Giriş
24 Nisan kâbusu sona erdi.
Bir yıl daha rahat edeceğiz. Obama, “Soykırım” demedi sadece “Büyük felaket” dedi diye neredeyse bayram yapacağız!
Bir tarafta bütün politikasını Türkiye düşmanlığı üzerine kurmuş, ancak ekonomik açılımı da sadece Türkiye üzerinden olabilecek eli kolu bağlı bir Ermenistan devleti. Diğer yanda Ermenistan’a bir kuruş yatırım yapmayan, yaşadıkları Amerika, Fransa gibi ülkelerde Ermenistan üzerinden siyasi rant kazanmaya çalışan, o ülkelerde seçim malzemesi olmaktan öteye gidemeyen Diaspora.
***
Türk Dışişleri bu yıl haklı bir çıkış yaparak Obama’nın açıklamasını protesto etti.
1915’te yaşanan olaylara tek taraflı bakılmaması gerektiğini vurgulayarak üçüncü ülkelerin hariçten gazel okumaya hak ve yetkileri olmadığını ABD’ye sertçe bildirdi.
1981’de dönemin başkanı Ronald Reagen’ın 1915 olaylarını soykırım olarak değerlendirmesinin bugüne kadar Ermenistan’a ve Diaspora’ya ne katkısı oldu ki.
O laflar bir gün sonra güncel siyaset gerçeğinde Türkiye’nin ağırlığı altında ezildi gitti.
***
Türkiye’nin siyasi varlığı dün İstanbul’da toplanan ‘Üçlü Balkan Zirvesi’nde ‘tekrar’ hissedildi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi Başkanı Haris Sladziç ve Sırbistan Cumhurbaşkanı Boris Tadiç’i İstanbul’da buluşturan Türk Dışişleri, Balkanlar’da ne kadar etkili olduğunu hem NATO, hem de Avrupa Birliği ülkelerine gösterdi.
24 Nisan’da günün adamı, ne günü kurtaran Obama, ne de ülkesini nefretle ayakta tutmaya çalışan Sarkisyan oldu.
Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarihe 24 Nisan 2010’da Bosna Hersek ve Sırbistan arasında başlayan barış görüşmelerinin mimarı olarak geçti.
Gerçek bu.
