Tecavüzcü Mehmet H.
1 ay boyunca işkence yaptı, tecavüz etti. Tecavüz ettiği canlının bedeninde tümörler oluştu. Bu nedenle hayata veda etti.
Tecavüzcü O.K.
Boyu yetişmediği için teneke kutu üzerine çıkarak tecavüz etti. Plakası tespit edildi, gözaltına alındı, ardından serbest bırakıldı.
Katil Alp E.
Komşusunun bahçesine girerek soğuk kanlı bir şekilde tabancayla ateş ederek öldürdü. 7 yıl önce de başka bir canlıyı arabayla çarparak öldürmüştü. Katil bunu artık bir huy edinmişti. Ancak o da diğerleri gibi serbest kaldı.
Katili henüz bulunmadı (Bulunmayacak)
Madde bağımlıların mekanı haline gelen inşaatta, önce gözleri oyuldu, ardından yakıldı. Failleri asla bulunmadı. “Faili bulunmadı” dedik ama bulunsa ne olacaktı? Diğer katil ve tecavüzcülerin aldığı cezayı alacaktı.
Neydi cezaları?
600 TL
Bir canlı düşünün. Tecavüz edilen, bıçaklanarak öldürülen, silahla evinin önünde vurularak öldürülen, tekme atılan, sopayla dövülen, evi gözlerinin önünde darmadağın edilen, yemek kaplarına sigara izmariti atılan, kendi yemeğini yapamadığı halde önüne koyulan bir kap yemeği çöpe atılan, komşusu tarafından gürültü yapıyor diye öldürülen, sokakta geziyor diye demir parmaklıklar ardına gönderilen bir canlı…
İçiniz acımıyor mu? Canice ve vahşice gelmiyor mu? O zaman söyleyecek başka da bir şeyim yok.
Geçen günlerde Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Başkanı Ahmet Kemal Şenpolat'a ait bir söze denk geldim.
Ne demişti Şenpolat?
Hayvanları ‘koruma’ kanunu böyle devam ettiği sürece hayvanlara işkence ya da tecavüz edene, öldürene sadece idari para cezası verebileceğiz. Tutuklama yapamayacağız, bu kişilerin sabıkasına herhangi bir işlem uygulayamayacağız. Üstelik hayvanlara kötü muamele eden insanlara biz devlet olarak şunu da teklif edeceğiz; peşin fiyatına dört taksitle cezayı bile ödeyebilirsin.