi daha genç biri olarak tecrübe etmek isterdim.

Müzisyenlerden oluşan şampiyonlar liginde kimler var?

İnsan ergenliğinde ne dinlerse o müziklere tutunuyor. Depeche Mode, Kanye West ve Robyn’i çok severim.

29 yıldır dünyanın misafirisiniz. Bu aralar gezegenimizle aranız nasıl?

İlk zamanlar, kariyerimdeki ne ufak gelişme beni göklere çıkarıyordu, şükran dolu hissettiriyordu. İşler gelişince ve güzelleşince her şey biraz normalleşti. Müziğimden emin olmaya başladıkça açılan kapıların şekilleri değişti. Artık kendimi yarını öngöremeyen, belirsizlik içinde hissetmiyorum.

Hangi süper gücünüz olsun istersiniz ve o süper güçle ne yapmak isterdiniz?

Büyüklü küçüklü, dünyada birilerine zulmeden herkesin bir sonraki hayatlarında o zulme uğramalarını garanti etmek isterdim. Bence bu her şeyi çözerdi. Herkes empati kurmak zorunda kalırdı.

NOVA NORDA KOLYELERİNİN GELİRİYLE İHTİYACI OLAN BİR OKULA MÜZİK ODASI YAPTIRACAĞIZ

Kısa süre önce Nova Norda’nın sembolü olan kolyeleri satışa çıkardım. Satıştan elde ettiğim tüm gelirle bir müzik odası açacağım. Sürekli insanlara içimdeki müzik tutkusundan bahsediyorum ama çocukluğumdan beri piyano çalmıyor olsam belki de bu tutkuyu tanımayacaktım. Bu, bazen imkan meselesi oluyor. Ailem inanılmaz zengin değildi ama bana bir org alabilmişlerdi. TOÇEV’le işbirliği içindeyiz. İhtiyaç sahibi bir okula müzik odası yapacağız ve bu müzik odasını babaanneme ithaf etmek istedim.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder