Perşembe gecesi Fazıl Say’ın İzmir Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’ndeki piyano resitaline gittim. Resitalde, Johann Sebastian Bach’ın başyapıt eseri ‘Goldberg Varyasyonları’nı çaldı. Fazıl Say sayesinde Johann Sebastian Bach’ın sihrini yaşadık. Sonlara doğru enerjisi ve tutkusu daha da artarak sanatını dinleyicilerle paylaşan bir Fazıl Say izledik. Bu resitalin büyüsüden sonra Fazıl Say’a minnet duyarak Türkiye’nin ilham veren dünyaca ünlü kadın piyanistlerinden bazılarını köşemde onurlandırmak istedim.
‘Harika Çocuk’ İdil Biret
1971 yılında Kültür Bakanlığı tarafından Devlet Sanatçısı unvanı alan İdil Biret, henüz dört yaşındayken Bach’ın eserlerini çalabiliyordu. Altı yaşındayken herkes onu ‘Harika Çocuk’ olarak tanıyordu. Yedi yaşına geldiğinde ise dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, onun için ‘Harika Çocuklar Yasası’nı çıkardı. Bu kanun özel yetenekli çocukların yurt dışına devlet bursuyla gönderilip yetiştirilmelerini sağlıyor. İdil Biret, bu kanunla Paris Konservatuarı’na gitti ve nitekim okulu birincilikle bitirdi. Şimdi 80 yaşında ve sayısız ödül ve nişan sahibi bir sanatçı olarak üretmeye devam ediyor.
‘Mükemmel bir piyanist’ Gülsin Onay
Bir başka ‘Harika Çocuk’ Gülsin Onay, piyano eğitimine üç buçuk yaşında başladı ve bugün 67 yaşında. İlk resitalini altı yaşında, TRT İstanbul Radyosu’nda verdi.
Dünyaca ünlü müzik eleştirmeni Peter Cossé, Gülsin Onay için, “Duyarlı bir kesinliğe ve zekice bir parıltıya, en hassas şeyleri bile maharetli parmaklarına neredeyse gülümsercesine emanet etme yeteneğine sahip mükemmel bir piyanist” diyor. ‘Harika Çocuklar Yasası’ndan yararlanarak o da Paris Konservatuarı’nda eğitim aldı. Venezuela’dan Japonya’ya kadar tüm dünyanın kulaklarında izi var.
Mütevazı bir yetenek Ayşegül Sarıca
1935 yılında İstanbul’da doğan Ayşegül Sarıca da 1951’de Paris’e gidip eğitimini tamamladı. 1959’da Uluslararası M. Long-Jacques Thibaud Yarışması’nda Paris Kenti Ödülü’nü kazandı. Birçok ünlü şefle neredeyse dünyanın her yerinde sayısız konser verdi. 1971’de Devlet Sanatçısı unvanı, 1974’te ise Fransa Kültür Bakanlığı’ndan madalya aldı. Onunla çalışanlar mütevazı bir yetenek ve eşsiz bir hoca olduğunu söylüyor.
Hem piyano hem klavsen: İklim Tamkan
İzmir’de doğan, 38 yaşındaki İklim Tamkan, 1995 yılında başladığı müzik hayatı boyunca Türkiye ve dünyada resitaller verdi. Ayşegül Sarıca, Ali Darmar, Namık Sultanov ve Giovanni Battel gibi sanatçılarla çalışma fırsatı buldu. 2002 yılında Graz Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi Piyano Ana Sanat Dalı Solistlik Bölümü’ne, Prof. Walter Groppenberger’in sınıfına kabul edildi. Yan dal olarak klavsen de çalıyor. Fazıl Say’ın prodüktörlüğünde piyasaya çıkmış olan ‘İlk Atlas’ isimli bir albümü var.
Kraliçe Elizabeth’i büyüledi: Lara Melda Ömeroğlu
Londra doğumlu Lara Melda Ömeroğlu, BBC’nin 44 yıldır düzenlediği 'Yılın Genç Müzisyeni' yarışmasında birinci olduğunda 16 yaşındaydı. Bugün 28 yaşında ve İdil Biret, Gülsin Onay ve Fazıl Say’ı örnek aldığını her fırsatta dile getiriyor. Kraliçe Elizabeth’in bursuyla Royal College of Music’te eğitim aldı ve 2016 yılında birincilikle mezun oldu. Viyola da çalıyor.