Giriş
Hatırlarsınız… Dilan Çıtak Tatlıses, Nişantaşı’nda bir güzellik merkezinde saldırıya uğramıştı.
Bir kişi yaralanmış, Dilan neyse ki yara almadan kurtulmuştu.
Olayın hemen ardından görüntülenen Dilan Çıtak, gazetecileri görünce adeta çıldırmıştı.
Dilan Hanım kendisini görüntüleyen bir gazeteciye, “Neden çekiyorsun? Gazetecisin diye burnuma sokarak bunu mu çekmen lazım?” Sana dava mı açmamı istiyorsun?” diye tehdit ediyor görüntülerde...
Yaşananlar özel bir sorunmuş… Çekilmesini istemiyormuş.
Sokağa çıkma yasağına uymayan, üstüne bir de polis memuruyla tartışan, hakkında soruşturma başlatılan Dilan Çıtak’a ufak bir hatırlatma yapalım...
“Babamdan nefret ettiğim zamanlar oldu” diye içini dökerken, “Aman bize ne biz gazeteciyiz. Bunlar özel sorun bizi ilgilendirmez” demeyip haber yaptık.
“Babam bütün çocuklarına ev verdi, bana vermedi” diye dert yanarken, “Bize ne? Özel sorun bunlar…” demedik...
Tüm Türk milleti olarak baban İbrahim Tatlıses’le olan sıkıntılarını merakla takip ettik, haber yaptık.
“Sevgilim Levent Dörtel beni aldattı” derken, “Bize ne senin aşk hayatından?” demedik.
Valla Dilan Hanım…
Bana göre güzellik merkezinde bir saldırı olması, bir kişinin yaralanması, Dilan Çıtak’tan daha çok haber niteliği taşıyor. Bil istedim.
ZORBALIK ZORBALIK VE ZORBALIK…
Uzun süredir canımı sıkan bir konu daha var.
Özcan Deniz ve Feyza Aktan olayı.
Kadın diyor ki: Şiddet gördüm
‘Yok’ diyor ‘Özcan karıncayı bile incitmez’ // Yakından tanıyor Özcan’ı (!)
Kadın diyor ki: Aldatıldım
‘Eeee’ diyor ‘paraya giden kadının sonu…’ // Çok iyi tanıyor Feyza’yı (!)
Kadın diyor ki: Beni tehdit etti…
‘Eeee’ diyor ‘para yerken iyiydi.’
Kadın diyor ki: Oğlum için susuyorum
‘Eeee’ diyor ‘her şeyin bir bedeli var’
Kadın uzaklaştırma kararı aldırıyor,
‘E tabii şimdi moda bu’ diyor.
Ben diyorum ki; Feyza Aktan’a yaptığınız bu zorbalıktan ne zaman vazgeçeceksiniz?
